Haberler
İsrail ile Lübnan arasındaki ateşkes için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

İsrail-Lübnan ateşkesi için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı: İran tehdidine odaklanmak

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

"Fatih Döneminde Klasik Cild Sanatımız" etkinliği

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi'nin (FSMVÜ) ev sahipliğinde online olarak gerçekleştirilen "Fethin 567. Yıldönümüne Armağan" konferansları devam ediyor.

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi'nin (FSMVÜ) ev sahipliğinde online olarak gerçekleştirilen "Fethin 567. Yıldönümüne Armağan" konferansları devam ediyor.

Serinin "Fatih Döneminde Klasik Cild Sanatımız" başlıklı ikinci etkinliğini FSMVÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Hüsrev Subaşı yönetti.

Programda konuşan Geleneksel Türk Sanatları Bölümü yüksek lisans öğrencilerinden ve Mücellit İslam Seçen'in son öğrencisi Müeyyet Adaş, Fatih Sultan Mehmed'in İstanbul'da Saray Nakkaşhanesi'ni kurması ve başına Babanakkaş'ı getirmesinin cilt sanatı için önemli bir dönüm noktası olduğunu söyledi.

Mücellitliğin eski dönemlerden beri bir meslek olarak icra edildiğini belirten Adaş, "Doğu kültürlerinde derinin süsleme sanatlarında kullanılması ve güzel işlenmesinden dolayı çok güzel eserler çıkmış. Deriyi en iyi işleyen toplumlardan birisi de Türkler. Uygur Devleti ile şehir hayatına geçmeye başladığı dönemden itibaren bunu en iyi biçimde icra ediyorlar." dedi.

Adaş, klasik cilt sanatı ilk örneklerinin II. Murat döneminde ortaya çıktığını belirterek, "İstanbul'da yaşamak bu eserlere ulaşmayı kolaylaştırıyor. Bu şehirde yaşamak çok büyük bir avantaj. Fatih döneminden bugüne ulaşan cilt örneklerinde birbirinden farklı çalışmalar görsek de sönemin bir tarzı olduğunu da söyleyebiliriz." değerlendirmesini yaptı.

Adaş, şöyle devam etti:
"Dış kapakta altın kullanımını Fatih döneminde çok fazla görmüyoruz. Hemen hemen yok gibi ya da çok eserde rastladığımız bir özellik bu. Genelde soğuk kalıp tekniği kullanılarak yapılmışlar. Dönemin karakteristik tarzında en önemli renk olarak çivit mavisi tercih ediliyor. Ayrıca cilt sanatının Fatih Sultan Mehmed döneminde nasıl uygulandığını anlamak için yazma eserlerle de ziyadesiyle meşgul olmak gerektiğini düşünüyorum. Önceki dönemlere göre bu dönemde işçilik daha da incelmeye başlamıştır."

FSMVÜ'nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen etkinlikler, 10 gün boyunca "Celil Hattının Fatih Dönemi", "Fetih Sonrası İstanbul'da Osmanlı Mimarisi", "Çinili Köşk/Sırça Saray Çiniler", "Fatih Dönemi Yazmalarında Tezhip Sanatı", "Fetih ve Müsiki", "Fatih Devrine Ait Nadir Kavuklu Mezar Taşları", "Fethin Sembolü Ayasofya'nın Hatları" ve "Türkiye'de Tarihi Sinema Yapımcılığı Bağlamında Fatih'i Sinemaya Taşımak" başlıklı konferanslarla devam edecek.

Konferans serisinin kayıtları yayın sonrasında üniversitenin YouTube hesabından da izlenebilecek.

Kaynak: AA / Kültür Sanat
title