Vajinismusa EFT İle Çözüm

Yaratılış programına uygun olmayan, ahlaki değerleri korumak adına kadınlara çocuk yaşlarda toplumsal değerler adı altında yanlış bilgiler verilmesi evliliklerde sorunlu cinsel birliktelikler yaşanmasına sebep oluyor.

Bu sebeple Türkiye'de cinsel birliktelik yaşayamama (vajinismus) ve cinsel haz alamama evliliklerin keyfini kaçıran en önemli sorunların başında geliyor.

Kadın doğum uzmanı, Hipnoterapist ve Cinsel Terapist Ayşe Duman, ilk gece ile ilgili kulaktan dolma bilgilerle kurulan evliliklerde kadında vajinismus, cinsel haz alamama; erkekte erken boşalma ve sertleşememe problemlerinin ciddi oranlarda yaşandığının altını çizdi.

Hipnoz, regresyon, EFT ve dua terapi yöntemlerini kullanarak kadın sağlığında bedensel muayenenin yenı sıra zihinsel iyileşme yöntemlerini kullanan Duman kadın bedeninde kasılmayla ağrılı adet, cinsel ilişkiye girememe ve sancılı doğum algısı gibi yanlış zihinsel programı değiştirmek için eğitimler düzenliyor.

"VAJİNİSMUSU HASTALIK OLARAK TANIMLAMAYIN"

Duman son düzenlenen "Vajinismus ve Cinsel korkular" eğitiminde danışanlarına öncelikle vajinismusu hastalık olarak görmemek gerektiğini ve sorunu tam tanımlamak gerektiğini şu sözlerle aktardı: "Vajinismusu hastalık olarak tanımlamak anlamlı değildir. Kadın doktora gittiğinde "Benim vajinismusum var" dememeli. Bunu bir şikayet olarak tanımlamamalıyız. "Penis almaktan korkuyorum" "Penis almaktan haz almıyorum" "Cinsellik bana gereksiz geliyor" şikayettir. Bu şekilde gerçek tanımlamalarla sorunu tespit edip çözüm bulabiliriz. Net cümle sorunu zihinde doğru tanımlamamıza ve bir süre sonra doğru çözüme ulaşmamız kolaylaşır.

ANNELERDEN DUYULAN BİLİNÇALTINA YERLEŞEN OLUMSUZ MESAJLAR

Genç kızların annelerinden "Yaşlansak da yatakları ayırsak" "Cinsellik kocaya boyun eğmektir" gibi söylemler duyarak cinselliğin kadına eziyet olarak yaratıldığını düşünen kadınlar olduğunu altını çizen Duman bazı çalışan kadınların ise erkekleşme çabasıyla cinselliği erkeğe yenik düşmek olarak algıladığını söyledi.

ANNESİNİN YÜZÜNDEKİ O KORKUYU GÖREREK BÜYÜYEN KADINLAR

Bedenimize gerçekten yabancı olduğumuz için beden zihindeki yanlış bilgilerle hareket ediyor. Bazı kadınlar var ki cinsel organının hijyenini bile yapamıyor. Çünkü dokunmaya bile korkuyor. Çocuklukta "Aman yüksekten atlama kızlık zarın yırtılır, taharetini alırken dikkat et zarar görebilir" diyerek büyütülen, bisikletten düştüğü için doktora götürülen kız çocukları var. Bunlar hep travma oluşturuyor. Annesinin yüzündeki "ya kızlık zarı bozulduysa" paniğini görüyor. Tek korkusu kızlık zarına bir şey oldu mu, çocuğuma bir şey oldu mu değil. Yani o çocuğun en önemli parçası kızlık zarı. O kalıpla büyüyen kız kasılıyor.

KADIN BEDENİYLE ERKEK OLMAYA ÇALIŞMAK

Bunlar 0-7 yaşlarında duyduğumuz bilinçaltımıza yerleşen çocuk aklımızla verdiğimiz kararlardır. Yıllar içinde bunlar bedenin bütün hücrelerinde refleks davranışlar oluşturuyor. Beden kendini korumak adına sıkmaya başlıyor. Kadın bedeniyle var ama erkek olma gayreti yıllar boyunca sürüyor. Bu sebeple cinsellikten kaçıyor.

ZİHİN KENDİNİ CİNSELLİKTEN KORUYOR

Duman bedenin cinselliğe kendini kapatmasının altında yanlış zihinsel kodlamalar olduğunu ve bedenin kendini koruduğunu şöyle aktardı:

Beden cinselliği yaşamama davranışıyla bir fayda görüyor. Çünkü zihinsel olarak yanlış formatlanmış durumda. Kendini bu durumdan koruyor. Acıdan koruyor, cinselliği yaşayan kötü kadın olmaktan koruyor, erkeğe yenik düşmüş olmaktan koruyor. Çünkü zihinde böyle kodlanmış durumda. Kendince bir fayda görüyor bunda. Kendini iyi kadın olarak göstermek için zihin ona haz aldırmıyor, cezalandırıyor. Muhakkak bir sakat yazılım var ki sizi normal fizyolojik davranıştan, yaradılıştan uzaklaştırıyor.

"ALLAH HUZURLU OLMANIZ İÇİN ÇİFT OLARAK YARATTIM DİYOR"

Böyle bir çatışma halinde bedenin rahat olması huzurlu olması mümkün değildir. Sürekli gerginlik, kendini koruma, ispat etme çabasıyla karşısındakiyle savaşıyor. Ayet-i kerimede "Birbirinizde huzur bulasınız diye sizi çift olarak yarattım" derken böyle bir ilişkide huzurlu olma imkanı yok.

"KADIN CİNSELLİĞİN KENDİSİNE FAYDASININ OLDUĞUNU FARK ETMELİ"

Duman kadınların bu rahatsızlığa çözüm bulması için önce cinselliğe bakış açısını değiştirmek gerektiğini şöyle aktardı:

Sırf evliyiz bu işi yapmak zorundayız gibi bir yaklaşımla külfet olarak tanımlayarak olaya bakmamalıyız. Cinsellik sırf adamı memnun etmek için de yaşanmaz çünkü bir süre sonra bıkarsınız. Cinselliği görev bilinciyle de yaşamanın anlamı yoktur, bu bir görev değildir. Bu bizim kendimize karşı bir sorumluluğumuz. Çünkü yaradılış programında kadın ve erkeğin böyle bir birliktelikten sağladığı faydalar var. Su içmek gibi, yemek yemek gibi bunlar ne kadar gerekliyse cinsellik de böyle bir fayda sağlıyor. Yaşam içinde yaşamın daha kaliteli daha sağlıklı olmak için gereklidir. Bir tarafınız "Cinselliği zorla yaşayayım, eşim yeter ki doyuma ulaşsın, ben eziyet çeksem de olur" diyorsanız bu yanlıştır, bu sizin de ihtiyacınızdır bilinçli akılla bunun ihtiyacınız olduğunu fark etmelisiniz.

EFT, HİPNOZ VE İMGELEMEYLE KORKULARDAN ÖZGÜRLEŞME

"Eşim var sağlıklıyım eşimin ve benim hakkım olan cinselliği yaşamaya hazırım bunu kabullenmek gerekiyor. Kadın bedeniniz varsa muhakkak ki cinsellikten haz almaya ve bundan sağlayacağı faydaları hayatına katmaya hazır bir potansiyelle yaratılmışızdır" diyen Duman, öncelikle çocuk aklıyla yerleşen zihinsel yazılımların değişimiyle bu bedensel refleslerin değişebileceğini aktararak katılımcılara cinsel organlarla ilgili fizyolojik bilgileri aktardı.

Cinsel organ kasları haz almak için gevşeme doğum yapabilmek için esneme programıyla yaratıldığının altını çizen Duman katılımcılara evde yapabilecekleri egzersizleri öğretti.

Hipnoz ve imgeleme seansıyla katılımcılarının rahatlamalarını ve korkularından özgürleşmelerini sağlayan Duman korkulardan özgürleşmek için EFT tekniklerini de aktardı.