CHP'den Tunceli, Elazığ ve Bingöl Adliyelerine Siyah Çelenk

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Tunceli, Elazığ ve Bingöl il teşkilatları, 17-25 Aralık operasyon dosyalarına takipsizlik kararı verilmesini, bulundukları illerin adliyelerine siyah çelenk bırakarak protesto etti.

CHP'nin 81 ilde eş zamanlı olarak, 17-25 Aralık operasyonlarıyla ilgili takipsizlik kararını protesto için adliye kapılarına siyah çelenk bırakma eylemi, Elazığ, Tunceli ve Bingöl'de de gerçekleştirildi.

ELAZIĞ

Elazığ'daki protestoya, 22 Eylül 2014 tarihinde genel merkez tarafından görevden alınan il yönetiminin yerine atanan CHP Elazığ İl Başkanı Yavuz Doğdu ve dün yapılan olağanüstü genel kurulda başkanlığa seçilen fakat henüz mazbatasını almayan yeni başkan Ünsal Karatepe ile partililer katıldı. "Adaletin Kara Günü-CHP Elazığ İl Örgütü" yazılı siyah çelengi adliye önüne bırakan CHP Elazığ İl Başkanı Yavuz Doğdu, yaptığı kısa konuşmanın ardından, partililer sessiz bir şekilde dağıldı.

TUNCELİ

Saat 11. 00'da Tunceli Valiliği ve Adliye Sarayı'nın bulunduğu bahçeye gelen CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, CHP İl Başkanı Kemal bozkurt'un da aralarında bulunduğu yaklaşık 15 kişi, üzerinde "Adaletin kara günü" yazan siyah çeleng bıraktı.

Çelengin adliye kapısına bırakılmasından sonra gazetecilere konuşan CHP'li Kamer Genç, 17 ve 25 Aralık yolsuzluk soruşturmasının örtbas edilerek kapatılmasının utanç verici olduğunu belirterek, "17 ve 25 Aralık yolsuzluk soruşturmasında her şey ortada. Hakim kararıyla dinlenen telefonlarda, bütün gerçekler ortada dururken, savcılığın takipsizlik kararı vermesi, inanılır gibi değil. Adelet Bakanı Bekir Bozdağ, zaten bütün soruşturmalara müdahale etmiştir ve bizzat başsavcıları arayarak soruşturmayı yürüten savcıların görevden alınmasını istemiştir. CHP iktidara geldiği zaman bunun hesabını soracağız ve her kuruşun hesabını, bunlar halka ve adelete verecekler, bu yolsuzluklar asla örtbas edilemeyecektir" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanı tanımadığını ifade eden Genç, "Tayyip Erdoğan operasyon yapıldığı gün Konya'da Mevlana törenlerindeydi. Töreni bir tarafa koyuyor, ikide bir oğlu Bilal'i arayarak, 'oğlum paraları ne yaptın? Sıfırladın mı?' diyor ve oğlu; 'yok babacağım hala 30 milyon euro var' diyor. Bu konuşmalar tamamen yasal dinlenmiş ve hakim kararıyla yapılan dinlemelerdir. Bütün bu gerçekler ortadayken, bu hakimler, bu savcılar, hangi vicdanla takipsizlik kararı veriyor anlamış değilim. Abdullah Gül, Cumhurbaşkanlığı'ndan ayrıldığı zaman dedi ki, 'gidip kayıp trliyon davasında yargılanacağım.' Ama Tayip Erdoğan bunu engelledi, bırakmadı. Çünkü kendisinin birçok açığı var bu konuda, bu yolun açılmasını istemedi. Bu durumlar başka ülkelerde yaşansa, bunları yapanlar hapisaneye gider. Maalesef bizde yargı görevini yapmıyor ve bu kişi, yani Tayip Erdoğan, gidip Çankaya Köşkü'ne sığındı. ben kendisini Cumhurbaşkanı olarak kabul etmiyorum zaten. Gayri meşru bir seçim usuluyla, yargıyı kullanarak, Anayasayı askıya almak suretiyle böyle bir şekilde, gayri meşru bir seçim yapıldı. Bu nedenle tanımıyoruz, hele ben onu Cumhurbaşkanı olarak kabul etmiyorum" diye konuştu.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ı da sert bir dille eleştiren Kamer Genç'in konuşmasından sonra CHP'liler sessiz bir şekilde adliyeden ayrıldı.

BİNGÖL

Bingöl'de de CHP İl Başkanı Mustafa Kurban ve bir gurup partili, adliye binası önüne gelerek, "Adaletin kara günü" yazılı siyah çelenk bıraktı. Başkan Kurban, paralel yapı ve darbe gibi yapay gündemler yaratılarak 17-25 Aralık operasyonlarının unutturulmak istendiğini belirterek, "17-25 Aralık yolsuzluk operasyonlarını unutturmak, gündemden çıkarmak, paralel yapıydı, darbeydi, bunlar laftır. Bunlar düpe düz hırsızlık olaylarıdır. Eğer hükümet bunu kabul ediyorsa bu 4 bakanı bugün grevine iade etmelidir. Bu Halk Bankası müdürünü de merkez bankasının başına getirmelidir" şeklinde konuştu. Yapılan konuşmanın ardından CHP'liler sessiz bir şekilde dağıldı.