'Çözüm Süreci'ne Kültürel Destek

'çözüm süreci'ne destek vermek için Diyarbakır'a gelen, aralarında İstanbul'un da bulunduğu bazı illerin Kültür ve Turizm Müdürleri görüşmelere başladı. İstanbul Kültür ve Turizm İl Müdürü Prof.Dr. Ahmet Emre Bilgili, sürecin, sadece silah bırakılmasıyla başarılı olamayacağını belirterek, "Bu sürece kültürel anlamında destek vermek için bölgeye geldik ve buradaki sivil toplum örgütü temsilcileriyle görüşmeler yapacağız" dedi.

'Çözüm süreci'ne kültürel destek vermek üzere Diyarbakır'a gelen İstanbul Kültür ve Turizm Müdürü Prof.Dr. Ahmet Emre Bilgili, Çanakkale Kültür ve Turizm Müdürü Şinasi Haznedar, Edirne Kültür ve Turizm Müdürü İrfan Özcan, Mardin Kültür ve Turizm Müdürü Davut Beliktay, Şanlıurfa Kültür ve Turizm Müdürü Selami Yıldız, Diyarbakır Kültür ve Turizm Müdürü Tevfik Arıtürk ile bugün kahvaltılı toplantıda biraraya geldi.

Gazetecilerin de katıldığı görüşmede konuşan İstanbul Kültür ve Turizm Müdürü Prof. Dr. Ahmet Emre Bilgili, Türkiye'deki çözümsüzlüğe giden bir sorunun çözümü ile ilgili bir umut ışığını gördükleri için, ülkesini seven sorumluluk sahibi kamu yöneticileri olarak çözüm sürecine katkı vermek üzere bölgedeki yönetici arkadaşlarına destek olmak için geldiklerini söyledi. Bilgili, şöyle konuştu:

"Ülkesini seven, sorumluluk sahibi kamu yöneticileri olarak çözüm sürecine katkı vermek üzere, bu bölgedeki yönetici arkadaşlarımıza destek olmaya, yardımlaşmaya ve kucaklaşmaya geldik. Kapımıza gelen bu kadar güçlü ve sahici bu umudu yok etmeyelim, varlığına güç verelim diye. Bizler biliyor ve inanıyoruz ki geniş anlamıyla kültürün devreye sokulması gerekir. Bu anlamda kültür, birbirimizi anlamayı, gündelik hayatımızdaki ayrıntılara ilişkin kaygılarımızı, kırılganlıklarımızı giderici, demokrasiyi içselleştirici, tutum olarak geliştirici, tarihi birikimimizi ve tecrübemizi hatırlatıcı bir çerçeve sunar bizlere. Barışı bu geniş anlamıyla kültür üzerinden inşa edebilirsek, güçlü ve devamlılığı olan, kalıcı bir barışı ortaya çıkarabiliriz. Bizleri bir arada tutan kültürel unsurları öne çıkararak, kalıcılığı sağlayabiliriz. İşte ülkemizin en gelişmiş bölgesi olan Marmara Bölgesi'nin kültür yöneticileri olarak sizlerle kucaklaşmaya geldik. Ama yüksek sorumluluk içerisinde kendi gönlümüzle geldik. Bu belki de bürokrasi tarihimizdeki ilklerdendir. Yaptığımız işi bütün arkadaşlarımızla birlikte ülkemizin geleceği açısından önemsiyoruz. Bizim yaptığımız bu iş aslında, Ankara'nın tutum değişikliğini ortaya koyan bir göstergedir. Sayın Bakanımız Ömer Çelik'e, valilerimize teşekkür ediyoruz. Eskiden olsa belkide, 'Haddinizi bilin, oturun oturduğunuz yerde' diyeceklerdi. Ama artık bu anlayış değişti."

'AYRIŞARAK DEĞİL, BİRLEŞEREK DEVAM ETMEK GEREK'

Sadece silahlardan arınmanın, kalıcı barışı getireceğine inanmadıklarını belirten Bilgili, sürecin kırılgan noktasının birlikte yaşama kültürün yeniden inşaa edilmesinden geçtiğini söyledi. Bilgili, şöyle dedi:

"Bu ülkenin ve bu bölgenin tarihinde ötekileştirmeden, birlikte yaşama tecrübesinin var olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu tarihsel referansımız günümüze ve gündelik hayatımıza ışık tutmalıdır. Hiçbir etnik kökeni ve dilini ötekileştirmeden, huzur içinde yaşayabileceğimize dair inancımızı kuvvetlendirmemiz ve bunu içselleştirmemiz gerekmektedir. Etnik kökeni ötekileştirme temelinde yapılan tartışmalar kendi karşıtlığını üreteceğinden süreci ve geleceğimizi tehlikeye atar. Bu ülkenin ayrışarak değil birleşerek varlığını devam ettirmesi gerekir. Tarihsel ve medeniyet birikimimiz, bunu gerektirmektedir. Bu bölgenin toplumsal tarihinde din ve dil hiç bir zaman ayrışmaya sebep olmamış, aksine birleştirici bir unsur olmuştur. Bizler sürecin başarıya ulaşacağına inanıyoruz. Ancak sadece silahlardan arındırmanın kalıcı barışı Getirmeyeceğine de düşünüyoruz. Bu adımın çok önemli olduğunu fakat asıl sonrasını görmek zorunda olduğumuzu belirtmemiz gerekiyor. Sürecin kırılgan noktası; birlikte yaşama kültürünü yeniden başarabilmemizdedir. Bu da demokratik anlayışın saygı temelinde benimsenmesi ile mümkün olacaktır."

Diyarbakır'a dün geldiklerini ve başta Vali Mustafa Toprak olmak üzere, Ticaret ve Sanayi Odası, Diyarbakır Tanıtma Kültür ve Dayanışma Vakfı, Dicle Üniversitesi Rektörlüğü ve çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcileriyle görüştüklerini anlatan Bilgili, Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ile de görüşmek istediklerini ancak Baydemir'in İran'da olduğu için bu görüşmeyi gerçekleştiremediklerini kaydetti.

'BÖLGE ARTIK TERÖRLE ANILMAMALI'

Bölgeye deneyimli bürokrat ve yöneticilerin atanmasının tam zamanı olduğuna işaret eden Bilgili, il müdürleri olarak üç saatlik bir çalışma toplantısı yaptıklarını, müzakereler sonucu, temel yaklaşım olarak kültürün devreye alınması gerektiğine inandıkları kanısına vardıklarını söyledi. Bu ortak kanıyı bölge ve ülke açısından önemsediklerine işaret eden Bilgili, bölgenin artık terörle anılmaması için her türlü gayretin ve duyarlılığın bu çerçevede geliştirilmesi gerektiğine dikkat çekerek, hazırladıkları önerileri şöyle sıraladı:

"Bu bölgedeki 7 ilin Kültür ve Turizm Müdürleri, çözüm sürecinin oluşturduğu pozitif havayı değerlendirmek üzere belli aralıklarla dönüşümlü olarak biraraya gelecekler. Kendi aralarında ortak projeler geliştirecekler, kendi alanlarında dayanışma içerisine girecekler. Bu iller; Diyarbakır, Mardin, Şanlıurfa, Adıyaman, Siirt, Batman ve Şırnak'tır. Biz de Marmara Bölgesi olarak gereken desteği her zaman vereceğiz. Bölgeye, niteliği ve deneyimi yüksek yöneticilerin atanmasının tam zamanıdır. Algıyı değiştirecek şekilde kamu görevlilerinin atanması gerekmektedir. Bölgenin terörle anılmaması için herkesin ve yöneticilerin, basın mensuplarının duyarlı davranması gerekmektedir. Sürecin sağlıklı devamı için bu bölgedeki sivil toplum kuruluşu öneticilerinin diğer şehirlerimize gelerek, o şehirlerin yöneticileri ile görüşmeler yapmasında yarar görülmektedir. Turizm yani şehir ve kültür turizmi, bölge şehirleri açısından önem taşımaktadır. Bu konuda potansiyel son derece yüksektir. Bölge illerimiz inanç ve kültür turizmi temelli ortak destinasyonlar gerçekleştirecekler. Bu çerçevede bütün bölge illerimizde artacak turist taleplerini karşılamak, tesis ve hizmet kalitesini artırmak üzere üniversite- sektör ve il müdürleri ortak farkındalık ve eğitim çalışmaları yapacaktır. Şehirlerimizin gereği gibi tanınmadığından hareketle, her ilimizde olan üniversitelerimizde şehirlerimiz ders olarak okutulacaktır. Şehir ve Kültür Diyarbakır gibi. Tüm bu taleplerin alt yapısını hazırlama konusunda bizler yardımcı olmaya hazırız."

Turizm il müdürleri, bugün de çeşitli sivil toplum örgütü temsilcileriyle görüşücek. Daha sonra kendi aralarında yapacakları toplantıdan sonra hazırlayacakları bir raporu Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik'e sunacak.

MT,BB(GG/SS) - Diyarbakır