Koronayı yendiler, peki bundan ne öğrendiler?
Her şeye yeniden başlamış gibiyimNecdet Çelen (37) Satış temsilcisiAteşim iki-üç gün boyunca düşmedi, çok da halsizdim. 1 Nisan'da Eskişehir Yunus Emre Devlet Hastanesi'ne gittim. Aynı anda hem korona hem lösemi hastası olduğumu öğrenince o hep bahsettikleri film şeridi gözlerimin önünden geçti.
Her şeye yeniden başlamış gibiyim
Necdet Çelen (37) Satış temsilcisi
Ateşim iki-üç gün boyunca düşmedi, çok da halsizdim. 1 Nisan'da Eskişehir Yunus Emre Devlet Hastanesi'ne gittim. Aynı anda hem korona hem lösemi hastası olduğumu öğrenince o hep bahsettikleri film şeridi gözlerimin önünden geçti. 17 gün hastanede yattım. Başta "Benim için buraya kadar" dedim ama başhekimimiz Mustafa Karagülle, doktorlar ve hemşireler umutsuzluğa kapılmama izin vermedi. Koronayı yendim, sıra lösemide. Eskiden karamsar biriydim. Artık her şeye daha olumlu bakıyorum, kafaya takmıyorum, eşimle çocuğumla daha güzel vakit geçirmeye uğraşıyorum. Yenilendim, hayata yeniden başlamış gibiyim.
Görmeye vakit bulamadığım yerleri keşfedeceğim
E.K. (39) DJ & organizatör
İyileştikten sonra yeniden doğmuş gibi hissettim, hayata bakışım değişti. Değer vermenin, sevmenin, sevilmenin insana neler katabildiğini fazlasıyla hissettim, sağlığın ne kadar değerli olduğunu yaşayarak öğrendim. Bundan sonra çok basit şeyler için üzülmeyeceğim, her dakika bir yere yetişmek zorundaymışım gibi yaşamayacağım. Meğer kendime ne kadar gereksiz sorumluluklar yüklüyormuşum. Bu konuda çok daha dikkatli olacağım ve spor yapmaktan vazgeçmeyeceğim. Eskiden senede bir defa tatil yapıyordum. Artık daha az çalışıp yıl içinde kendime birkaç defa kısa tatiller vereceğim. Daha önce görmeye vakit bulamadığım yerleri keşfedeceğim; Göbeklitepe'ye, Kapadokya'ya gideceğim, Avrupa ve Amerika'daki müzik festivallerine katılacağım.
Daha çok okumak kesinlikle liste başı
Seda Akkul (36) Kameraman
Salgın öncesinde eşim Burak'la çektiğimiz 'Çok Gezenti' programı nedeniyle altı yıl boyunca evimizde ayda bir hafta geçirebiliyorduk, şimdi dışarı bile çıkmıyoruz. Günde üç öğün yemek hazırlamak, evle ilgilenmek, sağlık uğraşılarımız, ilaçlar, fizik tedaviler; benim için çok değişik bir süreç başlattı. Aklımda kendimi besleyecek ve daha güçlü bir ben oluşturmak için yapmam gerekenler listem var. Daha çok okumak, liste başı. İşimde daha neler yapabileceğimi düşünürken "Kendim de eğlenmeliyim" diye her anı eğlenceli kılmak istiyorum. Doğaya saygım daha da arttı ve bununla ilgili neler yapabileceğimi araştırıyorum. Burak yoğun bakımda uyutulurken günlük tutmaya başlamıştım. Duygularımı unutmamak ve hayat koşturmasında kendime yabancılaşmamak için notlar almaya devam ediyorum.
Eski normale dönmek istiyorum
Burak Akkul (48) Sunucu, yazar
Rutinlerimiz çok derine işlemiş halde. Bir süre korkar, tedbirleri arttırırız ama eski hayata, eski bakış açımıza döneriz diye tahmin ediyorum. Hayatımı kökten değiştireceğimi düşünmüyorum. Hayatta belli başlı ihtiyaçlarımız var. Bundan sonra da piyasanın izin verdiği kadarıyla mesleğimizi yapmaya, ekmek paramızı kazanmaya devam etmeye çalışacağız. Bende henüz hayata yeniden başlamışım gibi bir hissiyat oluşmadı. Belki süreci çok ağır atlattığım için, öncelikle 'eski normal'e dönmek istiyorum. Sonraki kararları normalimi yakaladıktan sonra düşünmeye başlarım herhalde. Uyutulurken 17 kilo vermiştim, şu an sadece dengeli beslenme ve kilomu sağlıklı seviyede tutmak için çılgın bir mücadele halindeyim.
Ailemi daha sık arıyorum
Tuğba Yıldız (26) Lojistik sorumlusu
Hastalığı çok ağır geçirdiğim için hayatımı korona öncesi ve sonrası diye ikiye ayırıyorum. İnsan o durumda kendini kirli gibi hissediyor, hasta olduğumu insanlara söylemek istemiyordum. Uzaklaşacaklarını, acıyan gözlerle bakacaklarını kestirebiliyordum. Bu süreçte sevdiklerimin kıymetini daha çok anladım çünkü onlar sayesinde güçlü olabildim. Artık ailemi daha sık arıyorum, önceleri iki günde bir konuşurken artık mutlaka günde iki-üç kez konuşuyorum.
Artık kendimi yıpratmıyorum
Oktay Erdemir (42) İşletmeci
Hastanede yatağımın hemen yanında tuvalet vardı ve oraya kadar bile yürüyemez hale gelmiştim. İşte o zaman "Eyvah" dedim, hayatım gözlerimin önünden geçmeye başladı. Vicdanım rahattı, iş hayatımda ve sosyal hayatımda kimseyi üzmedim ama "Keşke şuna şöyle davransaydım, şöyle deseydim" diye düşündüğüm oldu. Ne zaman ki biraz toparladım, işte o zaman bütün olumsuz düşünceleri de kafamdan attım.
Eskiden işkoliktim. Eş dost arayıp "Görüşelim" dediğinde bana işim engel oluyordu. Artık olmayacak. Hafta sonu tatilinin dışında hafta içi bir gün çalışmama kararı aldım. İşle ilgili meselelere artık kafamı takmıyorum, kendimi yıpratmıyorum. Daha rahat yaşamak istiyorum çünkü yeniden doğdum. Anneme-babama haftada bir gidiyordum, şimdi daha fazla gideceğim. Dört yaşındaki oğlum ben hastanedeyken annesine sürekli "Babam geldiğinde ona sarılacağım" diyormuş. Hastaneden çıkarken koridorda onu gördüm, kollarını açmıştı ama sarılamamıştım. Sonra 14 gün de evde karantinaya girdim, nihayet bugün onunla ilk kez kucaklaştım. Ne kadar harika bir duyguydu, anlatamam. Şimdi evde haftada bir-iki kez sinema günü yapıyoruz. Eşim hastaneye yarım kalan kitaplarımı getirmişti, onları bitirdim. Okuma alışkanlığıma da döndüm.
Sağlıklı yaşamı bırakmayacağım
D. K. (28) Hekim
Hayatımda salgından önce ve sonra diye bir ayrımı sadece sosyal ilişkilerimde görebiliyorum. Dokunmayı, sarılmayı çok çok seven biriydim. Şimdi hastalarımı muayene ederken bile tedirgin oluyorum. Güne 6.00-7.00 arası başlamama rağmen uykuya direnir, gece 2.00'den önce yatmazdım. Şimdi 21.00'de uykum mu geldi, hemen yatıyorum. Artık dışarıda yemek de yemem, çok acıkırsam bir marketten muz alır onu yerim. Sağlıklı yaşamaktan kesinlikle şaşmayacağım.
Özgürlüğümüzün kıymetini bileceğiz
Ebru Erentürk (32) Hekim
Hastalığı ağır geçirmem kendime zaman ayırıp bağışıklık sistemimi güçlendirmem gerektiğini hatırlattı bana. Şimdiden sağlıklı beslenme ve sporu hayatıma entegre ettim, gereksiz stresten uzak kalmaya çalışacağım. Bu pandeminin insanlık için bir dönüm noktası olduğunu düşünüyorum. Artık hem sevdiklerimizin hem de özgürlüğümüzün kıymetini daha çok bileceğiz bence. Birçok insanın sağlıklı yaşam ve toplum sağlığı bilinci kazandığını görmek de umut verici.