Fotoğrafın Tarihine "Siyah Beyaz" Yolculuk
Konya'da, Türkiye'nin ilk fotoğrafçılarından Hasan Behçet Kılıkçı'nın kullandığı ayaklı fotoğraf makinesi ve asırlık ekipmanlarla oluşturulan fotoğraf stüdyosunu ziyaret edenler, fotoğraf sanatının tarihinde kısa bir yolculuğa çıkıyor.
ENGİN ÖZEKİNCİ - Konya'da, Türkiye'nin ilk fotoğrafçılarından Hasan Behçet Kılıkçı'nın kullandığı ayaklı fotoğraf makinesi ve asırlık ekipmanlarla oluşturulan fotoğraf stüdyosunu ziyaret edenler, fotoğraf sanatının tarihinde kısa bir yolculuğa çıkıyor.
Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından Ahmet Rasih İzzet Koyunoğlu Müzesi'nde kurulan stüdyoda, Kılıkçı'nın 1917 yılında açtığı ve Anadolu'nun en eski fotoğrafçı dükkanlarından olan iş yerinde kullandığı ekipmanlar sergileniyor.
Günümüzde kullanılmayan 1930 model fotoğraf makinesi, Kılıkçı'nın stüdyosundan getirilen ahşap sandalye ve ahşap çerçeveli boy aynası, rötuş kalemleri, filmler, büyüteç, hassas terazi ve filmleri banyo etmek için kullanılan ilaçlar gibi dönemi yansıtan unsurlar, fotoğraf tutkunlarına nostaljik anlar yaşatıyor.
Yaklaşık 3 ay önce kurulan stüdyoda ücretsiz olarak çekilen siyah beyaz fotoğraflar, 30 dakika içerisinde karanlık odada banyo edilip basılarak ziyaretçilere hediye ediliyor.
Stüdyoda Hasan Behçet Kılıkçı için oluşturulan özel köşeye de ziyaretçiler ilgi gösteriyor.
Köşenin duvarlarını Kılıkçı'nın çektiği binlerce fotoğraftan derlenen kareler süslüyor. Yine aynı köşede 1926 yılından kalma 3 adet fotoğraf makinesi de sergileniyor.
Ziyaretçiler flaşın patlamasını bekliyor
Stüdyo ilk kullanım şeklinden farklı olarak kapalı bir mekana kurulmuş. O dönemde flaş ve yapay ışık kaynakları gelişmediğinden sistem dışarıda kuruluyor ve güneş ışığından faydalanıyordu. Günümüzde ise sarı ışık kullanılarak çekimler yapılıyor. Bu durum ziyaretçiler tarafından şaşkınlıkla karşılanıyor. Flaşın patlamasını bekleyenler, fotoğrafçının uyarısıyla fotoğraf çekme işleminin sona erdiğini anlıyor.
Çekilen fotoğraflar 5 ilaçtan oluşan suya batırılıyor. Filmlerin karanlık odada yıkanmasının ardından, kırmızı ışık altında karta baskı yapılıyor. Ardından son halini alması için başka bir ilaçlı suya batırıldıktan sonra bol suyla yıkanıyor ve kuruması için asılıyor. Kuruyan fotoğraflar, hatıra olarak ziyaretçilere teslim ediliyor.