Babalarının isteğiyle seçtikleri hemşirelik mesleğini ilk günkü aşkla sürdürüyorlar

Yalova'da görev yapan iki hemşire, babalarının isteğiyle seçtikleri mesleklerini, ilk günkü heyecan ve aşkla sürdürüyor.

Evde Sağlık Hizmetleri Biriminde görevli Ayşe Renk, AA muhabirine, 34 yıl önce babasıyla arasında geçen diyaloğu ve hemşireliğe uzanan hikayesini anlattı.

Baba mesleğini seçerek öğretmenlik yapmak istediğini belirten Renk, "Babam da tam tersine hemşire olmamı isterdi. 'Sen benim hep beyaz meleğim olacaksın' derdi. Hem öğretmenlik hem de hemşirelik için her iki sınava girdim." dedi.

Renk, sınavlara babasıyla çalıştığını dile getirdi.

Zeynep Kamil Sağlık Meslek Lisesini üçüncülükle kazandığını aktaran Renk, "Babam kalp krizi geçirmişti ve taburcu olmasına 3 gün kala benim Sağlık Meslek Lisesini kazandığımı öğrendi. Babamın gözleri dolu dolu oldu ve 'Sen benim beyaz meleğimsin' dedi. 3 gün sonra da babamı kaybettik. İyi ki hemşireliğe başlamışım, iyi ki tercih etmişim." diye konuştu.

Renk, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecinin herkes için çok zor geçtiğini ifade ederek, "Çok zorlansak da tükensek de bir şekilde yeniden küllerimizden doğup, hastalarımıza şifa dağıtıp onları mutlu etmek istiyoruz. Onların sağlığına kavuştuğunu görünce yeniden küllerimizden doğduğumuzu görüyoruz zaten." ifadesini kullandı.

"Babamın yönlendirmesiyle hemşire oldum"

Mesleğe 23 yıl önce başlayan Özden Aydın ise 16 senedir Yalova Devlet Hastanesinde cerrahi hemşiresi olarak görev yaptığını söyledi.

Aydın, geçen yıl haziran ayından bu yana aynı hastanenin Kovid-19 servisinde görevini sürdürdüğünü aktardı.

Hemşirenin, hastanın en yakında duygusal ve psikolojik olarak ihtiyaç duyduğu kişi olduğunu anlatan Aydın, şunları kaydetti:

"Her ailede sağlıkçı çalışana ihtiyaç olduğu düşüncesi ve babamın yönlendirmesiyle hemşire oldum. Hemşirelik normal süreçte de özveri isteyen bir meslek. Kovid döneminde bu yükümüz bir kat daha arttı. Çünkü araya kişisel koruyucu ekipman dediğimiz bir bariyer girdi. Normalde yaparken çok zorlandığımız mesleğimizde bu durum iş yükümüzü iki kat artırdı. Bunun yanında bu hastalığın yalnız yaşanan bir hastalık olması da çok zorlaştırdı. Normal dönemde bile hasta oldukları için psikolojileri bozulan insanların hastanede yalnız kaldıkları için sıkıntıları daha da artıyor. Biz ise bu dönemde onlara ciddi anlamda destek olmaya çalışıyoruz."

Aydın, kendisi ve ailesinin de Kovid-19'a yakalandığını ve hastalığı atlattıklarını ifade etti.

Hastalığa yakalanıncaya kadar çocuklarından uzak durduklarını ifade eden Aydın, "Testimin pozitif çıkmasından iki gün sonra oğlumun da testi pozitif çıktı. Ben üzüldüm ama oğlum bir anda 'Yaşasın pozitifmişim. Artık sarılabileceğim' diyerek bana sarıldı. Ben bu sırada içten içe ağladım. Bunlar kötü dönemlerdi ve çok şükür atlattık. İnsanlara destek olabilmek için her zaman yine enerjimizi toplayıp çalışmaya devam ediyoruz." diye konuştu.