Engelli Kursiyerler Bakıra Şekil Veriyor
Şanlıurfa'da düzenlenen bakır rölyef kursuna katılan engelliler, bakırdan işledikleri birbirinden değerli süs eşyalarını satarak, aile bütçesine katkıda bulunuyor.
MEHMET FATİH ASLAN - Şanlıurfa'da düzenlenen bakır rölyef kursuna katılan engelliler, bakırdan işledikleri birbirinden değerli süs eşyalarını satarak, aile bütçesine katkıda bulunuyor.
Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Engelli Koordinasyon Merkezinde bedensel ve zihinsel engellilerin sosyalleşmeleri, meslek edinmeleri için çeşitli kurslar düzenleniyor.
Merkeze gelen engelliler, yöreye özgü ve unutulmaya yüz tutan bakır işlemeciliğini öğrenmek amacıyla başlatılan kursa yoğun ilgi gösteriyor.
Kursta hazır levhalara özel kalemlerle çeşitli objeleri çizen kursiyerler, bakıra kabartma işlemi uyguluyor. İçini sıcak silikonla doldurdukları bakır levhayı eskitme işlemlerinden geçirerek tarihi mekanların tablosu, sandık, balık, nazar boncuğu, yelkenli gemi gibi birbirinden değerli eserler ortaya çıkaran engelliler, kurs sayesinde hem boş zamanlarını değerlendirme fırsatı buluyor hem de aile bütçesine katkı sağlıyor.
"Sanatta engelli değiller"
Usta öğretici Halil Yasavur, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık bir yıl önce başladıkları eğitimlerde kursiyerlerin çok çabuk yol kat ettiğini söyledi.
Kursiyerlerin kurslarda çok mutlu olduklarını belirten Yasavur, "Onları evde dört duvar arasından çıkarıp burada yeni bir hayata ve ortama kattığımızı düşünüyoruz. Öğrencilerimiz engelli olmalarına rağmen gayet başarılılar. Onları sanatta engelli olarak görmüyorum. Özellikle yaptıkları çalışmalar göz önünde ve çok başarılı eserler ortaya çıkarıyorlar." dedi.
Diğer bakır işleme sanatlarındaki çekiç yerine bakırı işlemede çizim ve kabartma yöntemlerinin tercih edildiğini anlatan Yasavur, unutulmaya yüz tutmuş bakır rölyef sanatını gelecek nesillere aktarmaya çalıştığını kaydetti.
"Bizden sonrakilere de öğretmek istiyoruz"
Kursiyerlerden Yakup Akar da kurs sayesinde boş zamanını meslek öğrenerek değerlendirdiğini söyledi.
Kurstaki ortamın çok güzel olduğunu vurgulayan Akar, "Buradan çok memnunum, yeni arkadaşlıklar edindik. Kendimizi hem sosyal hem de mesleki olarak geliştiriyoruz. Birbirinden güzel çalışmalar, tablolar, süs eşyaları yapıyoruz. Eserlerden elde ettiğimiz gelirle aile bütçesine katkı sunuyoruz. Bunun yanında unutulmaya yüz tutmuş bu sanatı öğrenerek yaşatmak istiyoruz. Bizden sonrakilere de öğretmek istiyoruz." diye konuştu.
- Eserlerin yapımı bir ay sürebiliyor
Yaşar Yılmaz da kentin tarihi yerlerini bakır tablolara yansıttığını dile getirdi.
Eserlerin işçiliğine göre yapım süresinin birkaç günü bulduğunu aktaran Yılmaz, "Özellikle aynı tabloda birkaç tarihi mekanı ya da kentte çıkarılan tarihi mozaikleri yansıttığım zaman yapımı 1 ay sürüyor. Mesela kaplumbağa terbiyecisi tablosunu bir ayda tamamladım. Bunun yanında 2-3 günde tamamladığım eserler de var." şeklinde konuştu.