Haberler
İsrail ile Lübnan arasındaki ateşkes için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

İsrail-Lübnan ateşkesi için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı: İran tehdidine odaklanmak

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

'Güzel Ölüm' Hüzne Boğdu

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Modern üslupla kaleme aldığı roman ve hikayelerinde milli manevi değerlerin izinden giden ‘Güzel Ölüm’ün yazarı Mustafa Miyasoğlu bir Ramazan gününde 67 yaşında vefat etti.

Edebiyatımızda Büyük Doğu çizgisinin son temsilcilerinden olan yazar ve düşünce adamı Mustafa Miyasoğlu tedavi gördüğü Medipol Hastanesi’nde hakkın rahmetine kavuştu. İki ay önce Glial tümörü teşhisi konulan Miyasoğlu, Ocak ayında boyun bölgesindeki damar tıkanıklığı nedeniyle tedavi görmeye başlamıştı. Miyasoğlu’na yapılan tetkikler sonucu beyninin dört noktasında tümör tespit edilmiş ve radyoterapi tedavisine başlanmıştı.  Miyasoğlu bugün Fatih Camii’nde Cuma namazını müteakip kılınacak cenaze namazının ardından Eyüp kabristanında toprağa verilecek. Miyasoğlu’nun vefatı edebiyat dünyasını da yasa boğdu. İşte dile getirilenler..

BİZİM ÇEVREDE ÖNCÜ ROMANCIYDI

Ali Haydar Haksal - Yazar: Miyasoğlu öğrencilik yıllarımızda bizim kuşağın üzerinde önemli etkisi olan öncülerimizden birisi. Doğrusu bizim çevremizde roman çok fazla yoktu o yıllarda. Mustafa Miyasoğlu ve Durali Yılmaz roman bakımından bizim çevremizin öncüleri oldu. Ben ilk defa onun Kaybolmuş Günler romanını Elazığ İmam Hatip okulunda öğrenci iken okumuş ve çok etkilenmiştim. Edebiyat bilgisi oldukça genişti. Üstad Necip Fazıl’ın sadık bağlılarındandı. Biraz da tutku derecesinde bir bağlılığı vardı. Konuşmayı severdi. Dert sahibiydi. Sorunları kendi zihinde büyütür, onlar üzerinde uzun uzun düşünür, onları paylaşmaktan da çekinmezdi.

DEĞERLERİMİZ İÇİN ÇABA HARCADI

D.Mehmet Doğan - Yazar: Edebiyatımızın önemli değerlerindendi. Şiirle başladı, hikaye yazdı, güzel romanlar yazdı. Ama aynı zamanda edebiyat araştırmacısı olarak da güzel eserler ortaya koydu. Edebiyatımızı bütünüyle kavrayan, değerlerimizi bugüne yansıtmak için ciddi çabalar sarfeden önemli bir edebiyat araştırmacısıydı.

NECİP FAZIL SEVİNDİ BİZ ÜZÜLDÜK

Abdurrahman Şen - İBB Kültür İşleri Dairesi Genel Sanat Yönetmeni: Kültür dünyamız çok büyük bir insanı kaybetti. Denemesiyle, hikayesiyle, şiiriyle, tiyatrosuyla çok önemli eserler vermişti. Çok büyük bir değerimiz gitti. Çok sevdiği Necip Fazıl sevinmiştir ama biz üzüldük.

İÇİMİZDEKİ AKİF DURUŞLU SES İDİ

Ahmet Özdemir - Yazar: Mustafa Miyasoğlu, edebiyatımızın en çalışkan kalemlerinden biriydi. Aynı zamanda düşünce dünyamızda büyük katkıları olan, dikkatli bir münekkid idi. O yalnız bir roman yazarı değil, romanın bilimini yapan, araştıran bir kişiydi. Bu alanda en bilgili ve yetkin kişilerden birisiydi. Miyasoğlu, köklerini inkâr etmeden, onlarla onur duyarak geleceğe bakabilen Mehmet Âkif duruşlu bir gönüldaş idi. Mekanı Cennet olsun.

DENEME YAZARLIĞI DA ÇOK GÜÇLÜYDÜ

Beşir Ayvazoğlu - Yazar: Mustafa Miyasoğlu edebiyata çok emek vermiş, bu işin çilesini çekmiş ve bir neslin yetişmesinde çok emeği olmuş önemli bir şair ve yazardır. Bir çok yazarın aksine çok yönlü bir şahsiyet olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Çünkü roman, deneme, şiir, eleştiri alanlarında eser verdiği gibi tiyatroyla da yakından ilgilendi. Tiyatro eleştirmeni olarak da öne çıkmış bir isimdir. Deneme yazarlığı da güçlüdür Mustafa Miyasoğlu’nun. Kaybolmuş Günler ile başlayan romancılığı da belli bir seviyeyi işaret eder. Yıllarca Suffe adıyla bir sanat yıllığını çıkarak son yılların kültür ve edebiyat envanterini ortaya çıkaran bir emeğin sahibidir. Biyografi yazarlığı da vardır. İlk defa Asaf Halet’e dikkat çeken Mustafa Miyasoğlu’ydu. Daha sonra Necip Fazıl ve Ziya Osman Saba biyografisini yazdı. Çok heyecanlıydı, konuşmayı çok severdi, güzel de konuşurdu. Büyük bir kayıp olarak görüyorum.

‘GÜZEL ÖLÜM’ ONU DA ALDI

Cemal Aydın - Yazar: Güzel insandı ve romanındaki gibi “Güzel Ölüm”le öldü. Kafasında hazır, sadece yazıya dökülmesi kalmış birçok eseri olduğunu söylerdi. Fırsatı olmadı. Fakat yazdıkları ve sohbetleri kendisini çoktan unutulmazlar arasına kaydetmiş bulunuyor.

YAZAN VE YAZDIRAN BİR ADAMDI

Mehmet Nuri Yardım - Yazar: Mustafa Miyasoğlu İslâmî duyarlılığı çağdaş edebiyatımıza yansıtan bir yazı ustasıydı. Büyük Doğu ekolünden yetişmişti ve Necip Fazıl’ın hâtırasını her zaman ve mekânda yaşatıyordu. Kadirbilir ve vefalıydı. Necip Fazıl’ın son yıllarda gündeme gelmesinde şüphesiz ki en büyük pay onundur diyebiliriz. Son çalışması Hâce-i Evvel Ahmet Midhat Efendi hakkındaydı. Aslında Miyasoğlu da bana göre üretkenliğiyle günümüzün Ahmet Midhat Efendi’si sayılabilir. Genç edebiyatçıların yetişmesinde katkıları oldu. Miyasoğlu ailesine, edebiyat ve fikir dünyamıza başsağlığı ve sabır diliyorum.”

Bir ömrün kısa tarihçesi

Onu yakından tanıyanlara göre eğilmez, bükülmez, inandığını, bildiğini yüreklice söyleyen Mustafa Miyasoğlu 1946’da Kayseri’de doğdu. İlk ve orta öğrenimini burada tamamladıktan sonra İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde okudu. On yıl liselerde öğretmenlik, on iki yıl da üniversitede okutmanlık yaptı. Bu arada, 1988-92 yılları arasında Pakistan’ın İslamabad şehrindeki yabancı diller enstitüsünde yardımcı profesör ünvanıyla görevlendirildi. 1966 yılından beri şiir yanında deneme, hikâye, tiyatro ve roman türlerinde de eser veren sanatçı, pek çok dergi ve gazetede kültür ve sanat yazıları yayınladı, şiir ve romanlarıyla armağanlar kazandı. T. Millî Kültür Vakfı özel armağanını kazanan Hicret Destanı adlı şiiri Dr. Muhammed Harb tarafından arapçaya çevrildi. Ayrıca başka şiir ve hikâyelerinin de İngilizce, Arapça ve Urduca çevirileri yurtdışında yayınlandı. Samsun, Ankara ve Kahire üniversitelerinde eserleri üzerine tezler hazırlandı. İlk şiiri Filiz dergisinde çıktı (Kayseri, 1966). Şiir ve yazıları Hisar, Türk Edebiyatı, Edebiyat, Mavera, Millî Gençlik, Yeni Sanat, Sedir dergilerinde yayınladı. Suffe Yayınlarını kurarak Suffe Kültür Yıllığı’nı yayınlamaya başladı (1982). Şiir, hikâye ve romanlarında millî kimlik arayışına yöneldi, toplumda değer çatışmalarını işledi. Bazı araştırmalarında Semih Güngör imzasını kullandı. Şiirleri: Rüya Çağrısı, Devran Hicret Destanı, Bir Gülü Andıkça. Hikâyeleri: Geçmiş Zaman Aynası. Romanları: Kaybolmuş Günler, Dönemeç, Güzel Ölüm, Bir Aşk Serüveni. Biyografileri: Necip Fazıl Kısakürek, Asaf Halet Çelebi, Ziya Osman Saba, Haldun Taner. Antoloji: Çağdaş İslâmî Şiirler Antolojisi. Denemeleri: Edebiyat geleneği, Devlet ve Zihniyet, Muhacir, Roman Düşüncesi ve Türk Romanı. Miyasoğlu son günlerine kadar gazete yazılarını sürdürdü. En son ‘Vefatının 100. yılında Ahmet Mithat Efendi Armağanı’nı yayına hazırlamıştı. (Aralık 2012)

Gül ve Erdoğan taziye iletti

Usta edebiyatçı yazar Mustafa Miyasoğlu’nun vefatı üzerine Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan birer taziye mesajı yayınladı. Cumhurbaşkanı Gül, Miyasoğlu’na Allah’tan rahmet, kederli ailesi, sevenleri, dostları ve edebiyat dünyasına bağsağlığı diledi. Gül, mesajında “Yakın ve kıymetli bir dostu kaybetmenin üzüntüsü içindeyim. Edebiyat dünyamıza seçkin eserler kazandıran Mustafa Miyasoğlu’nu her zaman saygı ve şükranla hatırlayacağız” ifadelerini kullandı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da Miyasoğlu’nun ailesini telefonla arayarak taziyelerini ilettiği belirtildi. Erdoğan, ünlü yazarın oğlu Emre Miyasoğlu’nu arayarak taziye dileklerini iletti.

Miyasoğlu bize neler anlattı

Yerli bir hassasiyetle eserler veren Mustafa Miyasoğlu, romanları ve roman sanatına dair yazıları yanında, bilgi dağarcığımızı genişleten usta işi denemeler de kaleme aldı. Bu çabası düşünce dünyamıza değerli katkılar sağladı. Miyasoğlu, romanlarında ise, Anadolu’dan İstanbul’a gelen insanımızın aşklarını, aile içi çatışmalarını ve sosyal değişimin doğurduğu acıları anlattı. Konusu kadar kişilerinin ve üslûbunun farklılığıyla da dikkate çeken Güzel Ölüm romanı ise, roman dili ve anlatımıyla edebiyatımızda kendine özgü bir yer edindi. Her romanında farklı bir dünyayı ona özgü bir dil ve üslûpla ortaya koymaya çalışan Mustafa Miyasoğlu ‘Güzel Ölüm’de aşk duygusunu bütün boyutlarıyla sergilerken, Anadolu-İstanbul, eski-yeni kültürleri ve yaşama biçimleri arasında bocalayan insanımızın dramını ifade ediyordu.

Kaynak: Star / Kültür Sanat
title