Akdeniz'in Efes"İ: Uzuncaburç
Doğu Akdeniz'in önemli turizm merkezlerinden Mersin'deki Uzuncaburç Antik Kenti, binlerce yıllık sütunları, tapınakları, kiliseleri ve anıt mezarlarıyla ziyaretçilerini, tarihin derinliklerine doğru yolculuğa çıkarıyor.
HÜSEYİN HASKAN - Doğu Akdeniz'in önemli turizm merkezlerinden Mersin'deki Uzuncaburç Antik Kenti, binlerce yıllık sütunları, tapınakları, kiliseleri ve anıt mezarlarıyla ziyaretçilerini, tarihin derinliklerine doğru yolculuğa çıkarıyor.
Silifke ilçesinin en önemli ören yerlerinden Uzuncaburç, bölgenin en büyük açık hava müzelerinden biri olarak öne çıkıyor. Antik kent, İzmir'deki ünlü Efes Antik Kenti'ne benzerliğiyle de dikkati çekiyor.
Birçok medeniyetten izler taşıyan 2 bin 500 yıllık antik kenti ziyaret edenler, Sütunlu Ana Cadde, Tören Kapısı, Tarihi Çeşme Binası, Zeus Tapınağı, Üzüm Hevenkli Sanduka, Şans Tapınağı, Kuzey Kent Kapısı, amfi tiyatro, burçlar, Helenistik anıt mezar ve kiliseleri görme şansı buluyor.
Silifke Turizm Derneği Başkanı Ali Küçük, AA muhabirine, Uzuncaburç'un Doğu Akdeniz'in en büyük açık hava müzesi olduğunu, her yıl binlerce yerli ve yabancı turisti ağırladığını söyledi.
Antik kentin, Kilikya bölgesinde bulunduğunu ifade eden Küçük, buradaki eserlerde gücü temsil eden boğa figürlerinin sık kullanıldığının görüldüğünü anlattı.
Küçük, Göksu ırmağı ve Lamas çayı arasında kurulan antik kentin, döneminde Kilikya bölgesinin en önemli şehirlerinden biri olduğunu vurgulayarak, "Burası daha çok dinsel tapınma merkezi olarak öne çıkmış, bunu çok sayıda tapınaktan da görebiliyoruz. Hristiyanlığın yayılmasıyla bu tapınaklar kiliseye çevrilerek bölgede yaşayan Hristiyanlar tarafından ibadethane olarak kullanılmıştır." diye konuştu.
"Küçük bir Efes"
Bölgenin 16. yüzyılda Osmanlı topraklarına katıldığını belirten Küçük, "Uzuncaburç'u gezerken her adımda tarihin antik izlerini bulabilirsiniz." dedi.
Küçük, Uzuncaburç'un binlerce yıldır ayakta duran tarihi kalıntılarıyla herkesin görmesi gereken bir yer olduğunu vurgulayarak, "Uzuncaburç, küçük bir Efes'tir. Çevresini gezdiğimizde ise Efes'ten daha büyük bir yerleşim merkezi olduğunu görebiliyoruz. Silifke'ye gelen herkesi bu güzel Antik kent olan Uzuncaburç'u gezip görmelerini tavsiye ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Uzuncaburç Antik Kenti
Mersin'in en önemli ve en iyi korunmuş tarihi kalıntılarının bulunduğu Uzuncaburç Antik Kenti, Silifke ilçesinin 30 kilometre kuzeyindeki Uzuncaburç beldesinde yer alıyor.
Helenistik çağda merkezi Uzuncaburç'un 4 kilometre doğusundaki Olba (Ura) Krallığı'nın ibadet yeri olan Uzuncaburç yerleşim yerinin, Roma döneminde, milattan sonra 72 yılında İmparator Vespasianus zamanında Olba'dan ayrılarak Diocaesarea adıyla özerk, kendi adına para basabilen yeni bir site durumuna getirildiği belirtiliyor.
Diocaesarea'daki Zeus Tapınağı, burç ve piramit çatılı anıt mezar Helenistik, sütunlu cadde, tiyatro, tören kapısı, çeşme, şans tapınağı ve zafer kapısının Roma döneminden kalma yapılar olduğu, 5. yüzyılda Hristiyanlığın yörede gelişmesiyle Zeus Olbios Tapınağı'nın kiliseye dönüştürülüp, yeni kiliseler de yapıldığı ifade ediliyor.
Bizans döneminin ardından 1071'de Türklerin Anadolu'ya girmesiyle Türk çağının başladığı kente, şehrin sembolü olan yüksek burçtan dolayı "Uzuncaburç" adı verildiği kaydediliyor.