Dev kripto şirketi ABD operasyonlarına yeniden başlayacak

Kripto kredi kuruluşu Nexo, düzenleyicilerle yaşadığı sorunlar nedeniyle 2022'de çıktığı ABD pazarına geri döndüğünü duyurdu. Şirket, Trump yönetimi dönemindeki daha inovasyon dostu atmosferin dönüş kararında belirleyici olduğunu vurguladı.
Kripto para kredi platformu Nexo, regülatörlerle yaşadığı anlaşmazlıklar sebebiyle yaklaşık iki yıl önce ayrıldığı Amerika Birleşik Devletleri (ABD) pazarına yeniden giriş yapacağını açıkladı. Şirket, bu kararda eski Başkan Donald Trump döneminde şekillenen inovasyon dostu yaklaşımın etkili olduğunu belirtti. Nexo, ABD'deki bireysel ve kurumsal müşterilere tüm hizmetlerini tekrar sunmayı hedefliyor.
ABD Yeniden Kripto Şirketlerinin İlgisini Çekiyor
Nexo Kurucu Ortağı Antoni Trenchev, Bulgaristan'da Donald Trump Jr. ile katıldığı bir basın etkinliğinde şirketin geri dönüş kararını paylaştı. Trenchev, Trump yönetimi dönemindeki vizyonun yeniden canlanmasıyla ABD'nin inovasyonun desteklendiği bir ortam haline geldiğini ifade etti. Basın açıklamasında, "Amerika geri döndü, Nexo da öyle," diyen Trenchev, kripto alanında öncü hamlelerin takdir gördüğü bir döneme girildiğine dikkat çekti.
Şu anda 11 milyar dolar değerinde varlık yönettiği belirtilen Nexo, ABD pazarında yeniden faaliyete geçerek yüksek getirili tasarruf ürünleri, varlık teminatlı kredi limitleri ve gelişmiş alım satım çözümleri gibi kapsamlı hizmetler sunmaya hazırlanıyor. Şirket, 2022'nin sonlarına doğru "Faiz Getirili Ürün" (Earn Interest Product) konusunda eyalet ve federal düzeydeki düzenleyicilerle yürüttüğü müzakerelerde sonuç alamaması sebebiyle ABD'den çekilmişti. Aynı dönemde kripto para borsası FTX'in çöküşü ve sektöre yönelik artan yasal baskılar da bu kararı hızlandıran etmenler olarak öne çıktı.
Nexo, o dönemde özellikle Kaliforniya ve New York gibi eyaletlerden gelen yaptırımların "imkânsız ortam" yarattığını belirterek ABD operasyonlarını durdurma kararı almıştı. Şimdiki geri dönüş, kripto para piyasasına dair olumlu beklentilerin artması ve ABD'deki politik iklimin yeniden inovasyonu teşvik eden bir seviyeye geldiği algısıyla ilişkilendiriliyor.
