3. Uluslararası Boğaziçi Film Festivali Sona Erdi

Anadolu Ajansı'nın Global İletişim Ortağı olduğu, 3. Uluslararası Boğaziçi Film Festivali sona erdi.

Uluslararası Boğaziçi Sinema Derneği tarafından, İstanbul Medya Akademisi desteğiyle gerçekleştirilen festivalin ödül töreni, Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda yapıldı.

Ödül töreninde, "En İyi Görüntü Yönetmeni Ödülü"nü veren Anadolu Ajansı İstanbul Bölge Müdürü Sabri Çelebioğlu, her geçen gün büyüyen dünyada, etkisini hissettiren festivale katkı vermekten mutlu olduklarını ifade ederek, "Böyle bir festivali Türkiye'ye, ülkemize, İstanbul'a kazandıranlara teşekkür ederim" dedi.

Festivalin Yürütme Kurulu Başkanı Ogün Şanlıer, tören öncesi AA muhabirine yaptığı açıklamada, film seçkilerinde estetik ve teknik bütünlüğe dikkat ettiklerini belirterek, "Bu anlamda bizim festivalimizi ayırt eden en önemli özellik bu. Jürilerimiz ve festival seçkilerini hazırlayan arkadaşlarımız buna dikkat ediyorlar ama seçkilerimiz çok beğeni bulduğu için ben sonuçtan çok memnunum" ifadelerini kullandı.

Bu yıl ilk defa uzun metraj filmlerin de yarıştığını kaydeden Şanlıer, şu bilgileri verdi:

"Bir hafta süren festivalimiz, dolu dolu geçti. 185 film gösterimi oldu. Çok değişik ülkelerden, değişik seçkilerimiz vardı. Belgesel, animasyon ve kurmaca filmler, hatta deneysel filmlerimiz bile seçkilerimiz arasındaydı. İzleyicilerden çok güzel tepkiler aldık ama en önemlisi, festivalde yaptığımız etkinliklerimiz, panellerimiz ve söyleşilerimiz oldu. Buradaki katılımcılar çok memnun kaldılar, teşekkür ettiler, böyle bir festival düzenlediğimiz için. Biz de mutlu oluyoruz tabii."

Ogün Şanlıer, Hollywood'un ünlü oyuncu koçlarından Susan Batson'ın da festivalde oyunculuk dersi verdiğine işaret ederek, "Oyunculuğun dersinden öte, 'nasıl bir profesyonel olunur', onu kendi çalışmasıyla oyuncularımıza gösterdi. Bu çok önemliydi. Katılımcılar da çok memnun kaldılar" diye konuştu.

Hızla büyüyen bir festival olma yolunda ilerlediklerinin altını çizen Şanlıer, "Önümüzdeki sene de ulusal uzun metraj film yarıştırma planlarımız var. Şimdiden çalışmalarımıza başladık. Onun da müjdesini verebilirim" dedi.

Bilgin: "Sadece Türkiye'de değil dünyada da çok başarılı oldu ve karşılık aldı"

Festivalin danışmanlarından oyuncu Belçim Bilgin de festivale geçen yılki kadar dahil olamadığına vurgu yaparak, "Uzaktan, aklım kalarak her şeyi takip ettim. Özellikle de Susan Batson'ın yaptığı Master Class oyunculuk atölyesinin çok faydalı olduğunu biliyorum. Birçok arkadaşım katılma şansına erişti ve çok değiştiklerini söylediler açıkçası" ifadelerine yer verdi.

Uzun metraja olan ilgi, başvurular ve kısa filmler açısından, festivalin hedeflediği gibi, dünyada kısa film festivali olarak bilindiğini dile getiren Bilgin, "Çok fazla başvuru oldu. Bu da festivalin sadece Türkiye'de değil dünyada da çok başarılı olduğunu ve karşılık aldığını gösteriyor. Dolayısıyla hem söyleşileriyle hem organizasyonlarıyla hem de dolu dolu filmlerle, salonlarla seyirciyle buluşan güzel bir festival olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.

Bilgin, hiçbir sanat ürününün karşılaştırılması taraftarı olmadığını aktararak, şöyle devam etti:

"Hepsine verilen emeğin tek tek ne kadar değerli olduğunu biliyorum ama yine de buradan güzel anılarla dönmüş olmak ve verdiği emeğin karşılığını almak, herkes için başka bir şey oluyor. Kaldı ki Boğaziçi Film Festivali'nin ödülleri oldukça cazip. Bir sonraki hayalleriyle ilgili bir şeyler yapmaları için bile çok büyük bir motivasyon. Ciddi bir para ödülü veriliyor."

İslam Konferansı Diyalog ve İşbirliği Gençlik Forumu Başkanı Eishad İskanderov da "Y- İstanbul Kısa Film Festivali'nin Boğaziçi Film Festivali işbirliğinde gerçekleştirildiğini belirterek, 900'e yakın film başvurusu aldık" dedi.

Müslüman coğrafyasında gençlerin sinema sektöründe çok geniş yer almadığını kaydeden İskanderov, şunları aktardı:

"Burada dağıttığımız ödüller bizim aynı zamanda Müslüman coğrafyasında çok önemli olan bir endüstrinin oluşması, aynı zamanda kısa filmlerin gelişmesi için de inşallah bir hayra vesile olacaktır. Biz bu kısa film yarışmasını gelecek senelerde de inşallah İslam dünyası başkentleri kapsamında yapacağız ki bu, İslam İşbirliği Teşkilatı'nın diğer ülkeleri ve diğer başkentleri olacak. Başlattığımız çalışma, bir hayırlı geleneğe temel atmış oluyor."

Ödüller kazananlara takdim edildi

Bu yıl kısa filmlerin yanı sıra uzun metraj filmlerin de yarıştığı uluslararası festivalde 50 bin dolar değerindeki "En İyi Uluslararası Uzun Metraj Film Ödülü" Visar Morina'nın yönettiği "Babai" filmine, Kısa Metraj Film kategorisinin 50 bin liralık "Ahmet Uluçay Büyük Ödülü" ise "Choban" filmine verildi.

"En İyi Ulusal Kısa Belgesel Film" ödülü "Godesbana"nın, "En İyi Uluslararası Kısa Belgesel Film" ödülü "The Pe Teacher Gold And The River", "En İyi Ulusal Kısa Kurmaca Film" ödülü "Sıradaki", "En İyi Uluslararası Kısa Kurmaca Film" ödülü ise "The Preparation" filminin oldu.

"Lost River" filmi "En İyi Görüntü Yönetmeni", "Nabat" filmi "En İyi Kadın Oyuncu" ödülü, "Misafir" filmi "En İyi Erkek Oyuncu" ödülü, "Babai" filmi "En İyi Senaryo" ödülü, "Borderless" filmi ise "En İyi Yönetmen" ödülüne layık görüldü.

İstanbul Medya Akademisi Genç Yetenek Ödülü'nü Mehmet Akif Güler'in yönettiği "Kuş Dili" filmi kazandı.

Y-İstanbul OIC Youth Capital kategorisindeki ödüllerden Özel Ödül "Beautiful City", En İyi Film Ödülü "Mama", İkincilik Ödülü "Believe In Yourself", Üçüncülük Ödülü "Why" filmine verildi.

Kısa Film Seyirci Ödülü'ne ise Serdar Önal ile Ömer Çapoğlu'nun yönettiği "Wong Kar Wai Üzerine Kısa Bir Film" kazandı.