Çocuklarda Sinek ve Böcek Isırıklarına Karşı İlk Yardım Önerileri
Arı, kene, böcek, sivrisinek sokmalarına karşı hazırlıklı olmanın ve önlem almanın tam zamanı… Yaz aylarının gözde aile etkinlikleri arasında ilk sırada yerini alan pikniklerin yaygınlaşmasıyla birlikte doğada geçirilen süreler artıyor. Piknik, sıcak hava ve nemle mücadele için en sevilen etkinliklerden biri olsa da arı, kene ve böcek sokmalarının çocuklarda yol açabileceği alerji riskine karşı önlem almak gerekiyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Doç. Dr. İsmail Yıldız, ailelere önerilerde bulundu.
Arının soktuğu bölgeyi temiz tutun ve kaşımayın
Yaz aylarında sıklıkla bal, sarı yabani ve iri arı sokmalarına rastlanmaktadır. İri arılar, küçük olan sarı yabani arılardan daha tehlikeli olabilmektedir. Nefes borusu, göz kapağı ve ağız içinde gerçekleşen arı sokmaları ciddi risk taşır. Arı sokması sonrası ağrı, şişlik ve kızarıklık olsa da nadiren bulantı, kusma, baş dönmesi yapabilir. Eğer bu belirtiler varsa hemen doktora gidilmelidir. Arı sokması durumunda öncelikle arı iğnesini içerde bıraktıysa temiz bir cımbız yardımıyla çıkarılmalıdır. Genellikle bal arıları iğnelerini içerde bıraktığı için zehri kana geçmeden çıkarılabilirse ağrı şikayetleri daha hafif olacaktır. Arının soktuğu yer sabun ve su ile iyice dezenfekte edilmeli ve kaşımaktan kaçınılmalıdır. Sokma sonrası oluşan ağrı şiddetine göre doktorun önereceği antihistaminik kremler kullanılabilir.
Böcek ısırmaları yaklaşık 7 gün içinde kayboluyor
Böcek sokmalarında küçük kaşıntılar olabilir. Bunlar genellikle 24 saat içinde kaybolurlar. Bazen de 2 gün içinde ortaya çıkan kızarıklık ve kabartılar olabilir. Bunların iyileşme süresi ise 7 günü bulabilmektedir. Böcek sokmaları sonrası ürtiker yani kurdeşen ve anjiödem tabloları da gelişebilir. Ödem, ses kısıklığı, nefes darlığı, şokla birlikte dolaşım bozuklukları olursa en yakın hastaneye başvurulmalıdır. Evlerde sıklıkla karşımıza çıkabilen karıncanın da ısırılabileceği unutulmamalıdır. Karınca çenesi ile tutunarak başının çevresinde yaptığı dairesel hareketlerle birlikte birkaç yerden sokabilir. Soktuğu yerde içi sıvı dolu kabartılar oluşur. Kabartıları kaşımamak ve sürekli ellememek daha hızlı bir iyileşme süreci sağlayacaktır.
Alerji riski deri testleri ile değerlendiriliyor
Arı sokmaları ya da böcek ısırmalarının en önemli risk faktörlerinden biri alerjik reaksiyona sebep olmalarıdır. Alerji tanısında hasta hikayesi, deri testleri ve laboratuvar kan testleri önemlidir. Hasta olan çocuğun öyküsü ailesinden çok iyi bir şekilde alınmalı, geçmişteki arı-böcek sokmalarının zamanı, ne gibi özellikler taşıdığı, reaksiyonun nasıl seyrettiği ve beraberinde ne gibi şikayetlerin ortaya çıktığı araştırılmalıdır. Alerjisi oluştuktan sonra panik, korku, aşırı sıcak ve aşırı hareket alerjik reaksiyonu artırabilir. Tanı için deri testleri yapılabilir.
Kene ısırdıktan 3 gün sonra belirtiler görülüyor
Keneler, 5 mm-1.2 cm boyunda, yassı-oval şekilli, 5-6 adet bacağı bulunan, kırmızı-kahverengi, uçamayan ve sıçrayamayan parazitlerdir. Daha çok sık otların ve çalıların bulunduğu yerlerde ve hayvan barınma alanlarında görülürler. Nisan – Ekim aylarında aktif olan kenelere karşı dikkatli olunmalıdır. Bir kene ısırdıktan ortalama 3 gün içinde belirtiler ortaya çıkmaya başlar. Gözlerde ve yüzde kızarıklık olur, göğüste noktasal kanamalar görülebilir. Ayrıca cilt altı kanamalar, burun kanaması ve dışkıda-idrarda kan görülmesi gibi ciddi kanama bozuklukları olabilir. Kene ısırmasında takip edilmesi gereken belirtiler şu şekilde sıralanabilir:
• İştahsızlık
• Baş ağrısı
• Yüksek ateş
• Yaygın kas ağrıları
• Mide ağrısı
• Kusma
• İshal (nadiren)
Ağır vakalarda hastalığın beşinci gününden sonra karaciğer, böbrek ve akciğer yetmezliği ile santral sinir sistemi bozuklukları gelişebilir. Kene ısırmasında iyileşme, genellikle 10. günden sonra başlar. Bazı vakalarda 4 haftaya kadar uzayabilmektedir.
Kene ezilmeden ve ağız kısmı kopmadan vücuttan çıkarılmalı
Hayvan barınakları veya kenelerin yaşayabileceği alanlarda çıplak ayakla dolaşılmamalı, kısa giysiler giyilmemeli, mümkünse açık renkli, uzun kollu ve uzun paçalı giysiler giyilmelidir. Vücut belirli aralıklarla kene yönünden muayene edilmeli, vücuda yapışan keneler kesinlikle ezilmeden ve kenenin ağız kısmı koparılmadan bir pensle sağa sola oynatarak, çivi çıkarır gibi alınmalıdır. Kenelerin üstüne kimyasal dökülmesi, kibrit ile yakılması gibi işlemler kenelerin hastalık etkenlerini aktarma riskini artırabilir. Bu tarz uygulamalardan kaçınılmalıdır.
Sivrisinek ısırıkları yaz aylarında artıyor
Su birikintileri, çöp kokuları ve sulak alanlar sivrisinek varlığını arttırır. Sivrisinekler insanlardan ve hayvanlardan kan emdikleri için ciddi hastalıklara, bazen salgınlara ve en basit haliyle ısırmaya bağlı cilt reaksiyonlarına neden olabilirler. Sivrisineğin ısırdığı yerde yanma hissi, kızarıklık, kaşıntı ve şişlik olabilmektedir. Bu bulgular genellikle 1-2 gün sürebilmektedir. Sivrisinek ısırıklarında lokal cilt reaksiyonlarına yönelik antihistaminik kremler sürülebilir.
Arı-böcek ve sivrisinek sokmalarına karşı alınması gereken 10 önlem
1. Böcek alerjilerinin tedavisinde öncelikle böceğin iğnesi deride kalmışsa, zehir kesesi sıkılmadan çıkarılmalıdır.
2. Sokma sonrası hemen bir sağlık kuruluşuna başvurularak, uzman yardımı alınmalıdır.
3. Koruyucu önlemler gereklidir. Bahçede veya yeşil bir alanda zaman geçirilecekse uzun çorap ve mutlaka ayakkabı giyilmelidir.
4. Evin çevresinde bulunan arı kovanları kaldırılmalı veya imha edilmelidir.
5. Şekerli ve açık gıdalara yaban arıları gelebileceğinden bunlar kapalı olarak saklanmalıdır.
6. Arı alerjisi olan çocuklara parlak ve çiçekli giysiler giydirilmemelidir.
7. Arı alerjisi olan çocuklar için aileler yanında otomatik epinefrin enjektörü (epi-fen) taşınmalıdır.
8. Tehlikeli reaksiyonlarda hemen iğne yapılmalıdır. Böcek alerjilerinden özellikle arı alerjilerinde aşı tedavisi uygulanabilir. Bu tedavi, hastanede uygulanmalıdır.
9. Sivrisinek ısırıklarından korunmak için; cibinlik kullanılmalı, ultrasonik veya solar, bitkisel ve optik sivrisinek kovucular kullanılabilir.
10. Sivrisinekten korunmak için lavanta, kekik, nane, tarçın ve sarımsak gibi birçok bitkiden yararlanılmıştır. Örneğin; lavanta yağı kullanılması sivrisineklerin vücuda yaklaşmasını önlemektedir.