Haberler
İsrail ve Hizbullah ateşkese çok yakın: 36 saat içinde ilan edecekler

Savaşın bitmesine saatler kaldı! Ateşkes artık çok yakın

Kreş tartışmasında CHP'li Başarır ağzını fena bozdu: Tweet bu kadar, geri zekalı

CHP'li Başarır ağzını fena bozdu! Varank'ın yanıtı ise daha bomba

Naci Görür'den Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

Nakıştaki Marifetlerini Bakıra Aktarıyorlar

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Milattan önce 5 bin 500 ile 3 bin yılları arasında yaşanan Bakır Devri'nde yerleşim görmüş birçok höyüğün bulunduğu Gaziantep'te, kadınlar da erkek egemen bakırcılıkta söz sahibi olmak istiyor.

ADSIZ GÜNEBAKAN - Milattan önce 5 bin 500 ile 3 bin yılları arasında yaşanan Bakır Devri'nde yerleşim görmüş birçok höyüğün bulunduğu Gaziantep'te, kadınlar da erkek egemen bakırcılıkta söz sahibi olmak istiyor.

Gaziantep Bakırcılar ve Sedefçiler Odası tarafından düzenlenen projeyle bakır işletmeciliği kursuna katılan kadınlar, nakıştaki marifetlerini şimdi bakırda sergiliyor.

İŞKUR İl Müdürlüğü ile Sosyal Destek Projesi (SODES) destekli projeyle günde 20 lira kazanarak mutfak giderlerine katkı sağlayan kadınlar, bakır sanatında ne kadar başarılı olabileceklerini de kanıtlamak istiyor. Kursa katılanların yüzde 70'ini oluşturan kadınlar, kısa zamanda sağladıkları başarıyla da hemcinslerine örnek oluyor.

Bakırcılar ve Sedefçiler Odası Başkanı Celal Açık, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kadınların her geçen gün bakır sanatına daha çok ilgi gösterdiğini ifade etti.

Türkiye'de 7-8 yıl öncesine kadar bakırcı kadın nakışçı olmadığını belirten Açık, "Biliyorsunuz ara eleman konusunda sıkıntılar yaşıyorduk. İŞKUR'un desteğiyle bayanlara yönelik meslek edindirme kursları açmaya başladık." dedi.

Kadınlara yönelik kursları ilk kez 2008 yılında uygulamaya başladıklarını anlatan Açık, son zamanlarda kadınların kursa daha çok ilgi göstermeye başladığını vurguladı.

Açık, şunları kaydetti:

"Bakır işlemeciliği sanatı 6-7 ayrı ustalıktan oluşur. Bu ustalıkların en önemlilerinden birisi de nakış sanatı. Bu alanda kadınları değerlendirmeye başladık ve başarı oranının çok yüksek olduğunu gördük. Çünkü kadınların eli nakşa daha yatkın. 3-5 yılda bir eleman yetişirken kadınlar 6-7 ayda alt yapıyı oluşturmaya başladılar. Çekiş tutmayı, kalem tutmayı kadınlar 6-7 ayda öğreniyorlar. Başarılı olan kursiyerlerimizi de bir kez daha kursa alarak ileri düzey eğitim verdik. Bugün 4-5 yıldır çalışan kadınlarımız var. İlk başladığımız zamanlar bize gülüyorlardı 'Kadından bakırcı mı olur' diye. Bugün birçok kadın ev ekonomisine katkı sağlıyor."

"Şimdi her yerde kadın eli var"

Kursiyerlerden 2 çocuk annesi Emine Sibel Bakırcı komşusunun tavsiyesi üzerine kursa katıldığını belirtti.

Bakırcı, ilk zamanlar gelmek istemediğini, eşinin de izin vermediğine işaret ederek, "Sonra baktım evde boş oturuyorum, gitmeye karar verdim. Bu mesleğin böyle olduğunu bilmiyordum. Hem evime hem de sanata katkıda bulunuyorum." dedi.

Bakır işlediklerini görenlerin şaşırdıklarını vurgulayan Bakırcı, şunları kaydetti:

"Görenler 'bu erkek mesleği değil miydi siz nasıl yapıyorsunuz?' diye soruyorlar. Severek yaptığımız için hiç zor gelmiyor. Nakış konusunda da kadınların eli daha yatkın olduğu için erkeklerden daha çabuk öğreniyoruz. Eskiden hep erkekler yapıyormuş. Zaten kadınlar neredeyse hiçbir meslekte yoktu. Şimdi her yerde kadın eli var. Bu da büyük bir gurur kaynağı."

Kimi çeyizini hazırlıyor kimi mutfak parasını çıkarıyor

Kursiyerlerden 2 çocuk annesi Özlem Kaya, bakır işlemeciliğini sevdiğini ve aile bütçesine katkı sağlamak için kursa geldiğine değindi.

Anaokuluna giden 4 yaşındaki oğlunu okuldan aldıktan sonra kursa geldiğini vurgulayan Kaya, "Ben çalışırken oğlum da yanımda duruyor. Sonra da eve gidiyoruz. Çalışmayı, seviyorum." dedi.

3 çocuk annesi Nurgün Çetin, işi öğrenmek ve ailesine maddi manevi desten olmak için kursa yazıldığını söyledi. Maddi sıkıntılar yaşayınca iş arayışına girdiğini anlatan Çetin, "İŞKUR'un kadınlara yapmış olduğu kursu duyunca buraya geldim. Allah razı olsun devletimizden kadınlara verdiği imkanlardan dolayı çok teşekkür ediyorum." ifadesini kullandı.

22 yaşındaki Rabia Gökdeniz, kursu tesadüf eseri duyduğunu, eğitim gördükten sonra bakır işini çok sevdiğini vurgulayarak, "Burada hem sanat öğreniyorum hem de sanattan kazandığım parayla çeyizimi hazırlıyorum." diye konuştu.

Kaynak: AA / Kültür Sanat
title