Haberler
Halep'te büyük kriz! Sorun çözülmezse kaybedilmesi an meselesi

Halep'te büyük kriz! Sorun çözülmezse kaybedilmesi an meselesi

Suriye'deki operasyon sonrası Fransızların 102 yıl önce hazırladığı harita yeniden gündem oldu

102 yıl sonra ortaya çıkan harita Orta Doğu'yu karıştıracak

Yenidoğan soruşturmasında 2. dalga operasyonu: 14 şüpheli daha gözaltına alındı

Türkiye'nin kilitlendiği soruşturmada yeni gözaltılar var

Bahçeli'nin konuşmasını yırtan Özgür Özel'e MHP'den sert tepki

Bahçeli'nin konuşmasını yırtan Özel'e sert tepki: Bavulunu toplaması yakındır

Zülfü Livaneli: "Kafamdaki Hikayeleri Bitiremedim"

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Müzisyen ve yazar Zülfü Livaneli, Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü tarafından düzenlenen “Edebi Kazılar” söyleşisine katılarak okurlarıyla buluştu.

Müzisyen ve yazar Zülfü Livaneli, Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü tarafından düzenlenen "Edebi Kazılar" söyleşisine katılarak okurlarıyla buluştu.

Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü Zülfü Livaneli'yi ağırladı. Ünlü yazar, okurlarıyla buluşmadan önce Nilüfer Belediyesi Halk Evi'ni ziyaret etti. Başkan Mustafa Bozbey ile makamında görüşen Livaneli, Halk Evi'ni de gezerek çalışmalar hakkında bilgi aldı. Livaneli, "Barış Meclisi"nin Avrupa'da dahi örneğinin bulunmadığını kaydetti. Livaneli, daha sonra Nazım Hikmet Kültürevi'nde Edebi Kazılar söyleşisine katıldı. Yazar Feridun Andaç'ın sorularıyla hayatını okurlarıyla paylaşan Zülfü Livaneli, hayranları tarafından çeşitli sıfatlarla anıldığını, asıl mesleğinin müzisyenlik ve yazarlık olduğunu söyledi.

Kendisine müzisyen, yazar, politikacı denildiğini belirten Livaneli, "Aslında benim iki tane mesleğim var. Birisi yazarlık, diğeri de müzisyenlik. Bir dönem siyaset yapmış olmak beni politikacı yapmıyor. Ben gazeteci de olmadım, olamadım. Ben fikirlerimi yazdım gazetelerde. Bazen o, bazen bu, ama en sonunu kazıdığınız zaman müzisyenlik ve roman kalıyor. Aslında edebiyat kalıyor" dedi.

Türkiye şartlarının kendisini müzisyen yaptığını anlatan Livaneli, "Müzikle ilgilenen bir insandım, ama kitap okuya okuya aklını kaybetmiş ihtiyar Donkişot vardır ya, ben esas onun çocuk versiyonuydum, sürelik okuyordum. Fakat ardından 12 Mart geldi, bizi 5 yıldızlı hapishanelerde misafir ettiler. O dönemde arkadaşlarımız Deniz Gezmişler idam edildi, büyük haksızlıklar yapıldı. Ben de o cuntayı eleştiren türküler yaptım hapiste. Sonra da yurtdışında bunu kaydettim ve unuttum, tekrar kitaplarımı yazmaya döndüm. Ama sonra baktım ki türkülerim kaçak kasetlerle girmiş Türkiye'ye ünlü olmuş, milyonlar söylemeye başlamış ve bir tane daha albüm derken yakın zamanlara kadar getirdiler. Müzik toplumsal bir baskıyla ortaya çıktı. Ben kendimi zaten edebiyatçı gibi görüyordum ve tam bir müzikçi olmadım. Hep müzik ve edebiyat arasında durdum. Şiirler besteledim, şiirler yazdım. Edebiyat dünyasıyla müzik dünyası iç içe geldi. Bu kadar çok beste, bu kadar çok konser, bu kadar çok çalışmadan sonra sanki içimdeki ezgiyi paylaştım, ama kafamdaki hikayeleri bitiremedim" şeklinde konuştu. - BURSA

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Magazin
title