İzleyiciye, Kendilerini Cezaevine Kilitlemeyi Vaat Ediyoruz"

MUSA ALCAN - Senarist Hulusi Çelik, "Biz izleyiciye, kendilerini 95 dakikalığına cezaevine kilitlemeyi vadediyoruz. Necip Fazıl'ın bahsettiği ilaç kokulu çayı ikram edemesek de bir nebze eski yıllara götürüyoruz. Yerli sinemaya ve ülkemiz gençlerine sahip çıkmalarından ötürü TRT Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Eren Bey'e ve tüm ekibine de teşekkürlerimizi ifade etmeliyiz." dedi.

"TRT TV Filmleri Projesi" kapsamında çekilen 33 filmden biri olan ve bir cezaevi hikayesini anlatan "Adı: Yunus", "TRT Ev Sineması" kuşağında, yarın seyirciyle buluşacak.

Filmin senaryosunu kaleme alan Çelik AA muhabirine yaptığı açıklamada, aynı zamanda infaz koruma memuru olarak çalıştığını ve senaryoyu 2012'de yazdığını söyledi.

Okul yıllarından itibaren gazete çalışmaları ve gençlik projelerinde yer aldığını belirten Çelik, sinema merakının kısa filmlerle başladığını kaydetti.

"Dizilerde cezaevi sahneleri gerçekçi değil"

Çelik, mesleği icabı cezaevlerini yakından tanıdığının altını çizerek, "Türkiye'de cezaevi konusu çok geçiyor ama sağlıklı şekilde işlenmiyor. Genelde taraflı oluyor. İnfaz koruma memurlarına bu konuda biraz haksızlık yapılıyor. Yılmaz Güney'in 'Duvar' filmi var ama eski bir film. Dizilerde cezaevi sahneleri de açıkçası izleyiciye pek inandırıcı gelmiyor. Çünkü gerçekliği tam yansıtmıyor." diye konuştu.

Senaryoyu ilk olarak, Eskişehir'in "Aşık Yunus Emre" temasıyla "Türk Dünyası Kültür Başkenti" seçilmesi kapsamında kaleme aldığına değinen Çelik, filmin geçen yıl Ankara Ulucanlar Cezaevi'nde çekildiğini dile getirdi.

Hulusi Çelik, "Adı: Yunus"un 1990'lı yıllarda geçtiğini anlatarak, şöyle devam etti:

"Tasavvufi bir yaşantı süren, Yunus Emre aşığı Yunus isimli gencin 40 günlük cezaevi serüvenini anlatıyoruz. Yunus'un temiz ve masum duruşu ikinci başgardiyan Cem'in dikkatini çeker ve Cem, Yunus'u cezaevinin kötülüklerinden korumak ister ama bir yandan başgardiyan Cevdet'in Yunus için hazırladığı tuzaklarla mücadele eder. Diğer yandan da kadınlar koğuşunda kalan mahkum Zeliha'nın kendisine olan aşkı ile yüzleşir. Cem, Zeliha ile eşinin arasında kalırken, Yunus da Cem ile Cevdet arasında bir sürü cefaya katlanır."

"15 Temmuz" senaryosu

Filme ilk önce "Yaren Olsun" ismini verdiklerini bildiren Çelik, "Yapımcının önerisiyle filmin ismini değiştirdik. 'Aşık Yunus Emre' temalı bir film olduğundan hepimizin de hoşuna gitti. İzleyicilerimiz, biraz da filmi izleyince neden bu ismin tercih edildiğini anlayacaklar. Çünkü filmimizdeki Yunus karakterinin gerçek ismi Uğur ama o inatla Yunus'u tercih ediyor. Çünkü Aşık Yunus'u çok seviyor ve bu uğurda da her cefaya katlanıyor." ifadelerini kullandı.

Çelik, 15 Temmuz gecesi gösterilen direniş üzerine bir senaryo çalışması yaptığını vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:

"Biz izleyiciye, kendilerini 95 dakikalığına cezaevine kilitlemeyi vadediyoruz. Necip Fazıl'ın bahsettiği ilaç kokulu çayı ikram edemesek de bir nebze eski yıllara götürüyoruz. Günlük dizilerin kısır döngüsü içerisinde 'TRT Ev Sineması' kuşağı, izleyicilerin bir sığınağı olmuş durumda. Düşünsenize her hafta dizilerde işlenenlerden daha özgün ve farklı hikayeler var. Ailenizle evinizde rahatça izliyorsunuz. Bu bakımdan yerli sinemaya ve ülkemiz gençlerine sahip çıkmalarından ötürü TRT Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Eren Bey'e ve tüm ekibine de teşekkürlerimizi ifade etmeliyiz."

Yapımcılığını ve yönetmenliğini Okan Özbay'ın yaptığı "Adı Yunus'un" senaryosu Talha Çelik'in de imzasını taşıyor.

"Ucuz Roman" ve "Rezervuar Köpekleri" gibi kült filmlerin Polonyalı ünlü görüntü yönetmeni Andrzej Sekula, filme danışman görüntü yönetmeni olarak katkı sundu.

Yaklaşık 95 dakika süren filmde Kemal Uçar, Yıldırım Gücük, İrfan Kılıç, Eda Ateş, Esat Tanrıverdi, Seza Yılmaz, Ergi Özdemir, Başak Onat Özcan, Servet Uğur, Kadri Özcan, İrfan Buzcu, Engin Özsayın ve Ezgi Koç rol alıyor.

Film, yarın akşam 20.00'de TRT 1 kanalında seyirciyle buluşacak.

"Adı Yunus"un konusu özetle şöyle:

"Asıl adı Uğur Turgut olan Yunus, bir yanlış anlama sonucu cezaevine düşer. İsim konusu başgardiyan Cevdet'le arasında sorun oluşturur. Cevdet dik başlı gördüğü bu dindar kişiliği bastırıp, kendince uslandırmak ister, ikinci başgardiyan Cem ise tutuklulara çok iyi davranan biridir ve Yunus'a sahip çıkar. Bu sahip çıkma ve anlayış farkı, Cem ve Cevdet arasında yaşanan usta kalfa ilişkisine yeni bir boyut kazandırır. Her şey karışır ve mahkumlar ayaklanır."