Haberler

Doha Kitap Fuarı'nda Türk Dizileri ve Romanı Konuşuldu

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla açılan 26. Doha Uluslararası Kitap Fuarı'nda "Romandan Dizi Filme" söyleşisi düzenlendi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla açılan 26. Doha Uluslararası Kitap Fuarı'nda "Romandan Dizi Filme" söyleşisi düzenlendi.

Fuarın söyleşi salonunda gerçekleşen etkinlikte konuşan yazar Solmaz Kamuran, tarihçiler ve edebiyatçıların eleştirilerine maruz kalan tarihi ve siyasi dizileri izleyicide bir merak uyandırması açısından faydalı bulduğunu dile getirerek, "İyi olabilir kötü olabilir bu tartışılır, ama önemli değil" dedi.

Katar'da Türk dizileriyle ilgili ilginç bir anı yaşadığını söyleyen Kamuran, şunları aktardı:

"Sabah otelden çıkıp, etrafı biraz gezmek istedim. Kaldığım otelin hemen arkasında Katara diye bir takım aktivitelerin yapıldığı bir yer var. Oradan geçerken bir baktım, çok güzel süslenmiş bir binada dev bir afiş var, bir baktım ki 'Muhteşem Yüzyıl'. Sordum, soruşturdum, o kadar revaçtaymış ki burada, hediyelik eşyaları satılan bir dükkan açılmış. Böyle bir şey herkese nasip olmaz, insanlar diziyi izleyip merak edebilir, hakkında kitaplar okuyabilir, buna karşı değilim, olumlu bakıyorum."

Kamuran dünyanın bir değişim yaşadığına dikkati çekerek, teknolojinin gelişmesiyle birlikte insanların kitap okumak yerine, televizyonlardan bilgi edinmeyi de tercih edilebildiğini söyledi.

Bu güne kadar 7 roman yazdığını aktaran Kamuran, şu bilgileri verdi:

"Romanlarımdan üç tanesi Osmanlı tarihiyle alakalı. Biri Kiraze, Macar İbrahim Müteferrika'nın dönemiyle ilgili, bir de şimdi çıkan Kösem var, o elli yıllık çocuk sultanlar dönemini anlatıyor. Aslında birbirini takip edilerek okunursa Osmanlı dönemiyle ilgili belli bir fikir de verebilir. Ama ben bunlarla ilgili dersine iyi çalışan bir yazarım, adil olmaya çalışırım yazdığım konularda. Belli gerçek karakterler var ve hikayemi genellikle yan karakterler üzerinden geliştiririm. Kendi yaratıcılık ve özgürlük alanımı onlar üstünden kullanırım, sansür ettiğimden değil."

Kamuran, romanlarını yazarken eski kaynaklar üzerinde araştırma yaptığına değinerek, "Tarihe merakta payı olan yazarlardan biriyim. Ben kendi payıma adil olarak ama aynı zamanda o ilahlaştırılan yahut korkulan yönetici konumundaki insanların da aslında normal duyguları, hataları, kusurları, başarıları, hayal kırıklıkları ve sevinçleri olan insanlar olduğunu aktarmaya çalıştım."

Okuyucunun yazdıklarını okuduğunda tarihi kahramanlarda insani bir ortaklık bulduğu zaman tarihi daha kolay anladığını belirten Kamuran, insanın ancak çok ciddi merak ettiği bir şeyi öğrenebileceğini söyledi.

Yazar Kamuran, Türkiye'ye döndüğünde Katar'la ilgili izlenimlerini yazacağını aktararak, şu şekilde konuştu:

"Buralar yıllarca Osmanlı'nın egemenliği altında kalmış yerler. Buralara asker yollanmış, benim dedem Yemen'de uzun yıllar kalmış, buralar Osmanlı toprağı. Sonra bizim dil bağımız da var, dilimizdeki Arapça, Farsça kelimeleri atarak dilimiz arılaştırmıyoruz, fakirleştiriyoruz. Yunanistan, Romanya, Bulgaristan, Rusya nasıl bizim akrabamızsa Ortadoğu da bizim akrabamızdır. Türkiye Avrupa Birliği üyesi olacağı kadar aynı zamanda bir Ortadoğu ülkesidir. Ben Ortadoğulu olmanın da çok kötü bir şey olduğunu zannetmiyorum."

Yılmaz: "Dizilerle ulaştığımız yerlere kitaplarla da ulaşıyoruz"

Gazeteci, yazar Bünyamin Yılmaz, dizi ve sinema sektörünün son yıllarda ciddi bir ivme kazandığını belirterek, "Bugün İstanbul'da yaptığınız bir dizi artık çok farklı kanallar üzerinden bütün dünyayı dolaşabiliyor" dedi.

Osmanlı dönemini anlatan "Muhteşem Yüzyıl" ve Türkiye'nin günümüzde dünya üzerindeki etkisinin artışını konu alan "Kurtlar Vadisi Pusu" gibi dizilerin büyük ilgi gördüğünü kaydeden Yılmaz, dizi sektörünün de bu ilgi karşısında benzeri üretimlere yöneldiğini söyledi.

Yılmaz, Türk dizilerinin Rusya'dan Güney Amerika'ya, Bulgaristan'dan Filistin'e, İran'a farklı ülkelerde birçok insan tarafından izlendiğini söyleyerek, şu bilgileri verdi:

"Dizileri izleyenler Türkçe de öğreniyor. Dizilerle ulaştığımız yerlere artık kitaplarla da ulaşabiliyoruz. Kitap fuarlarında da hepimizin dikkatini çeken bir şey, çevrilen bir tarih kitabı mutlaka ilgilisini buluyor. Dizi dediğimiz olay aslında bir anlatım tarzı ve insanları kitaplara yöneltiyor. Bu dizilerde artık tarihi bilen, tarihi yazmış olan danışmanlarla çalışılmaya başlanıyor ve bu konuda hata yapmama özellikle öne çıkıyor."

Türkiye'nin devlet olarak farklı coğrafyalara ulaşabildiğini kaydeden Yılmaz, ülkemizden beklentilerin arttığına değindi: "İsmini bile daha önce duymadığımız ülkelerle ilişkiler geliştiriyoruz. Mazlum coğrafyalara yardımlarımızla ulaşabiliyoruz. Kendimizi anlatabildiğimiz her ülkede karşılık görüyoruz. Ürettiğimiz dizi ve filmlerde doğru bilgi, teknolojiyi ve gönül dilini buluşturdukça bize olan ilgi daha da artacak. Sivil toplum kuruluşları, kültürel yapılar, ortak kültürel ortamlar oluşturulabilirse, sadece bize izleyici olan insanlardan değil, etkileşimde olduğumuz yeni bir dönemden söz edebiliriz. "

Japonya ile ortaklaşa çekilen "Ertuğrul 1890" filminde Türk ve Japon oyuncuların yer aldığını belirten Yılmaz, birlikte oluşturulan projeler arttıkça potansiyelinin farkına varan Türkiye'nin ulaşabildiği coğrafyalarda sahici bir dostluk oluşturabileceğini hatırlattı.

Türkiye'nin onur konuğu olarak katıldığı kitap fuarlarında çevirisi yapılmış tarihi yayınlara yönelik ilginin bir sorumluluk daha yüklediğine dikkati çeken Yılmaz, Türkiye dışına taşan dizilerin büyük bir hinterlant oluşturduğunu ve çevirilerle Türk edebiyatının da tanıtımına önem verilmesi gerektiğini dile getirdi.

"Türkiye'deki İslami Yazma Eserler", "Mevlana'dan Günümüze Türk Edebiyatı", "Türk Kahvesi ve Kültürü", "Osmanlı Döneminde Arap Edebiyatı", "Türk Edebiyatında Arap Masalları"nın da konuşulacağı fuara Türkiye'den katılan diğer isimler şunlar:  Prof. Dr. Muhittin Macit, Yrd. Doç. Dr. Ferruh Özpilavcı, Prof. Dr. Derya Örs, Prof. Dr. Turan Karataş, Nazlı Berivan Ak, Aslı E. Peker, Melike Günyüz, Aytül Akal, Yalvaç Ural, M. Sabri Koz, Prof. Dr. İskender Pala, Sadık Yalsızuçanlar, Doç. Dr. Dilaver Selvi, Erdinç Doğru, Mohammed Jaber Thalgi, Doç. Dr. Cengiz Tomar ve Mevlana İdris Zengin.

Türkiye'nin "Onur Konuğu" olduğu 26. Doha Uluslararası Kitap Fuarı 12 Aralık'ta sona erecek.

Kaynak: AA / Kültür Sanat
İstanbul'da katliam: 4 kişiyi öldürüp intihar etti

4 kişiyi öldürüp canına kıydı! İntihar anı kamerada

İstanbul'daki aile katliamında yeni detaylar! Kız kardeşi ve eşini de ağır yaralamış

Katliamda her bir detay kan donduran cinsten! Tüm ailesini öldürmeyi kafasına koymuş

27 ilimizde eğitime kar engeli

27 ilimizde eğitime kar engeli

Antalya Havalimanı'na iniş yapan yolcu uçağında yangın

İçi yolcu dolu uçak, inişten sonra alev aldı

title