Yesevi'nin Hikmetleri, Ahmet Özhan'ın Sesiyle Hayat Buldu

Allah, peygamber, hoşgörü ve irfan gibi konularda bilinen Hoca Ahmed Yesevi'nin hikmetleri, Ahmet Özhan'ın sesiyle dinleyicilerle buluştu.

Haliç Üniversitesi Konservatuvarı Türk Musikisi Korosu, dün akşam 'Divan-ı Hikmet'ten Güldeniz Ekmen Besteleriyle' Ahmed Yesevi Konseri verdi. Üniversitenin konservatuvar müdürü Dr. Öğr. Üyesi Ekmen'in bestelerini, Ahmet Özhan ve Haliç Üniversitesi Konservatuvarı Türk Musikisi Korosu, Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda seslendirdi. Halka açık olarak gerçekleştirilen konser dinleyenler tarafından yoğun ilgi gördü. 40 kişilik koro ve 20 kişilik saz ekibinin yer aldığı konser yaklaşık 1 saat sürdü ve 10 eser seslendirildi.

"YESEVİ 1000 YIL SONRA İLK DEFA ANILIYOR"

Konservatuvar müdürü Dr. Öğretim Üyesi Güldeniz Ekmen, 26 yıl önce Ahmet Yesevi hikmetlerini bestelemeye başladığını söyledi.

Yaklaşık 5 aydır konser provalarının sürdüğünü dile getiren Ekmen, "40 kişilik koromuz ve 20 kişilik sazlarımızla toplam 60 kişilik kadromuz var. Yepyeni bir müzik ile Ahmet Yesevi bin yıl sonra bu çapta bir konserle ilk defa anılıyor.Koroyu konservatuvarımızın öğretim görevlisi değerli şef İhsan Özer çalıştırdı ve çok başarılı bir şekilde yönetti " diye konuştu.

Divan-ı Hikmet'ten şimdiye kadar yapmış olduğu 50'ye yakın beste olduğuna dikkat çeken Ekmen, "Bundan sonra da hem bestelemeye hem de konser vermeye devam edeceğiz. İlk çalışmam Yunus Emre idi ve kaset olarak çıktı. Yunus Emre'nin bestelenmemiş şiirlerini besteledim. Pir Sultan Abdal'ı da ilk defa Türk müziği formatında besteledim. Daha sonra Ahmet Yesevi albümü yaptım ve albümü üniversitemiz bastı, bugün de çok güzel olanaklar sağlıyor. Pek çok üniversitenin de böyle işler yapmasını temenni ederim" ifadelerini kullandı.

"HER BESTENİN AYRI TADI VAR"

Türk Musikisinin sevilen ismi Ahmet Özhan, Ahmet Yesevi'nin tasavvuf dünyasının önemli bir başlangıç noktası olduğunu vurguladı.

Öğrencileriyle birlikte konser vermekten mutluluk duyduğunu ifade eden Özhan, "Ahmet Yesevi, anadolu anlayışının başı ve kurucusudur. Yunus Emre, Mevlana, Hacı Bektaş-ı Veli Ahmet Yesevi'nin kolundan gelen kişilerdir. Biz Haliç Üniversitesi Konservatuvarı mensuplarıyız. Talebelerimizle birlikte bu konseri hazırladık. Besteler gönül vererek, uzun sürelere yayılarak oluşturuldu. Güldeniz Ekmen, bu işten gönlünü uzaklaştırmadı, her zaman daha çok yaklaştırdı ve bu eserleri ortaya koydu. Her bestenin rengi, kokusu, zevki, derinliği ve verdikleri ayrı. Hepsinin ayrı bir tadı var. Hiçbirini, birbirine tercih etmek mümkün değil" diye konuştu. - İstanbul