Zonguldak Kaza Kurbanı Madenciler Mezarları Başında Anıldı
Zonguldak'ta, 7 Ocak 2013'te meydana gelen ve 8 işçinin öldüğü maden kazasının 2'nci yılında acılar unutulmadı, mazarları başında anıldı.
Zonguldak'ta, 7 Ocak 2013'te meydana gelen ve 8 işçinin öldüğü maden kazasının 2'nci yılında acılar unutulmadı, mazarları başında anıldı.
Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Kozlu Müessese Müdürlüğü maden ocağında yerin 630 metre altında meydana gelen ani metan gazı püskürmesinde, taşeron firmada çalışan Muharrem Yapıcı, Hasan Bozacıoğlu, Köksal Kadıoğlu, Satılmış Arslan, Muhsin Akyüz, Ahmet Şeker, Hüseyin Kürekçi ve Yüksel Koca hayatını kaybetti, 1 kişi de yaralandı. Kazanın 2'nci yıl dönümünde, sorumlular hakkında dava açılmasına rağmen henüz duruşma yapılmadı. TTK Kozlu Müssese Müdürü Kazım Eroğlu ve yardımcısı Nurettin Yılmaz ile taşeron firma Star İnşaat Genel Müdürü Şafak Sırrı Demirel ve iki yardımcısının da aralarında bulunduğu 10 sanık, 'taksirle ölüme sebebiyet vermek' suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davada 20 Ocak'ta hakim karşısına çıkacak.
YARALI KURTULDU, DERNEK KURDU
Kazanın 2'nci yılında acılar da unutulmadı. Kazadan yaralı kurtulup sağlığına kavuştuktan sonra Türkiye Maden Şehitleri Aileleri Dayanışma Derneği Zonguldak Şubesi'nin kurulmasını sağlayarak Dernek Başkanı olan Ayhan Gökgöz, faciada ölen arkadaşlarının dernekteki fotoğraflarına bakarak, "Bunlar bizim canlarımız, can yoldaşlarımız" dedi. Kazadan günler önce ocakta yemek yerken aralarında konuştuklarını belirten Gökgöz, şöyle konuştu:
"Bir arkadaşımız, 'Burada bize bir şey olursa ailemize kimse sahip çıkmaz. Karadon'da 30 arkadaşımızı kaybettik. Onların ailelerinin durumlarını görüyoruz, perişan durumdalar. Biz de acaba öyle olur muyuz?' dedi. Ben de 'Eğer biz hayatta kalırsak elimizden geldiği kadar sahip çıkmaya çalışırız' demiştim. Espri şeklinde bunu söylemiştik, bu işin böyle olacağını bilmiyorduk. Şehit madenci çocuklarına, ailelerine, elimizden geldiği kadar sahip çıkmaya çalışıyoruz. Bu anlamda bir başarı sağlayabiliyorsak ne mutlu bize."
HER GÜN OĞLUNUN MEZARINI ZİYARET EDİYOR
Kazada ölen oğlu 31 yaşındaki Ahmet Şeker'in mezarını ziyaret eden 50 yaşındaki Havva Şeker ise "Her gün oğlumu ziyaret ediyorum, onunla konuşuyorum. Onu rüyalarımda görüyorum. Ben daha önce Kozlu'da oturuyordum. Ama oğlum öldükten sonra buradaki evime taşındım. Oğlumun bana vasiyetini yerine getirip, buralardaki bağ bahçelere sahip çıkıyorum. Onun, onun çocukları için çalışıyorum" dedi. Soma ve Ermenek'te ölen madencilerin ailelerine çeşitli haklar tanındığını belirten Havva Şeker, şöyle konuştu:
"Bizim şehitlerimizin de çocuklarına, ailelerine aynı haklar verilsin. Oğlumun cebinde 8 lira parası çıktı. Çünkü maaşlarını düzgün bir şekilde vermiyorlardı. Çizmesi delinmiş. Çok acı bir şey, gerçekten çocuğumun çizmesinin altı delikmiş. Bizim devletimiz acılı günümüzde 'Yardımcı olacağız' diyorlar ama o sözün üzerine gidiyoruz kovmaktan beter ediyorlar."