Haberler

İkna edilmemiz zor olmadı

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

? Serinin ilk filmi 2 Arada'da yer almıştınız. Şimdi ise Deli'desiniz.

? Serinin ilk filmi 2 Arada'da yer almıştınız. Şimdi ise Deli'desiniz. Bu serüven nasıl başladı?

Cem Davran : "Karakomik Filmler" projesini epey bir süre önce Cem (Yılmaz) ile konuşmuştuk. Bazı hikayeleri 20 küsur yıllık. Bunlar köşede durdu, demlendi. Sonra bir gün oynayacağım hikayeleri tek tek anlattı. Filmde oynamam için teklif verince de kabul ettim. Deli'de de bu oynadığım karakter ilgimi çekti.

? İkna süreci nasıldı?

Cem Davran: Uzun zamandır tanışıyoruz. Beraber bir projede yer almak uzun süredir konuştuğumuz bir şey. Karakomik serisinin tamamı benim kafama çok yatmıştı. Hiçbirinde olmasaydım da fark etmeyecekti. İkna edilmeme hiç gerek olmadı.

Büşra Develi: Senaryoyu hiç okumadım, Cem (Yılmaz) bütün filmi baştan sona oynayarak anlattığı için o an ikna oldum. Cem'le de karşılıklı sahnemiz yoktu. Bu rol 'Fi' dizisinden daha önce denk gelmişti.

? 60'ar dakikalık iki filmin yer aldığı bu seriler için ne düşünüyorsunuz?

Cem Davran: Birçok kişi garipseyecek ama anlayan anlayacaktır. Cem bugünle geleneği çok iyi dengeliyor. Ben zorlanırım. Cem çok daha pragmatik bakıyor. Sonuç olarak çıtayı çok daha yukarı taşıyıyor.

Büşra Develi: Cem Yılmaz popüler kültürü çok güzel insanların önüne koyan bir adam. Her zaman dışlanacak bir şeyin kalitesiz olmadığını gösteren ve üreten insanlardan olduğunu düşünüyorum. Sürekli kendini yenileyen ve nesli yakalayan bir tavrı var. Filmlerden umutluyum açıkçası.

Filmde karakterler festivali var

? Fragmanda bir katil, bir hemşire, bir taksi şoförü görüyoruz...

Cem Davran: Büşra'nın oynadığı rol hikayenin omurgası.

Büşra Develi: İşin komik tarafındayım, onlar kara tarafında. Cem, sahneleri anlatırken çok gerilmiştim. Nasıl aksettiğini merak ediyordum. Her oyuncu daha fazla oynamak ister benimki biraz küçük bir rol ama o kadarı bile önemli.

Cem Davran: İlk iki hikayedekiler de sıradan insanların başına gelebilecek durumlardı. Bu filmde daha da öyle. Bu iki filmde karakterler festivali var.

? İlk filmleri izlediğinizde aklınızdan geçenler neydi?

Büşra Develi: İlk olarak 2 Arada'yı izledim. Çok duygulanmıştım. Bu daha gergin bir film. Herkesin başına gelebilecek ve bazı açılardan komik bir konusu var. Mesela hastane sahneleri çok eğlenceli.

Cem Davran: "Deli", trajikomik bir hikaye. Ama hüzünlü de başlamıyor. Bir şoför var, sıradan bir adam. O adamın takıntılı olduğu bir kız var. Bir gece kendini hiç tahmin edemeyeceği bir durumun içerisinde buluyor.

? Tiyatroda aktif oyuncularsınız. Sizce bu durum kameraya nasıl yansıyor?

Büşra Develi: Tiyatroda topluluk denen bir kavram var. Yani yan karakterlerle birlikte bir oyunu devam ettirmelisiniz. Türkiye'de çekilen birçok filmde ya da dizide durum daha çok bir kadın ya da bir erkek etrafında döner. Sinemada da tekil karakterler daha çok. Bu durum kırılırsa ortaya daha malzemeli bir şey çıkacak. Sonuçta tiyatroda kimse oyun sonrasında gelip "Sen çok iyisin" demiyor, ekibin iyi olması gerek.

Ölürsem beni Timuçin Esen oynasın

Cem Davran: "Komik filmler, yarıyıl filmleri furyası... Son olarak biyografi filmleri furyası çıktı. Bir an ölmeden bu işin sonu bana kadar gelecek diye korktum. Aklınızda olsun, ölürsem beni Timuçin Esen oynasın. Kabul etmiyorsa da Ozan Güven... Olmazsa Cem Yılmaz... (gülüyor)"

Türk tiyatrosu Broadwayleşti

? 'Türk tiyatrosunun altın çağı' haberi tartışmalara neden oldu. Buna isyan edenlerden biri de sizdiniz...

Cem Davran:  Bu döneme "Türk tiyatrosunun altın çağı" demek için ya hiç altın çağı görmemiş ya da hiç altın çağı duymamış olmak gerekir. Bunu da Twitter'a yazdım.

Büşra Develi:  Bildiğim kadarıyla 2000'lerin başında insanların tiyatroya ilgisi, yeni akımların denemesi ile başlayan bir süreç var. Şu anda olan şey sadece Türk tiyatrosunun "Broadwayleşmesi". İnsanlar daha fazla para kazanıyor ama içerik açısından, bilemiyorum. Sanki garip bir şekilde göz boyuyorlar. Sadece tiyatro yapanlar gerçekten para kazanamıyor.

? Tiyatro demişken, oyunlarınız da devam ediyor...

Büşra Develi:  Toy İstanbul'da "Yak Bunu"yu oynuyoruz. Broadway'de Adam Driver oynamıştı. 1980'lerin New York'unda geçiyor ve bir dansçı kızın yaşadıklarını anlatıyor. Haziran ayına kadar oyunumuz sürecek.

Cem Davran: İstanbul Halk Tiyatrosu'nda Moliere'in 1664'te yazdığı "Tartuffe" oyununu "Bezirgan" adıyla oynuyoruz. Ayrıca "Üçü Bir Arada" ve "Alevli Günler" oyunlarında da yer alıyorum.

Kaynak: Hürriyet / Magazin
Dışişleri Bakanı Fidan: Nükleer savaş riski var, bu bir şaka değil

Bakan Fidan'dan tedirgin eden savaş çıkışı

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Netanyahu hakkındaki tutuklama kararına ilk yorum

Erdoğan'dan Netanyahu hakkındaki tutuklama kararına ilk yorum

Fırat Sarı'dan çelişkili ifadeler! Bebek ölümlerini sordular, konuyu değiştirdi

Bebek ölümlerini sordular, konuyu değiştirdi

Birinin 3, diğerinin 4 çocuğu vardı! Yasak aşk, kiralık dairede korkunç sonla bitti

Yasak aşk, kiralık dairede korkunç sonla bitti

title