Geldikleri Toprakların Kültürünü Bando ile Yaşatıyorlar
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Çamdibi Bandosu'nun bir göçmen ailesinin sünnetinde çalması, - Sünnete katılanların müziğe eşlik edip oynaması, - Çamdibi Bandosu üyeleri ile Müzisyenler Kıraathanesi'nde röportaj, Geldikleri toprakların kültürünü bando ile yaşatıyorlar- İzmir'e 1950'li yıllarda Makedonya'dan gelen göçmenler düğün ve kına gecesi gibi özel günlerinde bando ile kutlama yapma geleneğini sürdürüyor HALİL ŞAHİN - Uzun yıllar önce yaşadıkları toprakları terk ederek İzmir'e yerleşen Makedonya göçmenleri, düğün, nişan ve sünnet gibi özel günlerini bando ile kutlama geleneğini yaşatıyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Çamdibi Bandosu'nun bir göçmen ailesinin sünnetinde çalması, - Sünnete katılanların müziğe eşlik edip oynaması, - Çamdibi Bandosu üyeleri ile Müzisyenler Kıraathanesi'nde röportaj, Geldikleri toprakların kültürünü bando ile yaşatıyorlar- İzmir'e 1950'li yıllarda Makedonya'dan gelen göçmenler düğün ve kına gecesi gibi özel günlerinde bando ile kutlama yapma geleneğini sürdürüyor HALİL ŞAHİN - Uzun yıllar önce yaşadıkları toprakları terk ederek İzmir'e yerleşen Makedonya göçmenleri, düğün, nişan ve sünnet gibi özel günlerini bando ile kutlama geleneğini yaşatıyor. Makedonya göçmenlerinin büyük bölümünün yaşadığı İzmir'in Çamdibi semtinde faaliyet gösteren "Çamdibi Bandosu", baba mesleğini sürdüren saksafoncu Kadir Ziya Çiçek, trompetçi Yusuf Önder, trampetçi Halil İbrahim Yaman, davulcu Kenan Çiçek ve klarnetçi Bülent Çalgıcı'dan oluşuyor. Bandoyla geçimini sağlayan ancak bunun "ekmek kapısı" olmaktan öte bir anlamı olduğunu düşünen grup üyeleri, Çamdibi'deki "Müzisyenler Kıraathanesi"nde AA muhabirine açıklamalarda bulundu.Grubun en eskisi üyesi Çiçek, Makedonya'ya özgü müzik gruplarının İzmir'deki varlığının, buradan göç edenlerin kentte yerleştiği yıllara dayandığını söyledi. Yaklaşık 20 yıl önce kurdukları grupla bu kültürü yaşatmaya çalıştıklarını söyleyen Çiçek, "Düğünlerimizde bando olmazsa olmazdır. Özellikle yaşlılarımız bandoyu, davulu arıyor. Biz de her düğünde adetlerimizi yaşatıyoruz. Hem Makedonya ile bağımızı kuvvetlendiriyoruz hem de geleneklerimizi yaşatıyoruz. Büyüklerimiz müzikle adeta memleket hasreti gideriyor" diye konuştu. -Gelin almada "çereşna", sünnette "nöbet havası"Bandonun, damat ve gelinin evlerinden ayrılışı sırasında şarkılar seslendirdiğini anlatan Çiçek, şu bilgileri verdi: "Önce oğlan evine giden bando orada bir süre parçalar seslendirir, sonra gelin almak üzere kız evine geçilir. Kız evinden gelin çıkarken geleneğe uygun olarak 'Çereşna' türküsü çalınır. 'Kiraz ağacı kökünden kopuyor, kız annesinden ayrılıyor' gibi sözlerden oluşan bu türkü ana kızın ayrılmasını anlatır. Gelin evden çıktıktan sonra biraz kafa dağıtmak için çifte telli çalınır, gelin ve damat oynatılır. Gelin arabaya binmeden de mutlaka 'Yüksek yüksek tepelere' türküsü çalınır. Düğün ve sünnet düğünlerinin bir diğer önemli geleneği de 'nöbet' havası. İki gün süren düğünlerde bando cumartesi akşamı düğün sahibine 'yarın nöbet var mı?' diye sorar. Eğer 'var' derse sabah erkenden düğün sahibinin evine gidilir. Orada buluştuktan sonra düğün sahibinin aile büyüklerinin evlerine gidilerek onların istediği türküler evde bando tarafından seslendirilir." -"Yaşlılar duygulanıyor""Nöbet geleneği"nde bandonun aile büyüklerini evlerinde ziyaret ederek düğüne gelemeyen yaşlılar için şarkılar seslendirdiğini aktaran Çiçek, bunun memleket hasreti çeken yaşlıları duygulandırdığını ifade etti.Kutlamaların vazgeçilmezlerinden birinin de "payduşka halayı" olduğunu anlatan Çiçek, bandonun düğünlerde sıklıkla bu eseri seslendirdiğini sözlerine ekledi.