Haberler
İsrail ve Hizbullah ateşkese çok yakın: 36 saat içinde ilan edecekler

Savaşın bitmesine saatler kaldı! Ateşkes artık çok yakın

Kreş tartışmasında CHP'li Başarır ağzını fena bozdu: Tweet bu kadar, geri zekalı

CHP'li Başarır ağzını fena bozdu! Varank'ın yanıtı ise daha bomba

Naci Görür'den Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

Ölümden Dönmesi Uçma Tutkusundan Vazgeçirmedi

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Konya'da yaşayan 67 yaşındaki mimar Hüseyin Çevik, 10 yıl önce gösteri uçuşu yaparken geçirdiği kaza sonucu 9 parmağını kaybetmesine rağmen yamaç paraşütü tutkusundan vazgeçmiyor.

BASİR GÜLÜM - Konya'da yaşayan 67 yaşındaki mimar Hüseyin Çevik, 10 yıl önce gösteri uçuşu yaparken geçirdiği kaza sonucu 9 parmağını kaybetmesine rağmen yamaç paraşütü tutkusundan vazgeçmiyor.

Yaklaşık 10 yıl önce düzenlenen bir etkinlikte "katil bulut" olarak da tanımlanan "Charlie Brown" (CB) bulutunun çekimine kapılarak gökyüzünde 10 bin metreye yükselen ve 9 parmağını kaybeden Çevik, 2008 yılında yaşadığı talihsiz olayı ve bu spora tutkusunu AA muhabirine anlattı.

"Elektrikli süpürge gibi içerisine çekti"

CB bulutunun kendisini yakaladıktan sonra 10 bin metreye çıkardığını ifade eden Çevik, o anları şu sözlerle aktardı:

"Konya Büyükşehir Belediyesinin o yıl düzenlediği uçurtma şenliğinde bir uçuş yapalım istedik. O gün hava biraz yağışlıydı. Ancak havanın uçuşa elverişli olduğu bir anda havalandık. Altınapa Barajı tarafına doğru uçup, arkadaşlarımızla orada buluşacaktık. Belenbaşı mevkisine kadar sorunsuz uçtum. Ancak olağanüstü şartlar gelişmeye başladı ve Aladağ tarafında büyük bir CB bulutu oluştuğunu gördüm. Kurtulmak istedim ama 5 dakika içerisinde bulut yanıma kadar gelerek beni sanki büyük bir elektrikli süpürge gibi içerisine çekti. Kurtulma şansım yoktu. Acil durum hareketlerine geçtim ama hiçbirinin faydası olmadı. Beni içerisine çektikten sonra hiçbir şekilde kurtulma şansımın olmadığını gördüm. Tehlikeli olan CB bulutunun içerisine girdikten sonra 45 dakika sürüklendim. Bulut beni 10 bin metre yüksekliğe çıkarmıştı. Bu sürenin her saniyesi bana yıllar sürmüş gibi geldi. Kar, tipi, fırtına gibi her türlü hava şartlarına maruz kaldım. Hava sıcaklığı sıfırın altında 55 dereceye kadar düşmüştü. Bu yüzden soğuğun etkisiyle parmaklarım dondu. O an yaşadığım, kasırganın bir ağacı kökünden sökmesi gibiydi. Daha sonra bulutun çekim kuvveti bittiğinde beni içinden dışarıya fırlattı ve düşmeye başladım."

"Belki Türkiye'de ilk defa o gün olmuştur"

Çevik, böyle bir olayın çok nadir yaşandığını belirterek, "O yüzden bunun her zaman başımıza geleceği anlamı çıkmaz. Sonuçta ekstrem bir spor yapıyoruz. Doğal olarak biraz zorlu olacak. Her türlü hava koşullarında uçuş gerçekleştiriyoruz. Böyle bir bulut çekimi belki Türkiye'de ilk defa o gün olmuştur. Şanslıymışım ki o gün bir askeri revirin önüne iniş yaptım ve yaşıyorum." diye konuştu.

Uçuş sırasında eldiven takmadığını dile getiren Çevik, "Eldivenim tulumun cebindeydi ancak takmaya fırsat bulamadım. Bu yüzden ellerim donduğu için parmaklarım kangren olmuştu. Birtakım ameliyatlar geçirdikten sonra elim kesilmekten kurtuldu ama 9 parmağımı kesmek zorunda kaldılar." ifadelerini kullandı.

"Bu spor rüyalarımı süslüyor"

Yaşadığı olumsuzluğa rağmen uçuş azmini hiçbir zaman kaybetmediğini vurgulayan Hüseyin Çevik, sözlerini şöyle sürdürdü:

"2001'de İstanbul'da aldığım eğitim sonrasında Konya'da yamaç paraşütünü ilk başlatanlardan biriyim. Severek yaptığım bu spor rüyalarımı süslüyor. Yaşadığım kaza benim bilgi ve tecrübemin yetersiz olmamdan değil tamamen doğa olayı sonucu gerçekleştiği için bu spordan asla vazgeçmedim. Vazgeçmeyi de düşünmüyorum. Kaza beni yıldırmadı ve sevdiğim bu spora aktif bir şekilde devam edeceğim."

Çevik, dünyada böyle bir olayı kendisinin dışında 2 kişinin daha yaşadığını, bunlardan birinin sağ kalabildiğini söyledi.

Konya Hava ve Doğa Sporları Kulübü bünyesinde çalışmalarına devam ettiğini aktaran Çevik, şunları kaydetti:

"Uçmayı seven gençleri bu spora kazandırmaya devam edeceğiz. Allah ömür verdiği sürece hem eğitim vermeye hem de uçuş yapmaya devam edeceğim. Kazadan sonra eşim ve çocuklarım uçmamam için çok ısrar etti. Ama ben sevdiğim için bırakmadım. Onlar da 'madem seni bu işten vazgeçiremeyeceğiz, o zaman biz sana destek olacağız' dedi. Üç oğlum var, en küçüğü uçuşlara katılıyor. Eğitimini de ben üstleniyorum. İyi bir yamaç paraşütçüsü oldu. Aileme de verdikleri destekten dolayı teşekkür ediyorum."

Kaynak: AA / Kültür Sanat
title