İhsan Doğramacı 101 Yaşında"
Bilkent Üniversitesinin kurucu rektörü Prof. Dr. İhsan Doğramacı'nın 101'inci doğum günü dolayısıyla verilecek "İhsan Doğramacı 101 Yaşında" konseri Bilkent Üniversitesi mensupları, öğrencileri ve Ankaralı müzikseverlerle bugün buluşacak.
Bilkent Üniversitesinin kurucu rektörü Prof. Dr. İhsan Doğramacı'nın 101'inci doğum günü dolayısıyla verilecek "İhsan Doğramacı 101 Yaşında" konseri Bilkent Üniversitesi mensupları, öğrencileri ve Ankaralı müzikseverlerle bugün buluşacak.
Şef Gürer Aykal yönetimindeki konserde piyanoda, uluslararası alanda istisnai bir Chopin icracısı olarak kabul edilen Gülsin Onay ve Bilkent Senfoni Orkestrası (BSO) sahne alacak.
AA muhabirine bilgi veren şef Aykal, konserin Doğramacı'nın doğum günü nedeniyle yapılacak olmasının büyük bir öneme sahip olduğunu belirterek, "Atatürk'ten sonra Ankara'ya sanat adına kazmayı vuran kişi İhsan Doğramacı'dır." ifadesini kullandı.
"Doğramacı'nın hocam Saygun'a olan desteğini unutamam"
Aykal, hocası ünlü şef ve Türk müzik otoritesi Ahmet Adnan Saygun'u hayatının son döneminde yaşama bağlayan kişinin de İhsan Doğramacı olduğunu belirterek, "Doğramacı, Bilkent'te onun istediği müzikoloji bölümünü kurmuştur. Onun hocama verdiği desteği ve gücü hiç unutamam. O tüm sanatçılara destek vermiştir. İhsan Doğramacı, şu anda 101 yaşında ama sanata ve eğitime destekleri ile ölümsüz bir isimdir." dedi.
Piyanist Gülsin Onay ise BSO ile sahnede olmasının çok keyifli olduğunu ve Bilkent Orkestrası'nın sadece Ankara'da değil, İstanbul'dan İzmir'e, Viyana'dan Erbil'e kadar birçok yerde konserler verdiğini hatırlatarak, "Burası büyük bir müzik yuvası. Doğramacı'nın kurduğu bu üniversiteden aynı zamanda büyük sanatçılar ve bilim insanları mezun oluyor." şeklinde konuştu.
"Sanata ve sanatçıya önem veren insan az"
Onay, Prof. Doğramacı'nın sanata ve sanatçıya verdiği önemi, bir anısını paylaşarak şöyle anlattı:
"Bilkent Üniversitesi o zamanlar yoktu. 40 yıl kadar önce, Hacettepe'de konser salonunda çalışıyorum. Beni de İhsan Doğramacı sık sık dinlemeye geliyordu. 'Bu piyano çok eski, bu güzel salonda keşke güzel bir piyano olsa' dedim. Biliyor musunuz ertesi gün Viyana'dan piyano ısmarladı. Tek bir isteğimle aldı, düşünün. Sanata ve sanatçıya önem veren böylesine insan az."
Doğramacı'nın Suna Kan, Ahmet Adnan Saygun, İdil Biret ve diğer müzik otoritelerine de çok değer verdiğini vurgulayan Onay, sanata verdiği değeri Bilkent Senfoni Orkestrası ile taçlandırdığını ifade etti.
Onay, Doğramacı'nın doğum günlerinde Chopin'in Opus 53 Polonez adlı eserini çaldığını belirterek, "Bu Doğramacı'nın vasiyetiydi. 'Bana öldüğümde Polonez çalarsın' demişti, çok severdi çünkü. Ben o zamanlar konduramamıştım ölümü hocama. 'Aman hocam ne ölümü' demiştim. Diğer konserlerde olduğu gibi bu konserde de çalacağım."
Müziğin insan ruhuna iyi geldiğini, merhem olduğunu kaydeden Onay, "Müziği el üstünde tutmalıyız, çünkü ruhun gıdasıdır. Bu kıymetli sanata destek verdiği için hocamıza minnettarız." diye konuştu.
Bilkent Konser Salonunda bugün sunulacak konserin ilk yarısında, Grieg'in "Op.16, La minör Piyano Konçertosu", ikinci yarısında ise Ferit Tüzün'ün "Söyleşi" ve Zoltan Kodaly'nin "Galanta Dansları" isimli eserleri seslendirilecek.