Denizdeyken üzerine tekne sürüldü! Korku dolu anlar yaşayan Gül Gölge, şikayetçi oldu
Bodrum'da tatil yapan sunucu ve oyucu Gül Gölge, yazlık evinin olduğu site içerisindeki bir iskeleden denize girdiği esnada tanımadığı bir adam üzerine teknesini sürdü. Facianın eşiğinden dönen Gölge, şikayetçi olarak hukuk mücadelesinin sonuna kadar gideceğini söyledi.
Sunucu ve oyuncu Gül Gölge, Muğla'nın Bodrum ilçesinde yazlık evinin olduğu site içerisindeki bir iskeleden denize girdiği sırada, oranın kendisine ait olduğunu söyleyen bir kişinin teknesini üzerine sürerek büyük bir tehlike yaşamasına neden olduğunu açıkladı. Şahıstan şikayetçi olduğunu söyleyen Gölge, hukuk mücadelesini sonuna kadar sürdüreceğini söyledi.
"BİR DAHA SİZİ BURADA GÖRMEYECEĞİM"
Ünlü sunucu ve oyuncu Gül Gölge, Bitez Mahallesi'ndeki sitede iskelenin bulunduğu yerden köpeği Marko ile denize girdiği sırada, bir şahsın tekneyle hızla üzerine geldiğini söyledi. Denizde yaşadığı korku dolu anları anlatan Gül Gölge, olayın ardından 'Bir daha sizi burada görmeyeceğim' dediğini iddia ettiği Selim Faik Melek isimli şahıstan şikayetçi olduğunu dile getirdi.
"KÖPEĞİMLE YÜZERKEN TEKNESİYLE ÜZERİMİZE GELDİ"
Gölge, yaşadığı korkunç olayın adından şunları söyledi: "Ben yazları burada oturuyorum. Burası kamuya açık bir yer olduğu için köpeğimle buradan denize giriyorum. Olay zaten iskelenin önünde oldu. Köpeğimle yüzerken sol taraftan çok hızlı bir tekne geldi. Anlatması kolay ama suyun içerisinde üzerine kayık bile gelse korkarsınız. Tekne, çok hızlı bir şekilde iskeleye yanaştı. O sırada beyefendiye seslendim, hiç oralı olmadı. Ben de acaba biz görünmüyor muyuz diye düşündüm. Buradan birilerini alacakmış. Ben tabi buz gibi dondum kaldım, anlamaya çalışıyorum. Bizi görmemesi mümkün değil. Zaten görmüyorsa kaptanlık belgesinin de sorgulanmasını isteyeceğim."
"SUYUN İÇİNDE SAVUNMASIZ HALDE KALDIM"
"Ben 10 saniye afalladım, o sırada beyefendi güverteye çıktı. Ben özür dileyecek zannettim. 'Bir daha sizi burada görmeyeceğim' dedi. Ben suyun içerisindeyim, çok savunmasız bir halde. Ben anlayamadım ve 'Ne demek istiyorsunuz, nerede görmeyeceksiniz?' dedim. Hala şoktaydım. 'Burası sizin iskeleniz mi?' dedim, 'evet' dedi. Ben de tapusunu görmek istediğimi söyledim. Bu iskele 7 ata öncesinden kalan iskeleniz olsa bile, kimsenin üzerine tekne süremezsiniz. Dersiniz ki 'Burada bugünlük ama bir daha girmeyin' dersiniz. Ben bunu kabul ederim ve bir daha girmem."
"HERKES KENDİ CUMHURİYETİNİ, KENDİ KURALLARINI KOYAMAZ"
Olayın ardından hemen karakola giderek şahıstan şikayetçi olduğunu ve hukuki haklarını sonuna kadar kullanarak bu zorbalığa izin vermeyeceğini dile getiren Gül Gölge, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bakalım bu nasıl sonuçlanacak. Bakalım burası kimin iskelesiymiş? Bu beyefendinin çocukluk travmalarını bizler yaşamayacağız. Eşin isterse yaşayabilir, annen isterse yaşayabilir ama ben mecbur değilim. Ben çocuk yetiştiriyorum. Bu sitede 2 tane çocuk büyüttüm. Burada başka çocuklar da var. Bu çocuklar, bu siteden diğerine atlar. Çocuk bunlar. Biz olmasak bu çocuklar kim bilir ne yaşayacaklar. Ben buna müsaade etmeyeceğim. Herkes kendi cumhuriyetini, kendi kurallarını böyle koyamaz. Burası bir hukuk devleti. Bir şikayetin varsa, sen bu şikayette bu şikayette haklı olduğunu düşünüyorsan, gidersin benden şikayetçi olursun. Devlet bana der ki 'sen buradan denize giremezsin'. Amenna. Özür dilerim, bir daha da burada denize girmem."
"BANA BUNU YAPAN KİŞİ SAVUNMASIZ BİR ÇOCUĞA DA YAPAR"
Bana göre bu iskelenin ruhsatı bile yok. Hepsini araştırtacağım" diyerek konuşmasına devam eden Gölge, "Bu beyefendi, iskelenin tapusunun kendisine ait olduğunu söyleyince ben yine de kendisinden şikayetçi olacağımı söyledim. 'Çünkü tapu sizin de olsa bu şekilde davranamazsınız, bu bir eşkıyalık, haydutluk. Şimdi anladım tekneyi neden üzerimize sürdüğünüzü. Bana buranın tehlikeli olduğunu anlatmak istediniz' dedim. O da 'ben sizi görmedim' dedi. Ben de 'Beni görmediyseniz daha kötü, siz nasıl kaptanlık yapıyorsunuz? Hem seslendim, hem el kol hareketi yaptım, bağırdım. Siz beni hem duymadınız, hem görmediniz. O zaman ben sizin kaptanlık belgenizi de sorgulatacağım' dedim. Bugün bunu bana yapan, sonra daha savunmasız kişiye de çocuğa da yapabilir. Bu benim asli görevim. Ben, değerleri için yaşayan bir insanım. Adalet herkes için. Ben üslubu asla kabul etmiyorum. Zaten buradan çıkar çıkmaz yasal süreç başlattım. Kendisine ulaşılamadığını söylediler, telefonu kapatmış sanırım. Hiçbir şey olmasa bile bu insan bundan sonra kimseye böyle davranamaz" ifadelerini kullandı.