İsrailli bakandan Madleen gemisinde gözaltına alınanlarla ilgili skandal talimat

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'ne insani yardım ulaştırmak için yola çıkan ve 12 insan hakları savunucusu aktivistin bulunduğu Madleen gemisine saldırdı. Baskının ardından gemiyle irtibatın kesildiği, geminin Aşdod limanına çekildiği bildirildi.İnsan hakları aktivisti Yasemin Acar'ın paylaştığı kısa videoda ise İsrail askeri olduğu düşünülen bir kişinin video çekenlere telefonlarını kapatmasını söylediği duyuluyor. Bir başka videoda ise askerlerin gemiye yaptığı baskın sırasında aktivistlerin can yeleklerini giydiği ve ardından bir araya toplanarak ellerini havaya kaldırdıkları görülüyor. ÖZGÜRLÜK FİLOSU: GÖNÜLLÜLER ORDU TARAFINDAN KAÇIRILDI Özgürlük Filosu Koalisyonu'nun (Freedom Flotilla Coalition) Telegram hesabından yapılan açıklamada, "Madleen gemisindeki gönüllüler, İsrail ordusu tarafından kaçırıldı" dedi. Açıklamada, Gazze'de açlıkla boğuşan Filistinlilere destek olmak için yola çıkan ve kaçırılan insan hakları aktivistlerinin güvende tutulmalarını sağlamak için vatandaşı oldukları ülkelerin Dışişleri bakanlıklarına baskı yapılması çağrısında bulunuldu. GEMİYE BEYAZ SIVI ATILDI Koalisyon, müdahaleden önce yaptıkları paylaşımda, gemiye drone ile tahriş edici beyaz bir sıvı atıldığını açıkladı. Özgürlük Filosu Koalisyonu'nun Telegram hesabından paylaşılan videoda, İsrail ordusuna ait dronların geminin üzerinde uçtuğu belirtildi. Gemideki insan hakları aktivisti Yasemin Acar, dökülen beyaz sıvıyı göstererek, "Üzerimize kimyasal bir sıvı döktüler, ne olduğunu bilmiyoruz. Bu sivillere karşı işlenmek üzere olan başka bir savaş suçudur" dedi.Paylaşılan videoda yüzünü kapatan Acar, sıvı sebebiyle gözlerinin yandığını söyledi. GEMİDE KİMLER VAR? Madleen'de, Avrupa Parlamentosunun (AP) Fransız üyesi Rima Hassan ve Almanya vatandaşı Yasemin Acar'ın yanı sıra Türkiye'den Hüseyin Şuayb Ordu, Brezilya'dan Thiago Avila, İspanya'dan Sergio Toribio, Hollanda'dan Marco van Rennes, Fransa'dan Baptiste Andre, Reva Viard, Pascal Maurieras ve Yanis Mhamdi, İsveçli iklim aktivisti Greta Thunberg ve gazeteci Omar Faiad bulunuyordu.Madleen, Gazze halkı için acil ihtiyaç duyulan bebek maması, un, pirinç, çocuk bezi, kadın hijyen ürünleri, su arıtma kitleri, tıbbi malzemeler, koltuk değnekleri ve çocuk protezleri gibi malzemeler taşıyordu. "ÜLKELERİNE GÖNDERİLECEKLER" İsrail Dışişleri Bakanlığı, Gazze Şeridi'ne yaklaşık 185 kilometre uzaklıkta alıkoyduğu Madleen gemisinin İsrail'e götürüldüğünü duyurdu. Aktivistlerin ülkelerine gönderileceği bildirildi. TÜRKİYE'DEN İLK TEPKİ: İSRAİL TERÖR DEVLETİ OLDUĞUNU İSPATLAMIŞTIR Dışişleri Bakanlığı, Madleen gemisinin İsrail tarafından alıkonulmasına ilişkin olarak yaptığı açıklamada "Gazze'ye insani yardım ulaştırmak amacıyla yola çıkan ve içinde vatandaşlarımızın da bulunduğu 'Madleen' adlı gemiye uluslararası sularda seyrettiği esnada İsrail güçlerince müdahalede bulunulması, uluslararası hukukun açık bir ihlalidir," ifadelerini kullandı. "Netanyahu hükümetinin, seyrüsefer serbestisini ve deniz güvenliğini de tehdit eden bu menfur saldırısı, İsrail'in bir terör devleti olduğunu bir kez daha ispatlamıştır," ifadelerini kullanan Dışişleri Bakanlığı, "Gazze'de açlığı bir silah olarak kullanan ve insani yardımların ulaştırılmasını engelleyen İsrail'in soykırım politikalarına karşı uluslararası toplumun haklı tepkisi devam edecektir. İsrail'in saldırgan ve hukuk tanımaz tutumu, insanlık değerlerine sahip çıkan sesleri susturamayacaktır" dedi. BM: GEMİYİ SERBEST BIRAKIN Birleşmiş Milletler (BM) Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese, İsrail'in 12 insan hakları aktivistiyle alıkoyduğu Madleen gemisinin serbest bırakılması ve Gazze'ye uygulanan ablukanın kırılması çağrısında bulundu. Albanese, X hesabından yaptığı paylaşımda, Gazze Şeridi'ne insani yardım ulaştırmayı amaçlayan Madleen gemisinin, "acilen serbest bırakılması gerektiğini" belirtti. BM Raportörü, "Her Akdeniz limanı Gazze'ye yardım, dayanışma ve insanlık taşıyan tekneler göndermelidir. Beraber yelken açacaklar, birlikte durdurulamaz olacaklar." ifadesini kullandı.İsrail'in insani felakete sebep olduğu Gazze'de, insani yardım girişini de kısıtlayan ablukasına işaret eden Albanese, "Ablukayı kırmak, devletler için yasal bir sorumluluk ve hepimiz için ahlaki bir zorunluluktur." değerlendirmesinde bulundu. HAMAS: BU BİR DEVLET TERÖRÜ Hamas, İsrail'in Gazze'ye giden insani yardım gemisi Madleen'e müdahalesini eleştirerek, geminin ele geçirilmesinin "organize devlet terörü" anlamına geldiğini belirtti. Hamas'ın yazılı açıklamasında, "Tehditlere karşı dik duran ve Gazze'nin yalnız olmadığını bir kez daha gösteren çeşitli milletlerden cesur aktivistleri selamlıyoruz" denildi. Açıklamada, Madleen yelkenlisinin ve Cezayir, Tunus ve Ürdün'den Gazze'ye ulaşmaya çalışan diğer insani yardım gemilerinin, İsrail'in "propaganda makinesinin" "başarısızlığının canlı kanıtı" olduğu vurgulandı. Hamas, Birleşmiş Milletler'i (BM) gözaltına alınan aktivistlerin serbest bırakılması için harekete geçmeye çağırdı. Açıklamada, "Madlin'e el konulması özgür insanların sesini susturmayacak ve Gazze ile büyüyen küresel dayanışmayı durdurmayacaktır" ifadesi kullanıldı. İSRAİLLİ BAKAN'DAN "ZORLA VİDEO İZLETME" TALİMATI İsrail Savunma Bakanı İsrael Katz, İsrail ordusunu Madleen'e "hızlı" müdahalesinden dolayı tebrik etti. X'te İsrail askerlerinin insani yardım gemisine müdahalesine ilişkin bir mesaj paylaşan Katz, orduya 7 Ekim saldırısını belgeleyen bir videonun gözaltına alınan aktivistlere izletilmesi talimatını verdiğini belirtti. Katz, "İsrail Savunma Kuvvetleri'ni, 'Madleen' filosunun ablukayı kırarak Gazze kıyılarına ulaşmasını önlemek amacıyla hızlı ve güvenli bir şekilde ele geçirmesinden dolayı kutluyorum. İsrail Savunma Kuvvetleri'ne, filodaki yolculara, Aşdod limanına vardıklarında 7 Ekim katliamının dehşetini gösteren videoyu göstermeleri talimatını verdim. Yahudi düşmanı Greta ve Hamas'ı destekleyen arkadaşlarının, desteklemek için geldikleri Hamas terör örgütünün tam olarak kim olduğunu ve kimler için çalıştıklarını, kadınlara, yaşlılara ve çocuklara karşı hangi vahşetleri işlediklerini ve İsrail'in kendini savunmak için kime karşı savaştığını görmeleri yerinde olacaktır. İsrail Savunma Kuvvetleri, tüm rehineler serbest bırakılıncaya ve İsrail Devleti'nin güvenliği sağlanıncaya kadar Hamas katillerine karşı savaşını tüm ahlaki doğruluğuyla sürdürecektir." dedi.