Sunucu Gültekin: 10 Yıldır Bu Rüyanın İçinde Olmanın Hazzını Yaşıyorum

Türkçe Olimpiyatları'nın sunucusu İlker Gültekin, "10 yıldır bu rüyanın içinde olmanın hazzını" yaşadığını belirterek, her yıl sahneye çıkmadan önce "Allahım layık olmadığım halde içinde bulunmak lütfuna eriştiğim şu güzelliğe yakışmayacak söz ve fiillerden sana sığınıyorum" diye dua ettiğini söyledi. Gültekin, olimpiyata katılan öğrencilerle ilgili de, "Hem her yıl onlarla tanışma arifesinde, hem de yıllar sonra yapacaklarını, dünyayı nasıl değiştireceklerini düşündükçe dizlerimin bağı çözülüyor" şeklinde konuştu.

Türkçe Olimpiyatları ile ilk olarak ne zaman tanıştınız?

Olimpiyatları başından beri bilip, takip etmekle beraber beraber, 10 yıldır finaller ve turnelerde görev alarak bu rüyanın içinde olmanın hazzını yaşıyorum.

Bu sene ülkemizde Türkçe Olimpiyatlarının yapılmamasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Sadece bizim değil, dünyanın da kaybıdır bu. Bize tertemiz billur kaynaklardan can suyumuzu içirirken, dünyaya da yakın ve uzak gelecek adına büyük, büyüklüğüyle beraber makul ve makbul bir proje sunmaktadır olimpiyatlar. Bu bir defa bulununca asla yitirilmemesi gereken bir büyük değerdir ve görüyoruz ki herkes bunun farkındadır. Talihsiz bir yol kazası olarak düşünmek ve önümüzdeki yılların ihyasına çalışmak lazım diyorum.

Olimpiyatlarda sizi en çok ne etkiledi?

Adanmışlık, diğergamlık, yaşatma ideali, hizmet aşkı benzeri pek çok husus bu fasılda değerlendirilebilir. Ama işin bidayetindeki ufuk ve organizasyon kabiliyeti, dünyanın dört bir tarafındaki gönüllülerin samimi ve senkronize hareketi, bu samimiyet ve uyuma matuf ilahi ikram ve inayet sağanağı beni hep hayretten hayrete sürüklemiştir. Bu gün dünyayı yalnız kendi rengine boyayıp diğerlerini yoketme histerisine tutulmuş insan görünümündeki canavarların rağmına birarada ve kardeşçe yaşama pratiğini hem de tereyağından kıl çekercesine kolayca ve mükemmelen gerçekleştiren Olimpiyatlar ve arkasındaki düşünce tarzı zannederim temas eden herkesi hem de çok derinden etkilemektedir.

Türkçe Olimpiyatları dünya barışına ne katıyor sizce?

En önemlisi, farklılıkların birbirine rağmen değil bir arada ve birbirinden beslenerek var olabileceğini göstermesi ve kat edilen mesafenin büyüklüğüyle bu sahada bir şeyler yapmak isteyen insanları yüreklendirmesidir. Bundan sonrasında dünya barışı adına elini taşın altına koyacak olanların önünde eşsiz bir örnek bulunmaktadır artık.

Birbirinden farklı renklerde, ayrı din ve dillerin çocuklarını bir arada görünce ne düşünüyorsunuz?

Bütün renklerin esasen tek ve muhteşem bir tablonun mütemmimi olduğunu, kitabımızın da buyurduğu gibi, tanışıp kaynaşmak ve kusursuz renk armonisini yakalamak vazifesi ile serfiraz bulunduğumuzu. Birbirimizi kategorize etmek hastalığından kurtulmamız adına bu çocuklar ve olimpiyat büyük bir fırsat. Değil önünü kesmek, önüne yatmalıyız.

Olimpiyat çocukları sizi heyecanlandırıyor mu?

Bilemezsiniz. Hem her yıl onlarla tanışma arifesinde, hem de yıllar sonra yapacaklarını, dünyayı nasıl değiştireceklerini düşündükçe dizlerimin bağı çözülüyor. Olimpiyatın ve dünya çocuklarının temas ettiği herkesi ve her şeyi güzelleştirdiği gibi bana da hiç bir şeye değişmeyeceğim katkıları oldu.

Olimpiyatları sunmak nasıl bir tecrübe?

Tarifi imkansız bir mutluluktur bu. Bütün hayatınızı, hayatı okuyuşunuzu ila nihaye değiştirecek ve pek az kişiye nasip olacak bir şereftir. Sahneye çıkmadan önce hep 'Allahım layık olmadığım halde içinde bulunmak lütfuna eriştiğim şu güzelliğe yakışmayacak söz ve fiillerden sana sığınıyorum ' diye dua ederim.

Türk okulları dünya üzerinde nasıl bir etkiye sahip?

Yurt dışına çıktığınızda daha parlak görüyorsunuz hakikati. Okulların kısm-­ı azamı bulundukları ülkenin en başarılı eğitim kurumları. Fiziki şartlar, sevk ve idare, sistem insanın ağzını açık bıraktırıyor. Sürekli sanatçılar, siyasiler, bilim adamlarından oluşan guruplar ziyarete gelerek başarıyı yerinde görmek ve tahlil etmek istiyor. En büyük başarı ise ruhlarda sağlanan dönüşüm. En problemli öğrenciler bile sabırlı ve müşfik ellerde hanımefendi, beyefendi, hayırlı evlat oluveriyorlar anne babalarının şaşkın bakışları arasında. Sizi temin ederek söylüyorum herhangi bir ülkede aynı yaş gurubundan iki öğrenciyi yan yana koyup tek bir soru sormadan hangisinin Türk Okulu'ndan olduğunu bilebilirsiniz.

Türkçe Olimpiyatları organizasyonları yapılırken halk büyük bir ilgi gösteriyor. Türkiye'de bir bayram havası olduğunu düşünüyor insanlar, sizce bunun sebebi nedir?

Evet Türkçe Olimpiyatları gerçek bir bayramdır. İnsanlar elbette büyük teveccüh gösteriyor ve stadyumları dolduruyor adeta tek vücut olup aynı hislerle nefes alıp veriyorlar. Gördükleri her şey onların eseridir çünkü ve bütün bir millet bu işin ucundan kıyısından tutmuş bu güne milyonlarca bedende atan tek bir kalple gelinmiştir.

Önümüzdeki yıllarda Olimpiyatlar nasıl olacak. Türkiye'de yapılabilecek mi mesela?

Şahsi kanaatimi paylaşabilirim ancak; belki bu sene olduğu gibi bazı büyük programlar yurt dışında yapılabilir ve hatta ülkemizde olduğu gibi Avrupa, Asya, Afrika v.b için özel turne programları bile düşünülebilir. Fakat ağırlıklı olarak ve alışılan biçimiyle Türkiye merkezli yürüyecektir diye düşünüyorum. Ayrıca insanımız bu sene ayrılık acısını ziyadesiyle tattı ve bunu tekrar yaşamak istemeyecektir. Bu güne kadar hep tohum atıdı. Artık tohumlar yeşerdi, filizlendi, intişar etti; bundan sonra meyvalar toplanacak, Olimpiyatlar öngörülemez biçim ve süratte çok hayırlı neticeler verecektir inşallah.Binaenaleyh özünü muhafaza etmek kaydı ile Türkçe Olimpiyatları'nın başka büyük doğumlara gebe olduğu tahminimi de paylaşmak isterim.

Yani Türkçe Olimpiyatlarının içinden başka organizasyonların çıkabileceğini mi söylüyorsunuz?

Elbette. O kadar çok şey birikti ki.