Meme Protezinin Büyüklüğü Önem Taşıyor
Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Sönmez, seçilecek meme protezinin büyüklüğünün, meme büyütme ameliyatının püf noktalarından olduğunu belirtti.
Seçilecek meme protezinin büyüklüğünün, meme büyütme ameliyatının püf noktalarından olduğunu belirten Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Sönmez, protez büyüklüğüne karar verme aşamasında hastaya ve cerraha yardımcı olan bilgisayar destekli görüntüleme yöntemlerinden daha önce bahsettiğini, bu hafta yine bu konunun başka bir boyutunu ele almak istediğini ifade etti. Doç. Dr. Ahmet Sönmez, göğüs büyütme estetiği düşünen hastaların bir kısmının, yıllarca küçük göğüslerle dolaşmış, takviyeli sütyenler kullanmış oldukları için büyük göğse sahip olma arzusunda olduklarını dile getirdi.
Biraz daha mı büyütseydik algısı aslında yanlış
Aslında hayatlarında ilk defa yaşayacakları bu deneyime hazırlıksız olduklarını, ne kadar ameliyatı planlarsanız planlayın gerçek sonuçlarla karşılaşıp vücut imajlarının değişince bir bocalama dönemi yaşayabileceklerini vurgulayan Doç. Dr. Sönmez, bu hastaların, gözleri bir süre sonra büyümüş göğüslerine alışınca; "acaba biraz daha büyük bir protez mi olsaydı?" diye düşünebileceklerini, sanki ne kadar büyük o kadar iyi olacak gibi bir algıları olabileceğini ve bu algının cerrahların çok da istediği bir şey olmayabildiğini sözlerine ekledi.
Doç. Dr. Ahmet Sönmez, "Göğüs kafesinin kaldırabileceği çaptan daha fazla bir protez koltuk altına doğru taşma yapacaktır. Yine deri kılıfının taşıyacağından büyük bir hacim hem protezin kenarlardan ele gelmesini kolaylaştırır hem de derinin normal yapısına zarar vererek deformasyona ve hatta deri çatlaklarına bile sebep olabilir. Bilinmesi gereken önemli bir nokta da protez hacmi büyüdükçe kapsül kontraktürü diye bilinen ve uzun dönemde protezli memelerde istemediğimiz bir durumla karşılaşma ihtimali de artar" dedi.
Vücut algınızı ve imajınızı değiştirmek zor gelebilir
Bazı kişiler için de tam tersi durumların da söz konusu olabileceğini anlatan Sönmez, vücut algıları daha eril ve sportif olan kadınların göğüs kafesleri için ideal oranlarda olan bir büyüklüğü fazla olarak algılayabileceklerinden bahsetti. Yıllarca küçük göğüs dokusuyla yaşamış, buna uygun giyim tarzı geliştirmiş, imaj oluşturmuş kişilerde kıyafet seçimlerini, sütyen ölçülerini değiştirmenin kolay olmayacağını belirten Doç. Dr. Ahmet Sönmez, bu tarz durumların her hastada tabii ki ortaya çıkmayacağını da vurguladı.
"İyi bir ameliyat öncesi değerlendirme süreci, iyi bir hasta-doktor iletişimi ile pek çok durum hastanın yaşam şekline ve vücut algısına göre düzenlenebilir" şeklinde açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Ahmet Sönmez, "Hastanın ameliyatı aslında ameliyathanede değil, daha ilk doktor görüşmesinde başlar" sözünü ekleyerek, protezi siz kullanacak olduğunuza göre son kararın size ait olduğunu, Cerrahın sizi "uygun olmayacak" uç noktalar konusunda uyarması gerektiğini ve son kararı birlikte vermeniz gerektiğinin altını çizdi.
Protez ölçüleri dünyada nasıl seyrediyor?
Göğüs protezi konusunda toplumların sosyal normlarının da rol oynadığını, yapılan çalışmalarda örneğin Amerika Birleşik Devletlerinde kullanılan ortalama bir protez hacminin, Avrupa ülkelerinde kullanılan ortalama bir protez hacmine göre 100 cc daha fazla olduğunu, ülkemiz bu skalanın ortalamasının nasıl olduğu konusunda bir istatistiğin bulunmadığını sözlerine ekleyen Doç. Dr. Ahmet Sönmez, tecrübesine dayanarak bazı açıklamalarda bulundu.
Doç. Dr. Sönmez, "Yıllar içinde bana başvuran hastaların büyük çoğunluğu abartılı olmayan doğal duran göğüsler istemiştir. Bu anlamda Avrupa'ya daha yakın bir anlayışımız var. Başka doktorlar tarafından yerleştirilmiş ve hastanın "büyük" bulduğu protezleri daha küçükleriyle değiştirdiğim çok durum olmuştur. Tersi durumlarla, yani "küçük" bulunan protezlerin büyükleriyle değiştirilmesiyle de zaman zaman karşılaştığım olur ama bu çok daha nadirdir. Bu bizim toplum olarak daha küçük protezleri tercih ettiğimiz yönünde yorumlanabilir" diyerek sözlerini noktaladı.