Fatih Akın'a Fransız Nişanı

Yönetmen Fatih Akın’a Fransız Sanat ve Edebiyat Şövalyesi ödülü verildi. Ödülü, Fransa Devlet Başkanı adına Fransız Kültür Bakanı Frederic Mitterrand, Akın’ın yakasına taktı. Bakan Mitterand, Fatih Akın’ı “Avrupa’nın yeni yüzü” olarak niteledi.

Ali VARLI/BERLİN

DUVARA Karşı, Yaşamın Kıyısında ve Soul Kitchen filmleriyle adını duyuran ve çeşitli uluslararası ödüller alan Türk kökenli Alman yönetmen Fatih Akın’a bir ödül de Fransa’dan geldi. Akın’a, sinemaya yaptığı katkı dolayısıyla Fransız Sanat ve Edebiyat Şövalyesi (Chevalier des Arts et des Lettres) ödülü Fransa Devlet Nişan’ı verildi. Berlin’deki tarihi Brandenburg Kapısı’na açılan Paris Meydanı’ndaki Fransız Büyükelçiliği’nde düzenlenen törende Akın’a nişanını Fransa Devlet Başkanı adına Fransa Kültür Bakanı Frederic Mitterrand taktı.

Avrupa’nın yeni yüzü

Aktör, senarist, yönetmen ve 2009 yılından beri de Kültür Bakanlığı yapan Frederic Mitterrand, Fatih Akın’ı “Avrupa’nın yeni yüzü sensin. Almanya’nın sembolü oldu” sözleri ile övdü. Bakan Mitterrand konuşmasında Fatih Akın’ın dünya sinemasına önemli katkıları olduğunu hatırlatırken “Fatih sen örnek bir yönetmensin. Kültürlerin hapisten kurtulması için çaba harcıyorsun. Kendine özgü estetiğinle yeni arayışlar içindesin. Sinemaya soluk aldırıyorsun. İtiraz ediyorsun. Bir anlamda yeni Avrupa kimliği yaratıyorsun” dedi.

Fransız Bakan, Fatih Akın’a hitaben ise “Sinema dışında da önemli misyonun var. Almanya ile Türkiye arasında köprüsün. Almanya üzerinden Türkiye ile Avrupa arasında da köprü rolün var” dedi. Fatih Akın ödül sonrası Hürriyet’e yaptığı açıklamada “Fransa’yı sinemaya verdiği değerden dolayı seviyorum. Ben bu ödülü Almanya, Türkiye ve sinema adına kabul ediyorum. Fransa gibi sinemanın merkezi olan bir ülkeden bu ödülü almak benim için bir onurdur” dedi.

Soul Kitchen, bir milyon sınırını aştı

Kemal DOĞAN / HAMBURG

Fatih Akın’ın son filmi Soul Kitchen, Almanya’da bir milyon izleyici sınırını aştı. Böylece Soul Kitchen seyirci sayısı açısından şimdiden Akın’ın Almanya’daki en başarılı filmi oldu. Şimdiye kadar bu rekor 800 bin seyirci ile 2004’te Berlinale Altın Ayı ödülünü kazanan ve ünlü yönetmeni rejisörlerin şampiyonlar ligine taşıyan eseri Duvara Karşı’ya aitti. Akın’ın daha önce çektiği Temmuzda 600 bin, Solino 590 bin ve Yaşamın Kıyısında filmi 521 bin seyirciyi Almanya’da sinema salonlarına çekmişti.

Oscar adaylarına konuşma ayarı

ABD’de bu yıl 82’ncisi düzenlenecek Oscar törenlerinin organizatörleri, adayları, sıkıcı teşekkür konuşmalarından kaçınmak için yeni bir çözüm ortaya koydu.

Organizatörler, adaylardan, biri ödülü aldığı anda konukların huzurunda yapacakları iki konuşma hazırlamalarını istedi. 45 saniye sürecek ödülü kabul konuşmasında “Oscar’ın kendileri için ne ifade ettiğini” anlatmalarını isteyen organizatörler, “törenin en nefret edilen yanı” olarak nitelendirdiği teşekkür konuşmasını ise kuliste kameralara kaydetmeyi teklif etti.

Organizatörler, kuliste kaydedilen konuşmanın daha sonra internette yayımlanabileceği, kazananların bu kayıtları arkadaşlarına postalayabileceği ya da istediği şekilde değerlendirebileceği görüşlerini ortaya attı. Steve Martin ve Alec Baldwin’in sunuculuğunu üstlendiği 82. Oscar törenleri 7 Mart’ta yapılacak.

Taxi Driver 2 geliyor

AMERİKALI aktör Robert De Niro, 1976 yapımı kült filmi Taxi Driver’ın (Taksi Şoförü) devamı için yeniden kamera karşısına geçiyor. Filmi yine Martin Scorsese yönetecek ancak kendisine Lars Von Trier eşlik edecek. Devam filminde Travis Bickle’ın yaşlılık yılları ele alınacak.

Söz konusu söylenti Berlin Film Festivali çevrelerinde konuşuluyor. Von Trier’in yapımcı ortağı Zentropa Stüdyoları’ndan Peter Aalbaek, iddialar konusunda bir yorum yapmak istemediğini belirtti. Taxi Driver’ın orijinal senaryosunu yazan Paul Schrader, birkaç yıl önce filmin devamının çekilmesini gündeme getirmişti. Schrader, yeni bölüm için Scorsese ile görüştüklerini söyledi. Martin Scorsese de, Robert De Niro ile yeni bir filmde bir araya gelmek istediğini ifade etmişti.

Erotik edebiyatta yasak olmaz

Zeynel LÜLE / BRÜKSEL

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Guillaume Apollinaire’in romanı “On Bir Bin Kırbaç”ı yayımlayan Bandırmalı yayıncı Rahmi Akdaş’ın şikâyetini haklı buldu ve kitabı müstehcen diyerek yasaklayan Türkiye’nin suç işlediğine karar verdi.

AVRUPA İnsan Hakları Mahkemesi, “erotik yayın” olduğu gerekçesiyle “On Bir Bin Kırbaç” adlı eserin yasaklanmasını, “Düşünce ve ifade özgürlüğüne aykırı” olarak değerlendirdi. Ünlü Fransız yazar ve şairi Guillaume Apollinaire’in “sado-erotik” romanı “On Bir Bin Kırbaç”, birçok Avrupa diline çevrilmiş ve yayımlanmıştı.

Fransız yazar Guillaume Apollinaire, ülkesinde 1970 yılına kadar yasak olan, “Les Onze Mille Verges” adlı “sado-erotik” romanı, “On Bir Bin Kırbaç” adı ile Bandırmalı yayıncı Rahmi Akdaş tarafından yayımlanmış, ancak roman yasaklanarak toplatılmıştı.

Tazminat talep etmedi

Hades Yayıncılık’ın sahibi Rahmi Akdaş, 1999 yılında piyasaya çıkardığı kitabın toplanması ve “müstehcen” olarak yasaklanması üzerine 2004 yılında Türkiye’yi AİHM’ye şikâyet etmişti. AİHM, söz konusu romanın birçok Avrupa ülkesinde yayımlandığını, düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini ve yayıncının yüksek tazminata mahkûm edildiğini belirterek, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 10’uncu maddesi kapsamında suç işlediğini belirtti. AİHM, yayıncının herhangi bir tazminat talep etmemesi nedeniyle herhangi bir tazminat belirlemedi.