80 yaşındaki Amerikalı ile evlenen Meltem Miraloğlu'nun evinde kaldığı yazardan çarpıcı iddia: Beni tehdit etti
Kendisinden 48 yaş büyük Amerikalı ile evlenen Meltem Miroloğlu'nun, evlenmeden önce evinde kaldığı Ülkü Gözen Stewart konuştu. Gözen, evlendikten sonra Miraloğlu'nun kendisini tehdit ettiğini söyledi.
Meltem Miraloğlu'nu ABD'de sevgilisinden gördüğü şiddetten kurtaran yazar çarpıcı açıklamalar yaptı. Yazar Ülkü Gözen Stewart Miraloğlu'nun kendisini tehdit ettiğini söyledi.
BİLİNMEYEN DETAYLARI ANLATTI
Kendisini evlat edinen 80 yaşındaki ABD'li zengin adamla, 10 gün önce evlenerek magazin gündemini sallayan ünlü oyuncu Meltem Miraloğlu'nu, ABD'de sevgilisinden gördüğü şiddetten kurtaran ve uzun süre evinde misafir eden OnurAkayMedya yazarı Ülkü Gözen Stewart konuştu. Geçtiğimiz Ağustos ayında Amerika'da kendisi ile röportaj yaparak ABD'ye yerleştiğini duyuran Gözen, bir yazı kaleme alarak evlendiği kişiyle nasıl tanıştığını ve bilinmeyen detayları anlattı.
"BİZDEN YARDIM İSTEDİ"
Amerikada'da Meltem Miraloğlu'nun evlendiği eşiyle oturduğu eve yürüme mesafesinde oturan Ülkü Gözen Stewart yazısında şunları yazdı:
"Biz görüşmeye başladığımızda o Amerika'ya geleli dört ay olmuştu. Daha önce New Jersey'de idi. Bu arada bir de erkek arkadaşı olduğunu öğrendik. Bunlar gayet olağan şeyler. Ancak görüştükçe bir şeylerin ters gittiğini hissediyorduk ki, sonunda Meltem içinde bulunduğu durumu anlattı. Bize gelişi de böyle oldu. Bana mesaj atarak bizden yardım istedi. Biz de insan olarak yapılması gerekeni yaptık. Şiddet mağduruydu. Hastaneden tüm raporlar alındı. Derhal toparlayıp bize getirdik. Erkek arkadaşı mahkeme kararıyla uzaklaştırma aldı. Meltem bizim evde güvendeydi. Ancak hiç söz dinlemiyor. Biz kendimize göre ne kadar doğru yönlendirsek de o bizi hiç dinlemedi. Sorun bu oldu."
"EVİNDE KALDIĞI YAZARI TEHDİT ETTİ"
"Son konuştuğumuzda beni tehdit ettiği için A'sından Z'sine bildiğim ve şahit olduğum bu konuyu tüm detayıyla anlatamıyorum" diyen Gözen, "Gezmeye gittiğimiz bir gün eve dönerken epeydir görmediğimiz Patrick'e uğramak istedik. Bir yıl evvel açık kalp ameliyatı oldu, bugün var yarın yok, kapıdan da olsa bir uğrayalım dedik. Adamcağız bizi görünce çok memnun oldu, içeriye buyur etti. Nehir manzarasına karşı oturduk, bize içecek ikram etti. Meltem bizimle oturmadı bile. Mutsuz tavrıyla elinde telefonu ayrı bir köşede oturuyordu. Telefonda annesiyle konuşuyordu. Yarım saat kadar kaldık. Tam kalkıyorduk ki Patrick bana Meltem'i sordu. "Bu kız mutsuz görünüyor." dedi. Meltem'in izniyle durumu üstü kapalı izah ettik. Bunun üzerine Patrick, "Ben bu kızı evlat edinmek istiyorum." dedi. Pek şaşırmadık, çünkü evlat edinme olayı burada çok. Hatta biz de böyle bir girişimde bulunmuştuk. Emin olup olmadığını sorduk, Patrick ise kesinlikle emin olduğunu söyleyince ertesi gün Meltem apar topar onun evine taşındı." dedi.
"BABA KIZ SEVGİSİ VARDI"
Gözen şöyle devam etti: "Şimdi bu cümlelerimin özellikle altını çiziyorum: Gözümle şahit olduğum bir baba kız sevgisi vardı! Patrick gerçekten evladım diye aldı, sevdi kızı. Ve Meltem çok mutluydu. Patrick'in bir oğlu vardı şimdi bir de kızı olmuştu. Derhal kanunen yapılması gerekenleri soruşturma sürecine girdik. Avukatıydı, evrakıydı vs. Bu arada birlikte okula da başladık. Sonra Patrick beni istememeye başladı. Eşimle de konuşmasına müsaade etmemeye. Ardından destek veren ve New Jersey'deki mahkemeyi takip eden psikoloğunu da uzaklaştırdı. Okuldaki erkek olan arkadaşlarıyla konuşmasını istemedi. Rahatsızlık duymaya başlayıp gelişen diğer olaylar içerisinde Meltem'le konuştum. O da durumdan memnun değildi, ancak 'babam' dedi başka bir şey demedi! O derece sahiplendi Patrick'i. Ne bizi dinledi ne psikoloğunu. Gidişat iyi değil diye çok uyardık. "O benim babam." dedi ve hep onu korudu. Bize yapacak bir şey kalmıyordu. Kenarda kaldık. Sadece bir gün ciddi bir şey oldu ve yine eşimi aradı, bana geldi, bende kaldı. Şekli masaya yatırdık. Ona adamın esasta gerçek babası olmadığını ve her ne kadar kabul etmesem de bir ihtimal ona aşık olmuş olabileceğini ve etrafındaki herkesi uzaklaştırmasının ve tüm bu agresif davranışlarının sebebinin bu olabileceği ihtimalini göz önüne almamız gerek olduğunu söyledim. Meltem de artık durumu net anlamak istiyordu. 'Eğer böyle bir durum varsa derhal o evden çıkman lazım' dedim. Bana o evde çok mutlu olduğunu ve asla çıkmak istemediğini söyledi."
"EVLAT DİYE YOLA ÇIKIP AŞIK OLDU"
"Meltem sıcakkanlı bir kız. Burası Amerika. Kimsenin öz evladı önüne yemek koyup kaldırmıyor, meyvesini doğrayıp televizyon karşısında sehpasına çerez dizmiyor. Öpüp koklamıyor. Meltem bizim Türk örf, adet ve geleneklerinin içinde adamın "kızı" olarak öyle bir hizmet etti ki, minnetle karışık öyle sıcak bir sevgi duydu ki, benim kanaatime göre Patrick görmediği, bilmediği böylesine bir sevgi ve temas içinde ona aşık oldu. Patrick'in agresif tüm hallerini ise kendi içindeki savaşın olduğunu düşünüyorum. Adam kendine bunu yakıştıramamanın kavgasındaydı. Kendiyle kavgalıydı aslında. Yani evlat diye yola çıkıp da sonrasında aşık olmasını önce kendi içinde kabullenemediğini düşünüyorum. Benden gittiğinin ertesi günü tesadüf birinden Patrick'in Meltem'e aşık olduğunu duydum. Derhal ona haber verdim. Net bir sonuca varmak onu rahatlattı. Meltem razıydı. Yapma dedim. "Onu çok seviyorum, ölünceye kadar da bırakmam" dedi.
"BENİ TEHDİT ETTİ"
Baktım dinlemiyor, razı, hava yumuşasın diyerek Ülkü'ce "kendi filmini yapmalısın" dedim ve o anda beni tehdit etti, "babam olsa tanımam" dedi. Korktuğum için değil ama bu tavrına karşı bir daha görüşmek istemediğimi söyleyip telefonu kapattım. Bir daha da hiç görüşmedim. Akabinde Patrick'le konuşmuş. Aşık olduğunu itiraf edince de olay şipşak bitti. Evlendiler. Biz yanlarında yoktuk. Eşimi birkaç defa aradı. Evlendiğini kendi ağzıyla söyledi. Bu sahte bir evlilik değil. Onlar gerçekten karı koca oldular. Elbette tasvip etmiyorum ancak ben elim. Ve bize sadece hayırlı olsun demek düşüyor."