Tiyatro tutkusuyla "Nasreddin Hoca"yı yaşatıyor (1) - KONYA
Konya'da tiyatro sanatçısı Ömer Kaan Bozkır, temsili Nasreddin Hoca karakteriyle çevresindekilerin beğenisini kazanıyor.
ABDULLAH DOĞAN - Konya'da tiyatro sanatçısı Ömer Kaan Bozkır, temsili Nasreddin Hoca karakteriyle çevresindekilerin beğenisini kazanıyor.
Konya'da yaşayan emekli mali müşavir, 85 yaşındaki Ömer Kaan Bozkır'ın tiyatro serüveni 13 yaşında başladı. Devlet Tiyatrosunda sahnelenecek oyunda, bir karakteri canlandırması istenen Bozkır, performansıyla çevresindekilerin dikkatini çekti.
Sahne tozuyla tanıştığı o yıllardan bugüne kadar tiyatrodan kopamayan Bozkır, bin 200'ün üzerinde oyun icra etti. Bozkır'a, yazdığı ve yönettiği oyunların dışında, "Onu temsil etmek Allah'ın lütfu" dediği "Nasreddin Hoca" karakteri ise farklı duygular yaşatıyor.
Bozkır, Nasreddin Hoca'nın yaşadığı ve ismiyle özdeşleşen Konya'nın Akşehir ilçesinde, kostüm ve makyajıyla Nasreddin Hoca heyecanını adeta yeniden yaşattı.
İlçe merkezinde adının verildiği okula giden "Hoca Nasreddin" öğrencilere sürpriz yaptı. Yaklaşık yarım saat süren hazırlığın ardından kavuğu, kaftanı, kuşak, baston ve tespihiyle sınıfa giren Nasreddin Hoca, espiri ve öğütleriyle çocukların büyük beğenisini kazandı.
Temsili Hoca Nasreddin, sınıfa meydan okuyarak bir öğrenciyle güreş yapmak istedi. Kahkahalar eşliğinde süren güreşte temsili Nasreddin Hoca, rakibi tarafından yere serilince, "Ben de zaten oturacaktım." espirisiyle öğrencileri güldürdü.
Çocukların ilgisi karşısında ilerleyen zamanlarda yeniden geleceğinin sözünü veren Bozkır, "Anadolu insanı ve çocukları Nasreddin Hocasını bekler ve ister. Bizim dünyamızın mihenk taşı Hoca Nasreddin'dir. Güldürürken düşündürmeye ve öğrenmeye sevk eder. Çocuklarımızı bu kültürden koparmamak gerekiyor. Bana gösterilen ilgi ve coşkudan bunu anlıyorum." diye konuştu.
Akşehir sokaklarında "Hoca Nasreddin"
Aradan geçen onca asra rağmen ilçenin her sokak ve caddesinde, adının ve fıkralarını yaşatılmaya çalışıldığı Akşehir'de yürüyen temsili "Nasreddin Hoca", çevredekilerden büyük ilgi gördü.
Tarihi Akşehir evlerinin sokağını adımlayan Hoca Nasreddin'i görenler, kısa süreli şaşkınlığın ardından, sözlü sataşmalarda bulundu. Hoca Nasreddin ise hazır-cevap kişiliğiyle bunlara anında karşılık verdi.
"Hocam şuradan bir tepsi baklava gidiyor" diyen kadını Hoca Nasreddin, "Bana ne canım" diye cevapladı. "Hocam ama sizin eve gidiyor" sözüne karşı Nasreddin Hoca, "O zaman sana ne canım." sözüyle güldürdü.
Nasreddin Hoca'yı çocuklara tanıtan adam
Akşehir Konağı'nda şehrin ileri gelenleriyle sohbet meclisinde buluşan Bozkır, Nasreddin Hoca'yı temsil etmekle büyük onur duyduğunu söyledi.
Bozkır, AA muhabirine, temsili "Nasreddin Hoca"yı anlattı.
Yaklaşık 30 yıldır Nasreddin Hoca'yı temsil ettiğini anlatan Bozkır, şöyle konuştu:
"Üniversitede oyun sahnelerken dönemin belediye başkanı, benim Nasreddin Hoca'yı temsil edebileceğime kanaat getirmiş. Rica ettiler ve kabul ettim. Espirilerini öğrendim ve fıkralarını derleyen bir kitabı okudum. O günlerde sabahtan akşama kadar günde 4 okulu ziyaret ettim. Bir yıl içinde tüm öğrencilerle buluştum. Televizyon programıyla da çocuklara 'Nasreddin Dede'yi anlattım. Çok sayıda festivale gittim. Nasreddin Hoca'yı espirileriyle tanıtma fırsatım oldu. Nasreddin Hoca'yı çocuklara tanıtan adam olarak anıldım."
"Nasreddin Hoca' diye hürmet görüyorum"
Bozkır, onlarca karakteri canlandırdığı tiyatroda, Nasreddin Hoca'yı yaşayarak temsil ettiğini belirterek, şöyle devam etti:
"İlk başlarda ona ulaşabilmek için bazen zorlandığım oluyordu. 'Onun kaçta birini temsil edebildim' diye kendimi eleştiriyorum. Halen kendimi ehil bulmuyorum. Kavuğumu takınca onun bana verdiği iştiyak ile hiç zorlanmıyorum. Bütün gönlümle adeta 'ben onun cici parmağıyım' diyorum. Benim adım Nasreddin Hoca. Kimileri ismimle hitap ediyor ama ben 'Nasreddin Hoca' diye hürmet görüyorum. Rahmetlinin zerresiyle hürmet görüyorum. Çevremdeki insanlar böyle ilgi gösteriyor."
Ölen oğlunun tesellisini "Nasreddin Hoca" da buluyor
İki yıl önce 57 yaşındaki oğlunun vefat ettiğini anlatırken duygulanan Bozkır, şunları kaydetti:
"Cenazesi çok kalabalıktı. 'Büyük zatın cenazesi' diyenler oldu. Halbuki oğlum medyada çalışan bir emekliydi. Onun çevresinden ziyade Nasreddin Hoca'nın çevresiydi, bunu anladım. Allah insanın dostunu bol etsin. En acılı anımızda bile bu temsil, teselli ediyor. Acımızı ertelemek zorundayız. İzleyici de halimizden onu anlıyor. Bu dünyadan götürebileceğimiz hiçbir şey yok. Dünya malı dünyada kalır."