"Harman Festivali"nde 100 yıllık tarım aletleriyle hasat yapıldı
Bayburt'un Demirözü ilçesinin Beşpınar köyündeki Kenan Yavuz Etnografya Müzesince düzenlenen "Harman Festivali" devam ediyor.
Bayburt'un Demirözü ilçesinin Beşpınar köyündeki Kenan Yavuz Etnografya Müzesince düzenlenen "Harman Festivali" devam ediyor.
"2021 Silletto Ödülü" sahibi müzede 7 Eylül'de başlayan ve renkli görüntülere sahne olan festivalde, 100 yıl önceki tarım aletleri kullanılarak geleneksel yöntemlerle hasat yapıldı.
Müze ziyaretçileri ile köy halkının katıldığı ve her gün farklı etkinlikler gerçekleştirilen festival, eylül sonuna kadar devam edecek.
Müzenin kurucusu Kenan Yavuz, gazetecilere, müzenin en önemli özelliğinin kültür ve deneyim turizmine yönelik çalışmalar yapmak olduğunu söyledi.
Avrupa Müze Forumu tarafından her yıl düzenlenen "Avrupa Yılın Müzesi Ödülleri" yarışmasında "2021 Silletto Ödülü"ne layık görüldüklerini anımsatan Yavuz, "Sezon boyunca haziranda başlayıp ekim sonuna kadar mevsimin durumuna göre etkinlikler düzenliyoruz. Bunlardan biri de Harman Festivali." dedi.
Yavuz, 1990'lı yıllara kadar bölgede yaşanmış ne varsa kurumsal bir biçimde müze bünyesinde toplamaya ve ziyaretçilerle paylaşmaya gayret ettiklerini belirtti.
Müzede Anadolu'nun en önemli kültür zenginliklerinden biri olan imeceye vurgu yaptıklarını ifade eden Yavuz, şunları kaydetti:
"İmecenin anlamı geride kalanı tutup elinden kaldırmaktır. Birlikte paylaşmak vurgusudur. Bu mesajları bugüne ve bugünden geleceğe taşımak için Harman Festivalini oluşturuyoruz. Gem sürüyoruz. Atımızla dövenimizle tığ makinesiyle dirgenlerle küreklerle tamamı yüzyıl önce hangi aletler kullanılarak nasıl atmosferde yapılıyorsa bugün de aynı şekilde yapıyoruz. Bunların dışında tandırımızı yaktık, ekmeğimizi pişiriyoruz. Hedik şenliği yaptık. Yine tırpan biçme şenliğimiz var. Ağız barı geleneğimizi yaşatıyoruz. Tandır başında, köy odasında muhabbet geleneğini yaşatıyoruz."
Ziyaretçilerden 65 yaşındaki Naci Aktan da 50 yıl önceki işlerini hatırlayarak duygulandığını söyledi.
O dönemki yaşamın tamamını müzede gördüğünü dile getiren Aktan, "Önceden de bu şekilde biçerdik. Öküzlerle atlarla böyle ezerdik. Saman olduktan sonra makineyle iki seferde ayıklanırdı. Bunlardan da un ve saman yapardık." dedi.