Tatarlı'nın 2 Bin 500 Yıllık Eşsiz Mezar Odası Sergilenmeyi Bekliyor
Afyonkarahisar'ın Dinar ilçesinde 1969 yılında bulunan ve bir bölümü yurt dışına kaçırıldıktan sonra Türkiye'ye geri getirilen Tatarlı Tümülüsü sergilenmeyi bekliyor.
Afyonkarahisar'daki Tatarlı Tümülüsü'nde 48 yıl önce kaçak kazılarda bulunduktan sonra bir bölümü yurt dışına kaçırılan ve çabalar sonucu Türkiye'ye getirilen 2 bin 500 yılllık ahşap mezar odasının boyalı frizleri sergilenmeyi bekliyor.
PARÇALARI YURT DIŞINA KAÇIRILDI
Dinar ilçesine bağlı Tatarlı beldesinde yer alan tümülüste kaçak kazı yapanlarca 1969 yılında bulunan mezar odasının, boyalı ahşap parçaları yurt dışına kaçırıldı.
Milattan önce 525 yılına tarihlenen mezar odasının ahşap parçalarının Almanya'daki Münih Arkeoloji Müzesinde olduğunu belirleyen Prof. Dr. Latife Summerer, durumu Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkililerine bildirdi. Bakanlığın girişimleri sonucu müzedeki 38 küçük ahşap parçası ve 4 kalas, 2010'da Türkiye'ye getirildi.
Alman ve Türk uzmanlarca restorasyonu yapılan eser, İstanbul'da 2010 Avrupa Kültür Başkenti etkinlikleri kapsamında "Tatarlı Tümülüsü: Renklerin Dönüşü" başlığıyla sergilendi.
Daha sonra Afyonkarahisar Müzesi'ndeki özel sandıklara alınan eserin, yapılan yeni müzede ayrılan özel bölümde sergilenmesini planlanıyor.
KÜLTÜR MİRASININ EN DEĞERLİ ESERLERİ ARASINDA
Türkiye'deki kültür mirasının en değerli eserleri arasında yer alan Tatarlı Tümülüsü'ndeki renkli resimlerle bezenmiş frizler, bugün tamamen kaybolmuş olan antik çağ ahşap resim sanatının yegane örneği olarak gösteriliyor.
Frizlerde savaş, sefer, av veya huzura kabul konulu resimlerde, soylu kişilerin hayatından kesitler sunuluyor. Kortej, kurban, savaş dansçıları ve cenaze törenlerinden sahneler içeren temalar, Anadolu-Pers mezar sanatının tasvirlerini yansıtıyor.
''KAÇAK KAZIDA BULUNUP YAĞMALANDI''
Afyonkarahisar Müze Müdürü Mevlüt Üyümez, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ahşap mezar odasının 1969'da kaçak kazı yapanlarca bulunup yağmalandığını, bazı kısımlarının da yurt dışına kaçırıldığını söyledi.
''EŞİ OLMAYAN BİR ESERDİR''
Mezar odasındaki boyalı frizlerin dikkati çektiğini vurgulayan Üyümez, şöyle devam etti:
"2500 yıllık ahşap mezar odasının içi tamamen boyalıydı ancak boyalar yer yer korunabilmişti. Buna rağmen Tatarlı mezar odasının boyalı frizleri dünya çapında bir sansasyondur. Bu kadar eski dönemden günümüze ulaşan ahşap zemin üzerine boyalı resimlerin olduğu eser yok denecek kadar azdır. Bu özelliğiyle ünik (tek, eşi olmayan) eserdir."
''YER SORUNU NEDENİYLE KORUNAMADI''
Üyümez, Münih'te bir depoda olduğu tespit edilen eserin Bakanlığın girişimleri sonucu 1970'de Türkiye'ye getirildiğini dile getirerek "Ancak yer sorunu nedeniyle ayağa kaldırılamadı ve gerektiği şekilde korunamadı. Bir Türk-Alman projesi çerçevesinde 2007-2010 arasında kısmen restore edilen ve İstanbul'da sergilenen eser, daha sonra müzemizdeki özel sandıklar içinde depolandı." dedi.
TEŞHİR ALANI DÖRT BÖLÜMDEN OLUŞACAK
Müzenin en önemli eseri olan mezar odasının özel bir bölümde teşhir edileceğini aktaran Üyümez, şunları söyledi:
"Yeni Afyon Müzesi'ndeki daimi teşhirin iki ana amacı var. Birincisi, nazik ahşap yapı ve boyalı resimler için mümkün en iyi koşulları sağlamak. Bu da klima koşullarının yanında olası dokunmaya karşı önlem alınmasını gerektirir. İkinci olarak, mezar odasının ziyaretçiler tarafından mümkün olduğu kadar iyi şekilde görülmesini sağlamaktır. Teşhir alanı dört bölümden oluşacak. Ortada dar bir koridordan ulaşılan mezar odası yer alacak. Hafif yuvarlak dış koridor, bir tümülüsün dairesel şeklini anımsatacak. Küçük bir koridor vasıtasıyla mezar odasına girilecek. Geçiş yolları ışıklandırılmayacak, mezar odasında loş bir ışık olacak. Işık, resimleri görmek için yeterli olacak, ancak boyalara zarar vermeyecek. Boyalı yüzeyler dokunmalara karşı yansıması az camlarla korunacak."