Haberler
NATO lideri Rutte, Türkiye'yi ikna için gelmiş

NATO lideri Rutte, Türkiye'yi ikna için gelmiş

İsrail ve Hizbullah ateşkese çok yakın: 36 saat içinde ilan edecekler

Savaşın bitmesine saatler kaldı! Ateşkes artık çok yakın

Kreş tartışmasında CHP'li Başarır ağzını fena bozdu: Tweet bu kadar, geri zekalı

CHP'li Başarır ağzını fena bozdu! Varank'ın yanıtı ise daha bomba

Gayrimenkulde yeni dönem, vergide rayiç bedel tarih oluyor

Gayrimenkul alım satımında yeni dönem

Selahattin Yusuf Seti (4 Kitap Takım) Kitabı

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Selahattin Yusuf Seti (4 Kitap Takım) Kitabı kitabının yazarları, yayınevi, baskı tarihi ve diğer tüm bilgileri. Selahattin Yusuf Seti (4 Kitap Takım) Kitabı kitabının kısa özeti.

Niçin Ağlıyorsun Elisabeth Mutlu Değil miyiz? James Joyce'un sözü, aslında birçok yazarın edebiyat etkinliğini, o belli belirsiz türe dahil ediyor: "Kingstown İskelesi, dedi Stephen, yalnızca hayal kırıklığına uğramış bir köprü..."Bu kitap, hayal kırıklığına uğramış bu köprülerle epey içli dışlı olmuş bir yazarın çalışması. Sulara doğru uzanmış bir tahta iskeleyi, karşı kıyıya doğru uzanırken önü kesilmiş olarak hayal etmek, iskeleye bir "hayal" izafe etmek, sonra da onun kırıldığını ima etmek... Yazarların çoğunun, bilerek veya bilmeyerek burnunu soktuğu bir alan bu. Umudu umutsuzca vurgulamak, umudu umarsızca ve şiirsel bir ısrarla vurgulamak, bu yazarların en önemli özellikleri aslında. İsmine en çok "modern" denilen hayat tarzının, aynı zamanda büyük karakter sahibi de olan büyük yazarlarda bıraktığı izler, yaralar, gerçekten merak etmeye değer. Çünkü içinde yaşadığımız zamanı ve hayatı daha derinden kavrayabilmemiz için, daha "yeni" kavrayabilmemiz için, onların hayal kırıklıklarına eğilmek zorundayız. Selahattin Yusuf'un, hayal kırıklığına uğramış iskelelere doğru yıllar boyunca yaptığı uzun yolculuklar, sevdiği yazarların bazılarıyla kurduğu yakınlıklar, bu kitabı ortaya çıkardı.Umarız, hayatı ve edebiyatı daha iyi anlamada okurlara bir katkısı olur.Şafaktan Çok Önceİstanbul'dan Siirt'e oradan da Eruh'a uzanan bir hikaye...Bir askerlik güncesi tarzında edebiyattan felsefeye, toplum eleştirisinden siyasete bir yolculuk; ama hepsinden önce bir yüksek farkındalık hali... Dostoyevski, Wittgenstein, Ece Ayhan, Kafka, Theodor Adorno, Nietzsche gibi sayısız yol arkadaşıyla çıkılan yolculukta, zamana düşülen notlar ve meşakkatli bir askerlik deneyiminden arda kalan anılarla; yazarın dünyasını keşif Şafaktan Çok Önce."Şafaktan Çok Önce" nasıl bir kitap? "Eğer kalabalık bir yerde oturuyorsanız, ona yer açın. Gelip aranıza otursun. Gözlerini kaçırıyor. Biraz dalgın sanki. Öyle mi? Ve çabuk unutuyor. Fark ettiniz. Ama uzun bir yoldan geliyor olmasına bağışlanamaz bir yorgunluk da var sanki üzerinde. Omuzları, görünmez ve ağır bir yükün altında. Peki. Bir yer açın yine de. Omuzlarıyla, biraz şişmiş göbeğiyle ve göbeğinden yere düşmekte olan gözleriyle, pejmürde kılığıyla gelip otursun. Aranıza gelip otursun. Garsona takılıyor gözleri. Ve boş bir yer arıyor. İçeri girdiğinden beri yer bakınıyor aslında kendine. Ama en çok da boş bir koltuğa tek başına oturmaktan korkuyor. O yüzden biraz yer açın aranızda. Buraya, insanların arasına her gelişinde, boş bir yer verilecek ve oraya, bomboş kanepeye oturtulacak diye tedirgin oluyor. O yüzden bir yer açın aranızda. Sizden sigara isteyecek. Çay ve sohbet isteyecek. Ama tastamam bir densizlik de sayılmaz bu. Çünkü bütün bunlar olacak diye de ayrıca korkuyor. Onun insanlara yük olma konusundaki özel namusu bu. Her akşam buraya, tarihin sızmasına her nasılsa izin verdiği bu müştemilâtın duvarlarının çatlaklarından sızan ney sesine kulağını dayamak için. Belki de bunun gerçekten de 16. Yüzyıl'dan kalma bir ney sesi olmasından korkarak ve bu ses onu, başını serin mermerlere dayayıp hülyalara dalmaktan alıkoyacak diye tedirgin olarak."Sirenleri Taşa Tutun"Sirenleri Taşa Tutun!" 1996-1999 yılları arasında çeşitli dergi ve gazetelerde yayımlanmış yazılardan oluşuyor. Bu yazılardaki enerji, tipik bir ilk gençlik saflığı barındırıyor. Ama insanın kalbine ilginç bir nabız da yerleştiriyor. Dil burada bilinçsizmiş gibi ilerliyor ve bazen yolunu kaybediyor. Konu ne olursa olsun, dilin kendi iç serüveni anlatının merkezine yerleşiyor. Türkiye'nin zor bir döneminin ruhsal haritasını takip etmek isteyenler için elverişli izler, belirgin işaretler taşıyor.Selahattin Yusuf, döneminin sorunlarını anlamak üzere kendince bir bakış açısı geliştiriyor. Siyasal ve sosyal gelişmeleri kültürel derinliği ve arka-planıyla birlikte ele alıyor.Şimdiki Zamanın İzinde Selahattin'in yazılarını zevkle ve heyecanla okuyorum. Gündelik kuru politikaların, kaypak sağcılığın, pragmatizmin, cehaletin, kabalığın, ruhsuzluğun, şiirsizliğin, zevksizliğin işgali altındaki günümüzün kurtarılmış bölgeleri olarak görüyorum bu yazıları. Sapına kadar insani ve sapına kadar şairane şeyler dönüyor burada. Selahattin yazılarını yazarken, yol boyunca edindiği bütün bilgileri, tecrübeleri, hassasiyetleri seferber ediyor. Fena halde önemsiyor yaptığı işi. Fena halde önemsiyor okurlarını. İnsanı bayağılaşmaya zorlayan piyasa şartlarının karşısına dikiliyor. Herkesin hasretle andığı eski zaman muharirlerinin o şık kalemşörlerin yolunu takip ediyor.Söylemeliyim ki kendisi, yazarlığını kıskandığım birkaç adamdan biridir.-Hakan Albayrak-(Tanıtım Bülteninden)

Yazar: Selahattin Yusuf

Yayınevi: Profil Yayıncılık

ISBN: 2880000111351

Boyut: 14.0x21.0

Sayfa Sayısı: 565

Basım Yılı: Nisan 2013

Cilt Durumu: Ciltsiz

Kağıt Türü: 2. Hamur

Dil: Türkçe

Kaynak: Haberler.Com / Kültür Sanat
title