Oyunculuk Sayesinde Fobilerimden Kurtuldum

Şu sıralar vizyonda olan 'Moskova'nın Şifresi Temel' adlı filmde Karadenizli 'Zuhal'i canlandıran Aslıhan Güner; hem oyunculuk macerasını, hem de filmin perde arkasını anlattı. Rol aldığı 'Asi' dizisi ile tanınan oyuncu "Aksiyon rollerine çok alışkınım. Oynadığım dizilerde resmen askerlik yaptım" dedi.

Oyunculuğa nasıl başladınız?

Oyunculuğa, 2005 yılında, 17 yaşındayken 'The İmam' adlı film ile başladım. Benim için zor bir deneyimdi çünkü ilk defa kamera karşısına geçiyordum. Bu filmin ardından 'Sözün Bittiği Yer'de rol aldım. Ondan sonra diziler geldi. 'Selena'da 25 bölüm oynadım ama rolüm monotonlaşmaya başlayınca ayrıldım. Sonra 'Asi'de 71 bölüm oynadım ve o dizi sayesinde tanındım. Bu projeden sonra 'Şefkat Tepe' dizisinde oynadım. Şimdi 'Bir Zamanlar Osmanlı Kıyam'da rol alıyorum.

HERKESE HİTAP EDİYOR

Hep farklı projelerde rol almışsınız... Bu sizin tercihiniz miydi?

Ben farklı karakterleri oynamayı seviyorum çünkü içimdeki farklı yönlerimi ortaya çıkarmış oluyorum. Mesela 'Asi'de evliliğe meraklı, çıtı-pıtı bir kızı oynarken, 'Şefkat Tepe'de erkek gibi bir kızı canlandırdım. 'Bir Zamanlar Osmanlı- Kıyam'da iki çocuğu olan, savaşçı bir kadını oynuyorum; at üstünde ok atıyorum, kılıçla dövüşüyorum. 'Moskova'nın Şifresi: Temel'de de Karadenizli bir kızı canlandırıyorum. Kendimi izlediğimde; bir öncekinden farklı olup olmadığıma bakıyorum. Sadece kostümle farklılaşılmıyor; duruşun, bakışın her karakterde farklı olmalı.

'Moskova'nın Şifresi: Temel'den bahseder misiniz?

Çok güzel tepkiler alıyorum. Aslında ikinci filmimin çekimleri yorucu bir döneme denk geldi. Dizi devam ettiği için çok uykusuz kaldım, iki set arasında mekik dokudum. İkinci filmde çıtamızı yükseltmek, daha iyisini yapmak zorundaydık. Film, her iki cinse de hitap edecek. Erkekler futbolla ilgili sahneleri sevecek, kadınlar için ise sağlam aşk sahnelerimiz var. Bu filmde aşk da var, aksiyon da.

'GÖZÜNÜ BİLE KIRPMADIN'

Sette neler yaşadınız? Mesela denize atlama sahneniz var...

Ben zaten aksiyon işlerinde yer aldığım için zorlanmadım. 'Şefkat Tepe'de resmen askerlik yaptım. Karadeniz kızını canlandırdığım 'Moskova'nın Şifresi: Temel'de yine silahlı bir sahnem vardı. O sahnede tecrübeli olduğum için hiç zorlanmadım. Hatta yönetmenim "Gözünü kırpmadan silahı sıktın, aferin" dedi. 'Temel'le sakarlığımız yüzünden denize düştüğümüz sahne ise kolay olmadı. Bu sahne için hayatımda ilk kez gece denize girdim. Aslında gece denize girmek fobiydi benim için ama sahneye konsantre olunca fobimi de unuttum, üşümeyi de. Ben oyunculuk sayesinde birçok korkumu yendim. Mesela kapalı yer, karanlık ve böcek fobim de var ama 'Şefkat Tepe'de 15 metrelik kuyuya indim, başka bir bölümde de tabutla gömüldüm. O sahnelerde panik atak yaşadım ama dublör de kullanmadım. Oyuncuysan, bunları yapman lazım; o adrenalin patlamasını kameraya yansıtmalısın.

EN BÜYÜK HAYALİM BİR AŞEVİ AÇMAK!

Yurt dışına açılma gibi planlarınız var mı?

Ben hayatım boyunca çok büyük hayaller kurmadım. En fazla bir adım sonrasını düşünürüm. Hollywood'da oynamak gibi bir hayalim yok! Ben ülkemin sınırları içerisinde iyi şeyler yapmak istiyorum. Teknoloji sayesinde bugün dünyanın öteki ucundaki insanların evine girebiliyorsunuz. En çok istediğim şey; özellikle kadına şiddet ve çocuk istismarıyla ilgili sosyal sorumluluk projelerinde yer almak. En büyük hayalim ise nişanlımla birlikte bir aşevi açmak. Haberlerde ben tokken aç insanları görünce hıçkırıklarla ağlıyorum.

GİŞESİ İLK FİLMDEN İYİ OLACAK

Gişeyle ilgili beklentileriniz var mı?

Bence ilk filmden daha iyi olacak. Üçüncü film daha da iyi olacak. İzleyici uzun hikayeleri seviyor. İlkinde karakterler seviliyorsa, devam filmleri daha geniş kitlelere yayılıyor.

Sabah : http: //www.sabah.com.tr