Haberler
İsrail ve Hizbullah ateşkese çok yakın: 36 saat içinde ilan edecekler

Savaşın bitmesine saatler kaldı! Ateşkes artık çok yakın

Kreş tartışmasında CHP'li Başarır ağzını fena bozdu: Tweet bu kadar, geri zekalı

CHP'li Başarır ağzını fena bozdu! Varank'ın yanıtı ise daha bomba

Naci Görür'den Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

Çok Dillilik ve Sanat Sempozyumu Başladı

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'nce organize edilen "Anadilde Eğitim Bağlamında Çok Dillilik ve Sanat" sempozyumu başladı.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Turizm Daire Başkanlığı Aram Tigran Konservatuarı ile Ortadoğu Sinema Akademisi`nin ortaklaşa organize ettiği "Anadilde Eğitim Bağlamında Çok Dillilik ve Sanat" sempozyumu başladı.


Sümerpark Resepsiyon Salonu'ndaki sempozyuma, Kürt dili ve sanatı üzerine çalışma yürüten çok sayıda kişinin katıldığı sempozyumun ilk gününde Sabancı Üniversitesi'nden Ruken Alp, şairlerin şiir yazma biçimlerini ve Kürt edebiyatında kadın şairlerin şiirleri üzerinden değerlendirmeler yaptı.


İki gün boyunca dört oturum şeklinde planlanan sempozyumun ilk oturumu Koç Üniversitesi'nden Şerif Derince'nin moderatörlüğünü yaptığı , "Modern Kürtçe Edebiyat; Sınırlar, Sorunlar, Yeni Yorumlar" başlığıyla yapıldı. Bu oturumda Sabancı Üniversitesi'nden Ruken Alp, "Kürt Edebiyatında Kadın Şairler ve Poetikanın Ataerkiye Direnişi" konulu tebliğini sundu. Ruken Alp, şairlerin şiir yazma biçimlerini ve Kürt edebiyatında kadın şairlerin şiirleri üzerinden değerlendirmeler yaptı.

Kadın şairler ötekileştirilmiştir

Çok satanlar listesinde romanların ilk sıralarda bulunduğunu belirterek, şiirin edebiyatta ötekileştirildiğine dikkat çeken Alp, "Kadın şairler, erkek egemen edebiyat ortamında ikincil planda kalıyorlar ve Kürtçe yazan kadın şairler olunca ötekileşme derinleşiyor" diye konuştu. "Kadın şair" ifadesiyle ilk ayrımın dilde yapıldığını kaydeden Alp, toplum içerisinde kadınlara yüklenen rolün edebiyatta da geçerli olduğu tespitinde bulundu. Alp, dilin yapısının son derece eril olduğunu belirterek, "Kadınlara ait bir edebiyat var mı ya da kadınlarının kendine ait bir dili var mı?" diye sorarak, şöyle devam etti: "Bir kadın olarak zaten bir şekilde ayrıma uğradığını bu toplumsal yapı içerisinde o dili kullanarak ne kadar kendinizi ifade edebilir ya da sanatsal alanda istediklerini aktarabilirsiniz? Kadın edebiyatına baktığınız zaman depresyon, nevroz gibi kadınların duygu durumlarının daha çok olduğunu görmek mümkün. Bu da kadınların o bastırılmışlığının bir şekilde edebiyata yansıması olmaktadır." Edebiyatın Kürtçe yapılıyor olmasının siyaset ve kimlikten bağımsız olmadığını ifade eden Alp, Fatma Bozarslan'ın şiirlerinde siyaset ve direniş içerikli metinlerin artık 2000'li yıllarda kadınların daha farklı bakış açılarıyla karşılarına çıktığını söyledi. Alp, Fatma Savcı ve Gulîzer'in aşk ve toplumsal yaşama ilişkin şiirlerini örneklerle irdeledi. Alp, örnek verdiği iki Kürt kadın şairin şiirlerine ilişkin değerlendirmelerde bulunduktan sonra, Kürt kadınlarının şiirlerinde estetiği kaybettirmeden şiire yansıttıklarını ve kendilerini son derece iyi ifade ettiğini söyledi.

"Politik Bilinçdışı ve Kültürel Milliyetçilik Merkezinde Hesenê Metê ve "Êş" konusuna ilişkin ise Servet Erdem tebliğ sundu. Erdem, edebiyat ile politika arasındaki ilişki üzerine değerlendirmeler yaparak, bu konuda örnekler verdi. Çevirmen Suat Baran da, kimi örnekler üzerinden genel olarak Kürt edebiyatı üzerine tespitlerde bulundu. Ömer Faruk Yekdeş "Gerçek ve Kurgusal Kentler Arasında Sürgün Deneyimi: Amid ve Parisabad" konusuna değinirken, Suat Baran ise "Babanın Yokluğu: "Nameyek Ji Xwedê Re" ve Genel Olarak Kürt Edebiyatı Üzerine Birkaç Not" başlığıyla konuşmasını yaptı.

Sunumların ardından oturum katılımcıların soru ve değerlendirmeleriyle sona erdi

Deneyim paylaşımında bulunuldu

Sempozyumun "Dil Çalışmaları ve Eğitim Deneyimi" başlıklı ikinci oturumunda ise dil eğitimi üzerine çalışmalar yürüten kurumların temsilcileri tarafından deneyimler paylaşıldı. Oturumda Prof. Dr. Kadri Yıldırım, Kürdoloji Ensititüsü'ndeki; Cegerxwin Kültür Sanat Akademisi'nden Servet Deniz ise Cegerxwin ve Aram Tigran Akademilerindeki deneyimlerini aktardı. Mazlum Doğan ve Deniz Gündüz de Kürtçe çeviri süreci ve Zazakî dil ve kültür çalışmaları üzerine deneyimlerini paylaştı. Oturumda İspanya'nın Bask bölgesinden gelen dil uzmanı Paul Bilbao Sarria ise Bask dilinin eğitimde kullanımının teşvik edilmesi konusundaki deneyimlerini aktardı.

Sempozyumun yarınki iki oturumunda Kürt müziği ve Kürt sineması deneyimleri ele alınacak.

Kaynak: Temsilci / Kültür Sanat
title