Misafirlerini 2 Asırlık Değirmende Çekilen Kahveyle Ağırlıyorlar
Afyonkarahisar'ın köy odası geleneğinin yaşatıldığı beldesi Büyükkalecik'te misafirler, yaklaşık 200 yıllık değirmende çekilip bakır cezvelerde pişirilen kahve ikramıyla ağırlanıyor.
ARİF YAVUZ - Afyonkarahisar'ın köy odası geleneğinin yaşatıldığı beldesi Büyükkalecik'te misafirler, yaklaşık 200 yıllık değirmende çekilip bakır cezvelerde pişirilen kahve ikramıyla ağırlanıyor.
İstiklal Savaşı'nın da geçtiği Kocatepe'nin eteklerinde yer alan Büyükkalecik, tarih kokan mekanlarının yanı sıra Osmanlı döneminden kalma bazı geleneklerin yaşatılmasıyla dikkati çekiyor.
Dışardan gelen misafirlerin geçmişte olduğu gibi köy odasında ağırlandığı beldede, sıcak sohbetlere, yaklaşık 200 yıllık değirmende çekilen kahve eşlik ediyor.
Türk kahvesinin lezzet yolculuğu, taze kahve çekirdeklerinin soba üzerinde kıvamında kavrulmasıyla başlıyor. Daha sonra meşe ağacından yapılan 'soğuldan'da sallanarak soğutulan çekirdekler, değirmende elle çekiliyor. Antika değerindeki bakır cezvelerde uygun ölçeklerle soba ateşinde pişirilen köpüklü kahveler, itinayla fincanlara konuluyor.
Belediye Başkan Yardımcısı Hasan Kalay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, odaya gelen misafirlere el değirmeninde çekilen enfes kahveler ikram ettiklerini belirtti.
İkramlarda hazırcılıktan kaçındıklarına dikkati çeken Kalay, şöyle devam etti:
"Belde halkı olarak geçiştirmeyi kesinlikle sevmeyiz. Gerek içecek gerek yiyecek olsun, el emeği ve yoğun uğraşlarla hazırlarız. Köy odamızda misafirlerimizi en güzel şekilde ağırlamaya çalışırız. Misafirlerimize ikramda hazır çekilmiş kahveleri tercih etmeyiz. Çünkü onların aroması taze çekilmiş kahvenin yerini tutmaz. Büyüklerimizden bize miras kalan el değirmeninde çektiğimiz kahveyle misafirlerimizi ağırlarız."
Kalay, önceden bütün köy odalarında bulunan el yapımı kahve değirmeninden, artık sadece iki odada kaldığını söyledi.
"Geleneğin yaşatılmasını arzu ediyoruz"
Beldede yaşayan Abdullah Yıldırım (84) da kahve değirmenin dedelerinden kaldığını anlattı.
Babasının 88 yaşında vefat ettiğini belirten Yıldırım, şunları kaydetti:
"Babam kahve değirmeninin özelliklerini bizlere öğretti. Biz de şimdi köy odamıza gelen misafirlerimiz için değirmende kahve çekiyoruz. Artık biz de yaşlandık. Geleneğin yaşatılmasını arzu ediyoruz. Neler yapmaları gerektiğini çocuklarımıza öğretiyoruz. Kahve çekirdeğinin sobada kavrulmasını, soğuldanda soğutulmasını, değirmende çekilmesini gösteriyoruz. Kahve çekirdeğinin fazla kavrulmaması ve yanmaması gerekiyor. Fazla kavrulursa kahve acı içilir."
Arif Bayram da büyüklerinin, kahve değirmeninin Osmanlı döneminden beri kullanıldığını anlattığını ifade etti.