Beni Dişi Bulmayan Kocamı Sonunda Aldatıyorum

Sevgili Güzin Abla, önce bizlerin her türlü sorununa yardım ettiğiniz için size sonsuz teşekkürlerimi sunmak istiyorum. Ben genç bir kadınım. 10 yılı aşkın süredir evliyim. Önceleri çocuğumuz olmadı.

 Sevgili Güzin Abla, önce bizlerin her türlü sorununa yardım ettiğiniz için size sonsuz teşekkürlerimi sunmak istiyorum. Ben genç bir kadınım. 10 yılı aşkın süredir evliyim. Önceleri çocuğumuz olmadı. Daha sonra değişik yöntemler deneyip bir çocuk sahibi olduk. Ancak ardından eşim beni çeşitli kadınlarla aldatmaya başladı. Hepsi birbirinden hafif, meşrep kadınlardı. Bu beni çok yıprattı. Çok üzdü. Defalarca ayrılmayı denedim. Ama her seferinde beni vazgeçirdi. Ancak zaman zaman ayrı yaşadık. Sonra yeniden birleştik. Ve ben de bu ayrılık sürelerinden birinde evli bir beyle eşimi aldatmaya başladım. Önceleri bunu sırf eşimden intikam almak için yaptım. Ama daha sonra benim için bir alışkanlık oldu. Onun yanında çok mutluyum. Çünkü gerçek anlamda bir cinselliği bana o tattırdı.

Eşim çevresi tarafından çok beğenilen bir erkek. Ama, bana gelince beklediğim ilgi ve sevgiyi, saygıyı ondan hiçbir zaman bulamadım. Her zaman soğuk bir yapıya sahipti. Üstelik hiç durmadan beni suçluyor, benim yeteri kadar dişi ve seksi bir kadın olmadığımı söylüyordu. Oysa işin ilginç yanı beraber olduğum adam beni bu konuda çok beğeniyor. Seks açısından müthiş biri olduğumu söylüyor. Ne demeli? Bu duruma artık katlanamıyorum. Ve bu evliliği sürdürmek istemiyorum. Ama ne yapacağımı da bilmiyorum. Lütfen bana yol gösterin.

RUMUZ: SEKSİ KADIN

Sevgili kızım, bence bu çoktan bitmiş evliliği sonlandırmalısın. Tabii ki bu durumu çok fazla sürdürmen mümkün değil. Hiç değilse eşini aldatan kadın durumundan kurtulursun. Eşin seni sürekli aldatırken, sana acımanın dışında kimse onu ayıplamayı düşünmezdi. Ama senin aldatmana katlanamazlar. Toplum olarak nasıl tepki duyulur, bilirsin.

Bu arada, ne gariptir ki, seni soğuk bir kadın olarak gören eşinin yanıldığı da ortada. Bu konularda erkekler suçu hep kadınlara atma eğilimindedirler. Eşlerini aldattıklarında, ya karıları onlara gerektiği gibi karşılık vermiyordur ya da soğuktur... Ya da kendine bakmıyordur, çekiciliğini kaybetmiştir.

Belki zaman zaman bunun doğru olduğu olaylara rastlıyoruz ama çoğunlukla da kadını alevlemeyi bilemeyen, ona dişiliğini hissettiremeyen, bu konuda bencilliğiyle dikkat çeken erkeklerdir. İşte senin yaşadığın tecrübe bunu gösteriyor. Ancak kızım, her ne kadar bazı konularda haklı görünsen de eşini aldatman hiç hoş değil. Bu nedenle önce bu çarpık evliliğe son ver. Bana darılma ama bu evli erkekle de ilişkini bitirmeli, kendine daha uygun birini bulup, bu defa sana mutluluk verecek bir evlilik kurmaya bakmalısın.

Cevap vermiyorsun diye sana kırıldım

Merhaba Güzin Abla, sana defalarca yazdım ama cevap vermiyorsun, çok kırıldım... Umarım bu sefer mektubumu dikkate alırsın. Ben 18 yaşında inşaat yüksek okuluna giden bir gencim. Yaşıtım bir kıza aşığım ama kız bana "Hayatımda aşka yer yok" diyor.

Bu yüzden ona açılmaktan ve yakınlaşmaktan çekiniyorum... Ne yapmalıyım bilmiyorum. Bu genç kızı nasıl ikna edebilirim? İçimden bir his onun da beni sevdiğini söylüyor ama ya reddederse. Onun da beni sevdiğini nereden anlayabilirim? Bu genç kızın hayatında aşka yer vermesi, aşkı önemsemesi için ne yapmalıyım?

RUMUZ: DAMARDAN

Sevgili oğlum, sana cevap vermemenin tek nedeni olmalı: Bu konuda o kadar çok mektup alıyorum ki, artık ne söyleyeceğimi bilemiyor, arka arkaya bu karşılıksız aşk konusuna yer vermenin anlamsızlığını düşünüyorum.

Bana darılma ama, yaşın gereği henüz kızlar hakkında pek fazla bilgin ve tecrüben olmadığını düşünüyorum. Senin yaşında bir genç kızın sana, hayatında aşka yer vermediğini söylemesinin iki nedeni olmalı...

Ya bu gerçeğin ta kendisidir, kendine bir yol çizmiştir, eğitimine önem veriyordur, ailesinden çekiniyor, flörtü düşünmüyordur...

Ya da, biraz acı bir gerçek ama, senden hoşlanmamıştır. Her iki şekilde de onu zorlayamazsın.

Üç ablanın arasında perişan durumdayım

Sevgili Güzin Abla, ben 19 yaşında bir genç erkeğim. Benim derdim üç abla arasında yaşamak zorunda olup, hiç erkek kardeşimin olmayışı. Bu yüzden çok yalnızlık çekiyorum. Ailem hep erkek çocuk istemiş bu yüzden ben en son dünyaya gelmişim. Benden sonra da çocuk yapmamışlar. Ve ben şimdi bunun acısını yaşıyorum. Ablalarım kendi aralarında sohbet ediyorlar, geziyor, eğleniyorlar... Beni aralarına almıyorlar. Ayrıca bana baskı yapıyor, sokağa çıkmamı bile yasaklıyorlar. Ben de annemle babamın yanına sığınmak istiyorum ama annemin de onlardan pek farkı yok. Aslında erkek arkadaşlarım var ama onların da hepsinin motosikletleri ya da arabaları var. Onlara ayak uyduramıyorum.

Yüksek okula da gidemedim, kendime güvenim yok, çalışmıyorum da... Evde üç ablanın arasında yaşamak beni perişan etti. Çaresizim, bir erkek kardeşim olsaydı bunlar olmayacak, kendimi bu kadar yalnız hissetmeyecektim.

RUMUZ: MUTSUZ GENÇ

Oğlum, neden olayları bu yönüyle ele alıyorsun. İnsanın üç ablası olması neden bu kadar kötü olsun... Onlar eminim sana kol kanat geriyorlardır. Sen onlardan uzak duruyor, onlara sıcaklıkla yaklaşmak istemiyorsun anlaşılan. Erkek kardeşin bile olsa, yine de kendini yalnız hissedecektin, besbelli. Çünkü erkek arkadaşın da yok. Onlara ayak uyduramamanın nedenini otomobilin olmamasına, ya da motosiklet kullanamamana bağlıyorsun. Oysa eminim çevrende herkesin otomobili yoktur, seni otomobilin için mi arkadaş olarak kabul edecekler? Sen çekingen ve soğuk davranıyorsan, elbette erkek arkadaşların sana sıcak bakmazlar.

Arkadaş ve dost edinebilmek için sevimli, neşeli, candan, yardımsever ve hoşgörülü olmalısın. Sanırım senin sorunun mutlu olmayı bilememek. Hem neden boş oturuyor, çalışmıyorsun? Bir işin olsa kendini hiç de yalnız hissetmeyeceksin. Çevrende senin gibi çalışan pek çok arkadaşın olacak. Onlarla paylaşacak pek çok konunuz olacak. Çalışıp bir şeyler ürettiğin zaman kendine güven duyacaksın ve cebinde kendi paran olacak. O zaman çok daha mutlu olacaksın, göreceksin.