Hayatınızda "Beyaz Mucizeler" Yaratın

Hayatınızı değiştirmek, mutluğu, bereketi ve sağlığı kendinize çekmek için hiçbir zaman geç değil! Nuray Sayarı'nın yeni kitabı ile kendi mucizenizi kendiniz yaratabilirsiniz…

Neredeyse herkesin duyduğu anda tüylerini diken diken eden "büyü" kelimesi Nuray Sayarı'nın olumlu enerjisiyle bir mucizeye dönüşüyor. Biz de hayatınızdan negatif olan her şeyi uzak tutmak, iyi ve güzel şeyleri kendinize çekmek için yazdığı son kitabı "Beyaz Mucizeler" üzerine ünlü astrolog ile kısa bir söyleşi gerçekleştirdik

Neden bu kitabı yazmaya karar verdiniz?

Aslında farklı bir kitap hazırlıyordum. Hazırlıklarımız sürerken, onu yarıda bırakıp bu kitaba başladık. Yaşadığım bir olay, bu kitabı hazırlamama neden oldu. Bana büyü yapılmak istendi. Ofisimin muhtelif yerlerinde sağlığıma, evliliğime, başarıma kastedilmek isteğiyle muskalar konmuş. Onları buldum. Ama ben inançlı bir insan olduğum için Ayet-el Kürsi, Nas ve Felak sureleri okuyup, muskaları sirkeli suda erittim.

Bizim toplumumuzda büyüye karşı büyük bir korku var. Hayatıma 24 yıldır astroloji ile yön veren biriyim. Benim karşıma çeşitli konuları danışmak için gelenler, genellikle "Bende büyü var mı?" diye soruyorlar. Karşımdaki insan eğitimli bir profesör bile olsa "Bende büyü var mı?" sorusu ile karşılaşmak artık benim için sürpriz olmuyor. "Bende büyü mü var?" sorusuna yanıt vermekten yorulmadım ama insanların sorularına yanıt bulmalarını istedim. "Beyaz Mucizeler"i biraz da bunun için yazmak istedim.

Genel olarak büyünün kötü olduğu kanısı hakim. Peki, siz bu kitabı yazarken ters bir tepki almaktan çekinmediniz mi?

Çekinmek mi! Aksine ben bu kitabı büyünün ne kadar kötü bir şey olduğunu ve dinimizce de çok günah olduğunu anlatmak için yazdım. Büyüyle uğraşan insanların karma yaratacaklarını, çocuklarından olmasa bile torunlarından bile bunun günahının çıkacağını anlattım. Kadere müdahale edemeyeceğinizi, etmeye çalıştığınız durumlarda başınıza çok kötü işler geleceğini anlattım. Tüm kitap boyunca insanların niyetlerini kendilerinin ve evrenin hayrı için tutmaları gerektiğini söyledim. Bırakın büyü yapmayı dilek dilerken bile başkalarının hayrına olmayacak bir şeyi istemeyeceksiniz.

Büyü nedir? Bizlere gerçekten zarar verebilir mi?

Evet, büyü var. Hayatın bir gerçeği olan büyü ve sihri, İslam dini de kabul ediyor ve varlığını onaylıyor. Ancak İslam dinine göre büyü en büyük günahlar arasında. İnsanlar arasında sevgi, yardımlaşma, iyi niyetli yaklaşımı şart koşan İslam dini, kul hakkını ibadetlerin bile üzerinde tutmuştur. İbadetlerin yerine getirilmemesi durumunda ortaya çıkan günahlar, tövbe edilerek affedilebilirken, kul hakkı asla affedilmez. Bu nedenle bir Müslüman'ın da en çok dikkat etmesi gereken konu kul hakkı yememektir. Yani namaz kılamamış, orucunu tutamamış biri için tövbe ve affedilme kapısı açık tutulurken, başkasının hakkını gasp eden birini ancak o hakkın sahibi affedebilir.

Büyü konusunu da benzer bir çerçevede ele alınmıştır. Büyü yaparak insanların hakkını gasp edenler hiç hoş görülmez. üstelik büyü, var olan ve kadere uygun şekilde yürümesi gereken günlük yaşama da bir müdahale olduğu için ayrıca hoş görülmemektedir. Geçmişte Firavun gibi bazı kralların büyücülere dayanarak kendini "Tanrı" ilan etmelerine kadar giden sürece de işaret eden İslam dini, kötü büyüler yaparak insanlara zarar vermeyi ya da kendisini olduğundan daha büyük görmeyi hiçbir şekilde affetmez. Büyü bozmayı ise sevap sayar.

Zarar verir mi?

Kişiye bağlı...

Bir yakınımıza büyü yapıldığını düşünüyorsak, bunu bozmak için biz bir şeyler yapabilir miyiz?

Evet, kitapta bize yapılan büyülerden nasıl korunacağımızı anlattım. Bu kesinlikle cinci hocalara gidip, paraları bayılıp olmaz! Aman dikkat dışarıda insanların bu hassasiyetlerini kullanmak isteyenler çok. Dualardan yardım alacağız.

Bize büyü yapıldığının farkına varabilir miyiz?

Eğer benim gibi algılarınız açıksa size gönderilen negatif enerjileri hissedebilirsiniz. Aksi takdirde devamlı bana büyü yapıldı mı diye yaşamak çok yorucu olur. İyisi mi siz, kitapta da anlattığım gibi dualarınızı edin ve korunun. Hiç düşünmeyin. Korku enerjisini üzerinize çekmeyin.

Kendimizi bu tarz enerjilerden nasıl koruyabiliriz?

Kötü insanların yaptığı büyüden korunmak da mümkündür. İslam dini bunun yolunu yine Hz Muhammed'in hayatından örneklerle göstermiş, sure ve ayetlerle insanlara çok önemli anahtarlar vermiştir.

Bakara Suresi'nin bir bölümü olan Ayet-el Kürsi, bütün Müslümanların bildiği gibi çok önemli bir koruyucu, manevi bir zırhtır. Kötü olan her şeyin şerrinden bu ayet okunarak korunulabilir. Elbette besleme çekmek, bir işe başlarken "Bismillahirrahmanirrahim" demek de çok önemlidir. Bu kelime, "Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla" demek olduğu için, başlanılan işin Allah adına, hayırlı olması dileğini ifade eder.

Kuran'da büyü, sihir, nazar gibi zararlardan korunmak için Müslümanlar tarafından okunulan 2 sure vardır. Esasen Kuran'ın tamamı Müslümanlar için koruyucu olmasına rağmen Felak ve Nas Sureleri daha çok büyü, sihir, nazar gibi zararlardan korunmak için okunur.

Felak Suresi'nde Peygamberimize hitaben "Düğümlere üfleyenlerin şerrinden Allah'a sığınılması" tavsiye edilmiştir. Düğümlere üfleyerek büyü yapmak, Araplar arasında yaygın bir kötü büyüdür. Abdestli dolaşmak, bol bol Kuran okumak ve Allah'ı çok zikretmek de insanı büyü ve nazar gibi kötü etkilerden korur. Dinimizde nazara karşı gusül abdesti de önerilmiştir.

Özellikle aşk büyüleri konusunda, bu büyüleri yaparken ilahi plana müdahale ediyor olmuyor muyuz?

Kesinlikle oluyoruz. Aşk büyüleri, hele birinin yuvasını yıkıyorsanız çok büyük günahtır. Benim kitabımda 'beyaz mucizeler' ile aşkı kendinize çekmek konusunda, aşk enerjinizi arttırmanızı, auranızı temizlemenizi, kendinizin ve başkalarının hayrına olacak aşkları kendinize nasıl çekeceğinizi anlatıyorum. Yoksa size aşk büyüsü tarifi asla vermiyorum!

Rüyalarımızı anlamlandırabileceğimiz şekilde yönlendirebilir miyiz? Nasıl?

Rüyalarımız bilinçaltımızın yansımasıdır. Rüyalarımızı günlük olarak yazarsak bir süre sonra onları yorumlamaya başlayabiliriz. Rüya görmeyen insanlar kendisiyle yüzleşemeyen insanlardır. Aslında hepimiz rüya görürüz ama kendiyle yüzleşemeyen, suçluluk duygusu içinde olan insanlar hatırlamayı reddederler.

Kitabınızda birçok tılsım tarifi yer alıyor. Bu tarifleri yazarken nerelerden referans aldınız? Araştırma süreciniz nasıl gelişti?

Genelde kitapta yazdıklarım geleneksel olarak anneanne ve babaanne öğretileri... üzerine de dünyayı dolaşırken gittiğim ülkelerdeki uygulamalardan ve okuduğum kitaplardan da feyz aldım. Ama aslında daha çok yüreğimin dilinden gelenlere yer verdim.