Milli Voleybolcu Ebrar Karakurt: İyi sporcudan öte iyi bireyler yetiştirmeyi hedefliyoruz
Türk kadın voleybol dünyasının yeni Neslihan Demir'i olarak görülen milli sporcu Ebrar Karakurt 21 yaşında.
Türk kadın voleybol dünyasının yeni Neslihan Demir'i olarak görülen milli sporcu Ebrar Karakurt 21 yaşında. Bu yıl İtalya'ya transfer oldu. "Spor sayesinde ergenlik yaşlarımı minimum hatayla geçirdim, iletişimim inanılmaz gelişti. Voleybol takım oyunudur, yardımlaşma duygusu çok yüksektir, takım arkadaşlarınızın pası olmadan smaç vuramazsınız. Düzenli maç ve antrenman programı kesinlikle hayatımı düzene sokup kendim ve takımım için iyi kararlar vermemi ve planlı yaşamamı sağladı" diyen Karakurt ile hedeflerini ve hayallerini konuştuk.
Başarılarınız ortada ama sizi pek tanımıyoruz. Nasıl bir ailede büyüdünüz?
Balıkesirliyim; annem ev hanımı, babam mobilyacıydı, şimdi market işletiyor. 6'ncı sınıfa giden bir erkek kardeşim var, ailemle birlikte yaşıyor. O da yüzme ve voleybolla ilgiliydi fakat pandemi nedeniyle ara vermek zorunda kaldı. Ben şu an İstanbul'da yaşıyorum ama olimpiyatlar ve Avrupa Şampiyonası sonrasında İtalya'ya yerleşeceğim. Doğa Koleji mezunuyum. Mezun olduğum yıl milli takımla Çin'e gitmiştik, üniversite sınavları da o tarihlere denk gelince giremedim. Fırsat bulduğum anda üniversite kaydımı yaptırıp mezun olmak istiyorum.
Genç yaşta spora başlayıp profesyonel voleybolcu olmak hayatınıza neler kattı?
Hayatın farklı noktalarından, farklı hikayelere sahip insanlar spor sayesinde bir araya geliyor. Bu çok önemli ve etkileyici bir şey. Spor hayatımda ilerledikçe birleştirici gücünü de hissediyor ve görüyorum. Kadınlar spor sayesinde toplumda sosyal alana daha çok girebiliyor. Örneğin, biz kadın voleybolunda başarılarımızla ülkeyi dünyaya tanıtıyoruz, ayrıca hem yurtiçinde hem de yurtdışında kadın konusunda oturmuş algıların da yıkılmasına yardımcı oluyoruz.
Ebrar Karakurt Akademi'yi kurdunuz. Neler yapılıyor bu akademide?
Bu akademi beni çok heyecanlandırıyor, gerçekleşen bir hayalim diyebilirim... Sporculuk hayatım boyunca yeterli desteğe sahip olmadığı için sporu bırakmak durumunda kalanları gördüm. Herhangi bir çocuk, imkanı olmadığı için spordan uzak kalmamalı. Bu düşünceden yola çıkarak, Nike'ın da desteğiyle, Ebrar Karakurt Akademi'yi oluşturduk. Akademideki 70 kız çocuğuyla voleybol eğitimlerimize devam ederken bir yandan da takımlara koçluk yapan SosyalBen Vakfı gönüllülerinin koçluk becerilerini profesyonel antrenörlerin rehberliğinde geliştiriyoruz. Hem çocuklar hem de gençlerin, sporun ötesinde hayat becerilerini geliştirebilmeleri için eğitimler düzenliyoruz. Bu sayede de iyi sporcudan öte iyi bireyler yetiştirmeyi hedefliyoruz.
İtalya'ya gidince nasıl yürüteceksiniz peki?
Pandemi sürecinde nasıl dijital buluşmalar yaptıysak, nasıl her birimiz evlerimizden birbirimize bağlanabildiysek, buna aynen devam edeceğiz. Ben her nerede olursam olayım, onların Ebrar Ablası olmaya devam edeceğim.
Saha içinde sevincinizi de öfkenizi de çok net yaşıyorsunuz. Saha dışında da net ifadeleri olan biri misiniz?
Hayata bakışımı en güzel Anton Çehov açıklamış: "Aşılmasına imkan olmayan hiçbir duvar yoktur." Ben pes etmeyen, asla vazgeçmeyen, kaybetmeye tahammülü olmayan karaktere sahip bir sporcuyum. Saha dışında son derece sakin bir yaşantım var.
Sizin için Neslihan Demir'in güncellenmiş hali diye yorumlar yapılıyor...
Dünya voleybol tarihinin en önemli figürlerinden biri olan Neslihan Abla'ya benzetilmek benim için bir onur. Dünyanın sayılı voleybolcularından biri olmak gibi bir hayalim var. Bunun için kariyerimi adım adım planlıyorum. Sabırla, gerçekçilikten uzaklaşmadan, geleceğimi planlıyoruz ve o adımları birer birer geçmek için kendimi fiziksel ve ruhsal olarak hazırlamaya çalışıyorum.
"Kariyerimi özveri ve çok çalışma üzerine inşa ediyorum" diyen Ebrar Karakurt, gençlere örnek oluyor.
KALBİMİZ ŞİMDİDEN KÜT KÜT ATIYOR
Kısa bir süre sonra olimpiyatlara gideceksiniz, pandemi şartlarında düzenlenecek zorlu bir mücadele olacak. Hedefinizde ne var?
Çok heyecanlıyız, kalbimiz daha şimdiden küt küt atıyor, sabırsızlanıyoruz. Olimpiyatlarda zorlu gruptayız! Ama bizim için hiç fark etmez; rakibimiz kim olursa olsun biz Japonya'ya disiplinli ve sabırlı bir şekilde, adım adım iyi sonuçlar almaya gidiyoruz. Hedefimiz ülkemizi en iyi şekilde temsil etmek ve kürsüde olmak. Asla pes etmeyeceğiz, asla vazgeçmeyeceğiz! Milli takım ve Türk kadınları olarak turnuvada üzerimize düşen ne varsa hepsini eksiksiz yapacağız.