Yemek kartları marketlerde geçecek mi 2025
Son günlerde, yemek kartlarının marketlerde kullanımıyla ilgili yeni düzenlemelerin gündeme geldiği yönünde çeşitli iddialar ortaya atıldı. Özellikle sosyal medya platformlarında dolaşan haberler, milyonlarca çalışanın bu konuda merakını artırdı. Yemek kartları marketlerde geçecek mi 2025
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), geçtiğimiz haftalarda yemek yardımlarına ilişkin yeni bir genelge yayımlayarak bazı önemli değişiklikleri duyurdu. Bu kapsamda, bazı basın organları yemek kartlarının marketlerde kullanımının kısıtlanacağına dair haberler yaptı. Peki, bu iddialar ne kadar doğru? Yemek kartları marketlerde geçecek mi 2025
YEMEK KARTLARI MARKETLERDE GEÇERLİ OLACAK MI?
Yemek Kartları Derneği Başkanı Öner Piyade, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, SGK tarafından yapılan son düzenlemenin işverenleri zor durumda bırakacak ya da çalışanların gıda alımını kısıtlayacak bir karar içermediğini vurguladı.
Piyade, SGK'nın 5510 sayılı Kanunun 80. maddesinin B bendine uygun olarak hareket ettiğini ve yemek kartlarının ayni yardım kapsamında değerlendirilerek prim kesintisine tabi olmayacağını belirtti.
Ayrıca, 31 Aralık 2024'te yayımlanan genelgede, "nakit veya nakit yerine geçecek şekilde" ifadesinin yer aldığını hatırlatan Piyade, yemek kartlarının herhangi bir sınırlamaya tabi olmadan, tüm banka POS cihazlarında ve sektörlerde geçerli olacağını dile getirdi.
2025 YILI GÜNLÜK YEMEK ÜCRETİ NE KADAR OLDU?
Yeni düzenlemeye göre, 1 Ocak 2025 itibarıyla çalışanlara sağlanan günlük yemek ücreti 158 TL olarak belirlendi. Buna göre, bir çalışanın ayda 24 gün çalıştığı varsayıldığında, işveren tarafından yemek bedeli olarak sağlanacak toplam tutar 3.792 TL olacak.
İşveren tarafından çalışanına aylık 5.000 TL yemek yardımı sağlanması durumunda, bu tutarın 3.792 TL'si vergiden muaf tutulacak, kalan 1.208 TL'lik kısmı ise sigorta prim kesintisine tabi tutulacak.
Bu gelişmeler doğrultusunda, yemek kartlarının marketlerde kullanılabilir olup olmayacağına dair endişeler yersiz görünüyor. SGK'nın yeni düzenlemesi, hem işveren hem de çalışan açısından daha önce uygulamada olan istisna sistemini devam ettirerek herhangi bir kısıtlama getirmiyor.
