Aslı Aydıntaşbaş Mehmet Ocaktan'ı Zora Soktu
Karşı Gündem'e katılan Mehmet Ocaktan, Akşam'daki değişimin perde arkasını açıkladı.
TMSF yönetimi tarafından Akşam Gazetesi Genel Yayın
Yönetmenliği'ne atanan Mehmet Ocaktan CNN Türk'te Karşıt Görüş'e konuk oldu.
İzinde olan Akif Beki'nin yerine Aslı Aydıntaşbaş'la gündemi değerlendiren
Mehmet Ocaktan gazetesindeki işten çıkartmalar ve TMSF kararlarını da
yorumladı.
"AKŞAM TMSF'NİN SIRTINDA KALMAZ"
Fon yönetiminin Akşam'ı en kısa zamanda satmak istediğini
vurgulayan Mehmet Ocaktan, TMSF döneminde iki kez maaş ödediklerini belirtti. Ocaktan "Akşam sürekli TMSF'nin sırtında kalacak değil, en kısa
zamanda satış sürecine girileceğini tahmin ediyorum. Gazete satıldıktan sonrada yeni sahibi bizle çalışmak isterse devam ederiz" dedi.
"GAZETENİN DNA'SI İLE BU KADAR OYNANIR MI?"
Aydıntaşbaş, Akşam'ın gönderilen yazarlarını hatırlatarak, "bir gazetenin DNA'sıyla bu kadar oynanır mı?" diye sordu. Yazarların gönderilmedini edçtoryal tercih olarak açıklayan Ocaktan Akşam'ın DNA'sıyla oynamadığını savundu. Aydıntaşbaş'ın "Akşam'ı bir günde hükümete yakın bir gazete haline getirdiniz. İsmail Küçükkaya zamanında gazete muhalif değildi ama yandaş da değildi. Dengeleri gözetiyordu." demesi üzerine itiraz eden Ocaktan ilginç bir savunma yaptı: "Hükümete yakın bir gazete değiliz. Mesela bugün bütün gazetelerin manşetinde Başbakan var ama bizde yok."
"BU KIYIMI NASIL YAPTIN?"
Aslı Aydıntaşbaş: Şöyle ironik bir durum var. Bu sektörde tanıdığım en nazik, en edebiyatla ilgilenen, yazan çizen, başka hayatlara geçişkenliği olan, Beyoğlu'na giden, kitapçıları kafeleri gezen konserlere giden bir adamsın. Sektörün en nazik adamlarından biri olarak sektördeki en büyük kıyımı yaptın. O kadar yazar birden gönderildi. Niye böyle birşey oldu?
"BU EDİTÖRYAL TERCİHTİR"
Mehmet Ocaktan: Bu öyle çok tartışılacak bir şey değil. TMSFyeni bir yönetim oluşturdu ve ben de geldim. Ben zaten bu işi Star'da profesyonel olarak yapıyordum ve tereddüt etmeden kabül ettim. Ben göreve gelir gelmez herkesle uyum içinde çalışmak istedim. Ancak ayrılan bazı yazarlar beni hedef alan, hatta hakarete veren yazılar kaleme aldılar. Ben yazılarına müdahale etmedim aynen gazeteye koydurdum ama ertesi gün kendilerine birlikte çalışmayacağımızı tebliğ ettim. Bu bir editöryal tercihtir.