"Bizim Rekoru Zor Kırarlar"
Türk sinema tarihinin en çok gişe yapan filmi olan 'Fetih 1453'ün yönetmeni Faruk Aksoy'dan iddialı açıklama.
Faruk Aksoy'un yönettiği ve yapımcısı olduğu 'Fetih 1453', vizyonda olduğu üçüncü hafta içinde, 4 milyon 651 bin 715 seyirciye ulaşarak Türk sinema tarihinin en çok gişe yapan filmi 'Recep İvedik'in rekorunu kırdı. 'Recep İvedik'in de yapımcısı olan Aksoy, bu başarının perde arkasını Günaydın'a anlattı.
'Fetih 1453' bugünkü gişe rakamlarına göre Türk sinema tarihinin en fazla gişe yapan filmi oldu.
Evet, gişe rekorunu kırdık. Bu rakama 16 günde ulaştık. İnanılmaz mutlu oldum ama beni esas sevindiren, insanların filmi heyecanla ve büyük bir coşkuyla izlemesi... Benim için en kıymetlisi bu!
"AİLE İÇİ REKABET GİBİ OLDU"
Yapımcısı olduğunuz 'Recep İvedik 2' Türk sinema tarihinin en çok izlenen filmi olmuştu. Şimdi de 'Fetih 1453'le de kendi rekorunuzunu kırdınız..
Recep İvedik' toplam 24 haftada bu rekora ulaşmıştı. Aslında aile içi bir rekabet gibi oldu. Çünkü Şahan (Gökbakar) gerçekten benim evladım gibidir.
Bir kesim filmde Fatih Sultan Mehmet'in sönük kaldığını söyledi. Başka bir kesim de neden mehteran takımının olmadığını merak etti. Bu eleştirileri nasıl karşıladınız peki?
Konunun ne kadar hassas olduğunu bildiğim için çok başarılı tarihçiler eşliğinde bu senaryoyu hazırladım. Ancak sinema bir kurgudur; dramatik etkiyi oluştururken bazı olayları öne bazılarını da arkaya koyabilirsiniz. Bu, tarihi değiştirmez! Mesela gemilerin karadan indirilmesi, 40'ıncı günde gerçekleşmemiştir ama ben o büyük motivasyonun sembolü olarak o gemileri, o aşamada indirdim. "Neden mehteran takımı yok?" deniyor, mehteran takımını koysak bu sefer de "O zaman mehteran yoktu, neden koydunuz?" denecekti.
Bunun haricinde sinema eleştirmenlerinin eleştirilerini çok insaflı buldum. Kötü niyetli eleştiri yapan olmadı. Siyasi eleştirilere gelince; bu film hiçbir şekilde siyasi ve ideolojik bir bakış açısı ile çekilmemiştir. 'Fetih 1453' benim ruhumu ve kalbimi koyduğum, aynı zamanda milletimizin beklentilerini karşılamak adına çekilmiş bir filmdir. Fatih'in zayıf kaldığı görüşüne de katılmıyorum ama herkese saygım var.
"YENİ PENCERELER AÇTIM"
Filmi izlerken "Keşke burayı böyle yapsaydım" dediğiniz oldu mu?
Film bu kadar tazeyken özeleştiri pek yapılmaz! Ama 6-7 ay sonra "Keşke şunu şöyle yapsaydım" diyeceğim bölümler olacaktır tabii...
Bu filmle diğer yapımcıları da tarihi filmler konusunda iştahlandırmış olabilir misiniz peki?
Ben sadece bu filmle değil; yaptığım birçok filmle sektöre yeni pencereler açtım. Mesela 'Büyü' adında korku filmi yaptık, bizden sonra birçok insan korku filmi çekti. Gençlik filmi çektik, sonra birçok yapımcı gençlik filmi yaptı. 'Recep İvedik' diye bir karakter komedisi yaptık. Yine bizden sonra birçok karakter komedisi çekildi.
Şimdi de 'Fetih 1453' gibi büyük bir projeyi ortaya koyduk. Bu Türk insanına şunu gösterdi; bir işi hak ettiği bütçe, yüksek teknolojiyle ve kalbinizi ortaya koyarak yaparsanız, başarılı olursunuz. Bu rakam birçok yapımcıyı cesaretlendirecektir. Fakat üç-beş kuruşa böyle filmler çekip insanları tarihimizden soğutmamak gerek. 'Fetih 1453'le rekorları alt üst ettik diye saçma filmler yapmasınlar. Seyirci iyi ile kötünün farkını bilir.
"SETİN İLK VE SON GÜNÜ ANNEM MEGAFONDAN DUALAR ETTİ!"
Filmden sonra İstanbul'un fethinin maketlerle anlatıldığı, Topkapı Kültür Parkı'ndaki Panaroma 1453 Fetih Müzesi de ziyaretçi akınına uğramış.
Evet zaten çok fazla ziyaret edilen bir müzeydi. Ben de üç kere gittim. Filmden sonra ziyaretçi sayısının artması da beni çok sevindirdi.
"DİZİSİNİ YAPMAYACAĞIM"
'Fetih 1453'ün dizi olacağı yönündeki haberlere açıklık getirir misiniz?
Bu dizi söylentilerinin benimle alakası yok! Birileri bunu yapmaya çalışıyor olabilir ama o kişi ben değilim.
Seyirci, dizilerden aldığı bilgiler doğrultusunda; Osmanlı padişahlarının hayatındaki vazgeçilmez parçanın haremleri olduğunu sanıyordu. Siz bu filmde haremlerden hiç bahsetmediniz.
Fatih Sultan Mehmet, Kanuni Sultan Süleyman veya Yavuz Sultan Selim'in toplasan beşer yılları sarayda geçmemiştir. O bir dizi formatıdır. Bu konuda çok fazla yorum yapmak istemiyorum, sonuçta bu dizileri yapanlar da bizim meslektaşlarımız. Ama dizi sektörü çok farklı bir sektördür.
Sonuçta bizim 160 dakikalık bir sinema filmine ne kadar para harcadığımız ortada... Bunu dizi formatında yapmak çok daha pahalıya mal olabilir. Bu, onların kararıdır. Ama padişahlarımız bizim filmimizde anlattığımız gibiydi.
"AİLEM ÇOK ŞİKAYET ETTİ"
Üç yıldır bu filmle uğraşıyorsunuz. Aileniz bu yoğunluktan etkilenmedi mi?
Öncelikle bu filme başlarken annemin duasını aldım. Annem setin ilk günü megafondan dua etti ve çekime o duayla başladık. Annemin duasıyla filmi bitirdik. Eşim ve kızım Defne üç yıl boyunca bana tahammül etti. Çünkü günde 15-16 saat bu film için çalıştık. Beni görememekten çok şikayetçiydiler. Defne film bittiği için artık çok mutlu...
Bundan sonra dinlenecek misiniz yoksa yeni projeler var mı?
Bundan sonra yeni projeler olacak ama bir ay sonra açıklayacağız. Ben dinlenmeyi açıkçası çok sevmiyorum.
"BEŞ KEZ İZLEYENLER VAR!"
Fetih 1453 hangi konularda ezberleri bozdu?
İlk olarak 'Drama filmine ikinci kez gidilmez' önyargısı kırıldı. Çünkü bu filme şu zamana kadar 4-5 kez giden insanlar var. İkinci olarak '160 dakikalık bir filme ikinci kere gidilmez' önyargısı da kırılmış oldu. Kısacası 'Fetih 1453' bütün ezberleri bozan bir film oldu. Ayrıca bu söylediklerim, uluslararası verilere göre belirlenen genellemeler...
Bu başarıyı bekliyor muydunuz?
Elbette öngörüm vardı. Bu öngörüyü de filmin fragmanı yayınlandığında anlamıştım zaten.
"PARAMI KADINLARA HARCAMADIM"
"Faruk Aksoy 'Recep İvedik' ile parayı kazandı, 'Fetih 1453'e tabii ki bu kadar yatırım yapar. O kadar kazansak, biz de yaparız" diyenler var. Ne diyeceksiniz?
Keşke bütün mesele para olsa... Bu eleştiriler safsatadan başka şey değil, ben bunlara ancak gülerim. Birincisi; böyle bir film yapmak sadece para meselesi değildir! Ben Amerika'da 150-200 milyon dolar harcanmasına rağmen feci şekilde batmış en az 10 film sayabilirim. Bir kere filmin hak ettiği bütçeyi o filme ayırmak zorundasınız. Yoksa malzemeden çalmış olursunuz. Malzemeden çalarsanız da, seyirci o projeyi izlemez. Önce kalbini daha sonra ise projenin hak ettiği bütçeyi ortaya koyacaksın.
"BEN BU İŞE KALBİMİ KOYDUM"
Ben bazı yapımcılar gibi; bir projeden kazandığım parayla metreslere pırlantalar almadım. Paramı kadınlara, kumara harcamadım. Kazandığım paranın çok daha fazlasını aldığım banka kredileri ile birlikte 'Fetih 1453'e yatırdım. İnanılmaz biçimde de borçlandım. Çünkü ben bu işe kalbimi koydum. İnsanlar eğer bu filme gitmeseydi, ben şu an milyonlarca dolar borcu olan bir yapımcı olabilirdim.
"FİLMİMİZ GÜÇ KAYBETMEDİ"
Fetih 1453 sizce toplam olarak ne kadar gişe yapar?
Bir rakam vermek doğru olmaz ama çok uzun yıllar kırılamayacak bir rekor kıracağından eminim. 5 milyonu geçeceği kesin!
Bu hız ne zaman kesilir sizce?
Biz bu konuda ezber bozduk. Normalde bu kadar çok salonda gösterime girmiş filmler, çok beğenilse dahi, ikinci haftadan sonra yüzde 50 güç kaybeder. Ama filmimiz; birinci hafta ile ikinci hafta arasında sadece yüzde 20 oranında seyirci kaybetti.
"ALMANYA'DA DA SEVİLDİ"
Devrim Evin, İbrahim Çelikkol ve Dilek Serbest'in başrol oynadığı 'Fetih 1453'ün Türkiye ve Almanya galaları da büyük ilgi gördü. Türkiye ile aynı anda Almanya'da da vizyona giren filmi Alman vatandaşlar da coşkuyla seyrediyor.
Sabah : http: //www.sabah.com.tr