Haberler
İstanbul'daki aile katliamında 3 kişinin daha cansız bedeni bulundu

Aile katliamında 3 kişinin daha cansız bedenine ulaşıldı

8 kişinin öldüğü aile katliamıyla ilgili çarpıcı detay: 30 dakikada bir cinayet işlemiş

Türkiye'yi sarsan aile katliamında kan donduran 30 dakika detayı

CHP'li Karabat'tan gündem yaratacak iddia: 200 TL'ye tüm kimlik bilgileriniz satılık

CHP'li isim video paylaşıp skandal bir iddiada bulundu

Görüntü Türkiye'den! Yolun ortasında donan at, kaskatı kesildi

At donduran soğuk

Bu Yaylanın Adı da Kendisi Gibi "Güzel"

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Ordu'nun Gölköy ilçesi sınırlarında bulunan Güzel Yayla, temiz havası, doğal yaşamı ve muhteşem güzelliğiyle görenlere "Adı gibi güzel yayla" dedirtiyor.

EYÜP ELEVÜLÜ - Ordu'nun Gölköy ilçesi sınırlarında bulunan Güzel Yayla, temiz havası, doğal yaşamı ve muhteşem güzelliğiyle görenlere "Adı gibi güzel yayla" dedirtiyor.

Yörede mayıs ile ekim arasında tercih edilen yaylalar, bol oksijenli ve temiz havası, dağdan gelen su kaynakları ve derelerin şırıltısı eşliğinde serin ve güzel ortam sunuyor.

Büyükbaş ve küçükbaş hayvanlarını yemyeşil çayırlarda otlatan yayla sakinleri, hayvanların süt, yoğurt, peynir, tereyağı gibi ürünlerinden yararlanıyor. Vatandaşlar, yayladaki bahçelerinde kara lahana, patates, soğan, marul gibi sebzeleri de yetiştiriyor.

Okulların kapanmasıyla yaz tatiline giren çocuklar için de Güzel Yayla, arazilerin genişliği ve doğal ortamı sayesinde ferah oyun alanları oluşturuyor. Özgürce çayırlarda koşabilen çocuklar, doğal beslenme fırsatı da yakalıyor.

Güzel Yayla, kısa süreli tatil yapabilen gurbetçileri ve yerli turistleri güzel manzarasıyla ağırlıyor. Şehrin gürültüsünden uzaklaşan tatilciler, tavuk, horoz, inek, kuş gibi hayvan sesleri içerisinde doğa yürüyüşü yapma şansı buluyor.

Doğaseverler, gökyüzünün mavisi ile yeşilin farklı tonları eşliğinde adeta tablo güzelliğinde fotoğraf kareleri yakalayabiliyor. Otantik ahşap mimarisi ile donatılan evler, fotoğraf karelerine ayrı güzellik katıyor.

Çok sayıda kaynaktan Güzel Yayla'ya ulaşan su, doğal tüketim için fırsat sağlıyor. Eşsiz doğanın güzel kokusuyla çam ağaçlarından kazınarak elde edilebilen çam sakızı da kişilerin yakınlarına hediye edebileceği, yaylaya ait en güzel ürünler arasında yer alıyor.

Yetiştirdikleri ürünlerle doğal besleniyorlar

Yayla sakinlerinden İsmet ve Gülsüm Akyürek çifti, hem organik ürün yetiştiriyor hem de hayvanlarını otlatarak yıllardır doğal beslenmenin tadını çıkarıyor.

73 yaşındaki İsmet Akyürek, AA muhabirine, memleketin en güzel yerlerinden birinde yaşadıklarını anlattı. Çok sayıda ürün yetiştirdiklerini ve bu sayede organik tüketim yaptıklarını belirten Akyürek, ineğin sütü, kaymağı, peyniri, tereyağı gibi ürünlerinden faydalandıklarını dile getirdi.

Akyürek, 6 çocuk sahibi olduğunu ve çocuklarının gurbette yaşadığı aktararak, "4 oğlum, 2 de kızım var. Çocuklarım gurbette, İstanbul'da yaşıyor. Onlar beni çağırıyor ama ben istemiyorum. Buranın havası güzel. Gürültü yok, sessiz ve sakin. Yaylamız, ismi gibi güzel bir yayla." dedi.

63 yaşındaki Gülsüm Akyürek ise inekten sağdığı sütten yaptığı ürünlerin satışından kazanç sağladıklarını anlatarak, "Çocuklarımız İstanbul'da. Biz de eşimle burada yaşıyoruz. Gün içerisinde evimin işlerini yapıyorum, bahçemde ürünlerime bakıyorum. Ahırda dana ve ineklere bakıyorum. Doğal bir şekilde besleniyoruz. Kendi ektiğimiz ürünleri yiyoruz. Dışarıdan çok fazla bir şey almıyoruz. Kara lahana, patates gibi sebzeleri büyütüyorum. Mallarımızdan elde ettiğimiz de ürünler oluyor." diye konuştu.

Yetiştirdikleri ürünleri hem taze hem de turşu yaparak gurbetteki çocuklarına gönderdiğini ifade eden Akyürek, yaylanın güzelliğinin kendilerine huzur verdiğini kaydetti.

Eşiyle yaylada yaşayan Neşe Talaman da hayvancılık ve tarımla uğraştıklarını, adıyla güzel bir yaylada yaşam sürdükleri için mutlu olduğunu söyledi.

Koyunlarını çayırda otlatan 85 yaşındaki Rıza Ali Top ise Uluvahta Yaylası'nda koyun sürüsüyle günlük yaşamını sürdürdüğünü belirtti.

Yaklaşık 70 küçükbaş hayvanı olduğunu dile getiren Top, şunları söyledi:

"Sabah saatlerinde koyunları ahırdan çıkarıyorum. Yayla otunda hayvanların yayılmasını sağlıyorum. Akşam olduğunda tekrar koyunları ve kuzuları geri götürüyorum. Toplamda koyun, kuzu ve koçum var. Geçmişten bu yana koyunun sütü, yoğurdu, peynirini yiyoruz. Koyunun yoğurdu gibi yoğurt olmaz. Buranın havası da suyu da temiz. Böyle bir yer bulması zor. Geçtiğimiz kış İstanbul'a gittim ancak burası daha sakin ve doğal ortama sahip. Burada yaşamak her bakımdan daha iyi."

16 yaşındaki Hakan Top, yaz mevsiminde arkadaşlarıyla yaylada güzel vakit geçirdiklerini ve bir yandan inekleri çayıra sürdüklerini bir yandan da çayırda top oynadıklarını kaydetti.

Bu Yaylanın Adı da Kendisi Gibi
Kaynak: AA / Kültür Sanat
title