Sahaflar Anadolu İnsanıyla Buluştu

Tarihi Bey Mahallesi'nde, İstanbul, Ankara ile Gaziantepli sahaflarların stant açtıkları festival kapsamında, nostaljik sinema afişlerinden plaklara, eski kitaplardan nadir bulunan dergilere kadar çeşitli materyaller sergileniyor. Son döneme ait kitapların da yer aldığı festival çerçevesinde, eski evraklara, takvimlere, gazetelere, belgelere, posterlere, para ve pul koleksiyonlarına ulaşmak mümkün. Bazı stantlarda ise kime ait olduğu belli olmayan siyah beyaz fotoğraflar tanesi 2,5 liradan satılıyor. Gaziantep'te 1935 yılında basılan "Gaziantep Halk Broşürü" adlı salname (yıllık), 78 yıl sonra yeniden geldiği kentte bin liradan satışa sunulurken, Hüseyin Rahmi Gürpınar ile Ahmet Rasim'in 1908'de çıkardığı 36 sayılık "Boşbogaz ile Güllabi" adlı haftalık mizah dergisi ise 2 bin 500 liraya alıcısını bekliyor. Osmanlıca 1927 basımı orijinal Nutuk'un yer aldığı festivalde, Rıza Tevfik'in 4 bin adet basıp hepsini imzaladığı ve bir daha basılmasına izin vermediği "Serabı Ömrüm", Neyzen Tevfik'in Azabı Mukaddes'i ile İtalya'da 1794'de basılan iki ciltlik Hristiyanlık genel tarihini anlatan kitaplar da bulunuyor. Osmanlıca ve Türkçe eski gazete ve dergilerin yer stantlardaki, plaklar da dikkat çekiyor. - "Temennimiz bu kitabın basıldığı kente kalmasıdır" İstanbul'dan gelerek stant açan Halil Bingöl, AA muhabirine yaptığı açıklamada, festivalin Güneydoğu Anadolu'da yapılan ilk sahaf festivali olduğunu söyledi. Kendilerine destek vererek bu alanda meraklı sanatseverlere ulaşmalarına vesile olan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Asım Güzelbey'e teşekkür eden Bingöl, bu tür organizasyonların artması gerektiğini ifade etti. Festival kapsamında açılan stantlarda her türlü okuyucu kitlesinin yanı sıra koleksiyonerlere de hitap ettiklerini belirten Bingöl, kendisinin de Gaziantepli sanatseverlere birbirinden ilginç eserler getirdiğini anlattı. Kentte 1935 yılında Halkevi Fırkası matbaasında basılan salnamenin aradan geçen 78 yılın ardından yeniden Gaziantep'e getirerek, sanatseverlerin beğenisine sunduklarını vurgulayan Bingöl, "Temennimiz bu kitabın basıldığı kente kalmasıdır" dedi. Elinde en eski İtalya'da 1794 yılında basılan iki ciltlik kitap olduğuna işaret eden Bingöl, şöyle devam etti: "Bunun yanı sıra Hüseyin Rahmi Gürpınar ile Ahmet Rasim'in 1908'de çıkardığı Boşboğaz ile Güllabi adlı mizah dergisi de 36 sayı tamamı nadide eserler arasında yer alıyor. Çünkü bu eserin tamamı sadece bir bizde bir de Milli Kütüphane'de bulunuyor. Tek fasikülleri ise birçok yerde bulmak mümkün. Ayrıca Osmanlıca orijinal Nutuk, 1894'te İstanbul'da İbranice basılmış Tevrat, Zebur ve İncil'in bir arada olduğu değerli kitaplarda yer alıyor. Afiş ve posterlerin yanı sıra önemli olayların yer aldığı gazeteler de mevcut." - Tanesi 2,5 liradan siyah beyaz fotoğraf Tezgahlarda yer alan ve tanesi 2,5 liradan satışa sunulan siyah beyaz fotoğraflar hakkında da bilgi veren Bingöl, şöyle devam etti: "Özellikle kağıt toplayıcılarının çöpten bularak getirdiği ve sahipleri belli olmayan fotoğraflar, çekildiği döneme ışık tutuyor. Mesela 1950'lerle ilgili film çekecek bir yönetmen o döneme ait fotoğraflardan yaşam tarzından giyim tarzına birçok şeyi tespit edebiliyor. Bazen de çok ilginç fotoğraflar çıkabiliyor." Sahaflığı "eski kitaba olan aşk" olarak niteleyen Bingöl, "Sahaflık için 15 yıl, çıraklık, 10 yıl da kalfalık dönemi gerekiyor. Ancak 25 yıldan sonra ustan 'tamam sen bu işi yapabilirsin' dediğinde dükkan açabiliyorsun ama günümüzde maalesef bu algı değişti. Belli bir kütüphanesi olan 'ben sahafım' diyerek dükkan açıyor ama bu pek uzun ömürlü olmuyor" diye konuştu. Her eski kitabın değerli olmadığına dikkati çeken Bingöl, kitap koleksiyonerleri ve kitap meraklıların kendilerini yurdun her köşesinde takip ettiğini sözlerine ekledi.