Yedikıta Hindistan'da Unutulan Tarihimizi Yazdı
Yedikıta, Hindistan'da 650 yıl hüküm süren Türk hanedanlıkların unutulan tarihini araştırdı.
YEDİKITA TARİH ve KÜLTÜR DERGİSİ
"Geçmişe bakarak geleceği görmek için…"
Hindistan'da unutulan Türk Asrı
Yedikıta Hindistan'da unutulan tarihimizi yazdı
Yedikıta, Hindistan'da 650 yıl hüküm süren Türk hanedanlıkların unutulan tarihini araştırdı. Çok önemli bilgilere ulaşan dergi, bu ülkedeki varlığımızı, geride bıraktığımız şaheserleri, Hintli Müslümanların Osmanlı'ya verdiği değeri ve uğruna verdiği, bugün pek bilinmeyen diplomatik mücadelelerini yazdı.
Yedikıta Tarih ve Kültür Dergisi Aralık sayısında Hindistan'daki unutulan Türk hanedanlıklarını kapak konusu yaparak dikkat çekici bilgiler yayınladı. Ekrem Saltık'ın " Hindistan'da Türk Asrı" başlığıyla yayınlanan makalesine göre Hindistan'daki ilk Türk sultanlığını Kutbuddin Aybeg 1206 yılında kurmuş. Delhi Türk Sultanlığı olarak bilinen sultanlık 320 hüküm sürmüş ve Halaciler, Tuğluklar, Seyyidler ve Ludiler gibi farklı hanedanlıklar tarafından yönetilmiş. 1526 yılında da yıkılmış. Ardından Babür Şah'ın kurduğu Babür sultanlığı ise İngiliz sömürgesinin başladığı 1857 yılına kadar sürmüş.
Osmanlı Portekizliler Karşı Donanmayla Desteklemiş
Hindistan Türk hanedanlıklarıyla Osmanlı Devleti'nin ilk diplomatik ilişkisi İstanbul'un fethi sonrası tebrikleşme ile başlamış. Kanuni devrine Osmanlı Devleti'nin Hindistan'a, hususiyle Portekizlilere karşı mücadelesinde destek olarak Gücerat'a gönderdiği muhtelif büyüklükteki donanmalar, zamanla bölgede bir Osmanlı sempatisi doğmasını sağlamış.17. yüzyıla gelindiğinde Hintli âlimlerin kitapları İstanbul'da, pek çok Osmanlı âlimi ve ilim adamının eserleri de Hindistan'da bilinir hale gelmiş.
Hintli Müslümanların Bilinmeyen Diplomatik Mücadeleleri
Hintli Müslümanlar İngiliz sömürgesi altına girdikten sonra Osmanlı Devleti'ni sömürgeci Batı medeniyetinin karşısında hâlâ direnmekte olan yeryüzündeki son kale olarak görmüşler. Osmanlıları İslam'ın onuru, Sultan Halifenin de İslam dünyasının birliğinin sembolü ve dünya Müslümanlarının hamisi olarak gören Hindistan Müslümanları gerek 1877–78 Osmanlı – Rus harbi sırasında, gerek Hicaz demiryolunun yapımında, gerekse 1. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı yıllarında her türlü maddi manevi, desteği vermişlerdir. Uzun mesafeler kat ederek Osmanlı'nın yanında savaşmışlar.
Birinci Dünya Savaşı'nın ardından da Osmanlı Devleti ve hilafetinin hukukunu desteklemek için Hindistan Hilafet Hareketi'ni kurmuşlar. 14 Kasım 1919'da Seyyid Chotani başkanlığında kurulan ve Avrupa'ya gönderilen heyetlerle Osmanlı Devleti'nin savunuculuğunu yapan Hilafet Hareketi, İngiliz Parlamentosu ve son olarak Lloyd George ile görüşmeler yapmış. Heyet, söz konusu görüşmeler sırasında; halifenin bütün dünya Müslümanlarının hamisi olduğunu, dolayısıyla İslam dünyasındaki nüfuz ve otoritesinin muhafaza edilmesi gerektiğini savunmuş. Lloyd George'dan olumlu cevap alamayan heyet, buna rağmen geri adım atmayarak Avrupa kamuoyunu etkilemek için büyük çaba göstermiş.
Mücadelede Trajik Son
Hindistan'ın Osmanlı Devleti ve Hilafet için verdikleri mücadele dışarıda diplomatik yollarla olduğu kadar ülke içinde de devam etmiş Avrupa malları boykot edilmiş, yürüyüşler yapılarak protestolar yapılmış. 1920 yılına gelindiğinde on binlerce Hintli, İngiltere'nin Osmanlı politikalarını ve Sevr anlaşmasını protesto için Afganistan ve Türkistan'a doğru dönüşü olmayan bir iltica yürüyüşüne çıkmışlar ancak aylar süren iltica yolculuğunda hastalanarak hayatlarını kaybetmişler.
Sultan Vahdettin Dosyası
Dergide bu ay bir diğer önemli yazı, Tarihçi Yazar Ömer Faruk Yılmaz'ın kaleme aldığı "Sultanın Tabutuna Haciz" başlığını taşıyor. Sultan Vahdettin Han'ın yurtdışına çıkması, yaşadıkları, vefatı ve tabutuna konan haciz konularının anlatıldığı makalede Mısır'da toplanmak isteyen Hilafet kongresine karşı Ezher Şeyhi Muhammed Ebu'l-Fazl'a yazdığı mektuba da dikkat çekiliyor.
Yedikıta'da ayrıca, Prof. Dr. Necdet Öztürk'ün "Meşveret Eden Pişman Olmadı!", Önder Kaya'nın "Dost İngilizlerle Düşman İngilizler Aynı Mezarlıkta", Selman Soydemir'in "Sizin Müslümanlığınız Bizim Kabulümüze Bağlı Değildir!", Osman Doğan'ın "Mimar Sinan'ın Unutulan Köprüsü", Harun Tuncer'in "Titiz Bir Dilci veTürkçemiz", Veysel Sekmen'in "Türkistan'a İslâmiyet'i Getiren Kumandan Kuteybe Bin Müslim El-Bâhilî" ve İsmail Kahraman'ın Anayurt'tan Ata Yurda İpekyolu" başlığıyla verilen yazısı yer alıyor.
Yedikıta Tarih ve Kültür Dergisi, Aralık sayısı ile birlikte "Bir Zamanlar Trabzon" ekini okurlarına hediye ediyor.