Haberler
İsrail ve Hizbullah ateşkese çok yakın: 36 saat içinde ilan edecekler

Savaşın bitmesine saatler kaldı! Ateşkes artık çok yakın

Kreş tartışmasında CHP'li Başarır ağzını fena bozdu: Tweet bu kadar, geri zekalı

CHP'li Başarır ağzını fena bozdu! Varank'ın yanıtı ise daha bomba

Naci Görür'den Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

Zerin Kılınç'ın Ölümü ve Uyuşturucu Davası Devam Ediyor

Zerin Kılınç'ın Ölümü ve Uyuşturucu Davası Devam Ediyor
Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Eskişehir'de evinde düşerek hayatını kaybeden Zerin Kılınç'ın ölümüne ilişkin beraat eden sevgilisi Yılmaz Sazak, uyuşturucu ticareti suçlamalarını reddetti. Kılınç ailesi, olayla ilgili eksiklikler olduğunu öne sürerek itirazda bulundu.

ESKİŞEHİR'de 2'nci kattaki evinin penceresinden düşen 1 çocuk annesi Zerin Kılınç'ın (36) ölümüne ilişkin davadan beraat eden sevgilisi Yılmaz Sazak (34), hakkında açılan uyuşturucu madde ticareti davasında suçlamaları kabul etmedi. Tanık olarak dinlenen ailenin avukatı Ahmet Seyhan "Olay yeri mühürlenmemişti. Keşif yapılmamıştı, eksiklikler vardı. Bununla ilgili suç duyurusunda bulunduk. Uyuşturucu madde içiminde kullanılan eşyaları bulduk ve savcılığa teslim ettik" dedi. Zerin Kılınç'ın kız kardeşi Aysun Kılınç da "Ablamın otopside kanında uyuşturucu çıktı ama sonradan öğrendiğim kadarıyla sanığın kanı dahi alınmamış" diye konuştu.

Emek Mahallesi'nde sevgilisi Yılmaz Sazak ile oturan Zerin Kılınç, 2022 yılı Haziran ayında binanın 2'nci katındaki evinin penceresinden düştü. Eskişehir Şehir Hastanesi'ne kaldırılan Kılınç, kurtarılamadı. İlk otopsi incelemesinde Kılınç'ın yüksekten düşmeye bağlı olarak hayatını kaybettiği belirlendi. Evdeki incelemede, yerde ve kapıda kan lekeleri, cam kırıkları, kırılmış kül tablası olduğu tespit edildi. İfadesi alınıp, serbest bırakılan Yılmaz Sazak, olaydan 7 ay sonra yeniden gözaltına alınarak 'kasten öldürme' suçlamasıyla tutuklandı. Eskişehir 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Yılmaz Sazak, sanığın üzerine atılı suçu işlediği her türlü şüpheden uzak, kesin, somut ve inandırıcı delillerle sabit görülmediğinden, 'şüpheden sanık yararlanır' ilkesiyle beraat etti. Kılınç ailesi, serbest bırakılan sanık Sazak hakkındaki beraat kararını Yargıtay'a taşıyarak itiraz etti.

UYUŞTURUCU TİCARETİNDEN DAVA AÇILDI

Zerin Kılınç'ın ölümüne ilişkin Yargıtay süreci devam ederken, Kılınç ailesi Yılmaz Sazak ile kızlarının birlikte yaşadıkları evde olaydan 10 gün sonra naylon küçük poşetler, alüminyum folyo, uyuşturucu kullanma aparatı ve hassas terazi bularak Eskişehir Cumhuriyet Savcılığı'na teslim etti. Savcılık Sazak hakkında Eskişehir 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ne 'uyuşturucu madde ticareti' suçlamasıyla dava açtı. İddianamede 10 yıla kadar hapis cezası istenen tutuksuz sanık Yılmaz Sazak, bugün görülen davanın ilk duruşmasında hakim karşısına çıktı.

'BANA AİT DEĞİLLER'

Sanık Yılmaz Sazak, evde bulunan küçük naylon poşetler, alüminyum folyo, uyuşturucu kullanma aparatı ve hassas terazinin kendisine ait olmadığını söyledi. Uyuşturucu kullanmadığını ve satmadığını belirten Sazak, "İddianamedeki bahsedilenlerden sadece çakmak gazı bana aittir. Alüminyum folyo, hassas terazi, bana ait değildir. Kendisiyle her gün görüşüyorduk, onun evinde kaldığım günler haftada 2 günü geçmiyordu. Uyuşturucu kullanmıyorum, satmıyorum. Suçlamaları kabul etmiyorum. Olaydan sonra telaşla Zerin'le hastaneye gittim. Daha sonra eşyaları almak için döndüğümde polis ekipler vardı. O eve olaydan 35-40 gün sonra karakola bildirerek gittim" dedi.

Mahkemede tanık olarak dinlenen Zerin Kılınç'ın kız kardeşi Aysun, ise "Biz ablamın vefatından 10 gün sonra kediyi alabilmek için evine girmek istedik. Polis merkezinden izin aldık. Babam, ben, ablamla birlikte Zerin ablamın yaşadığı eve girdik. Eve girdiğimizde içerisi dağınık vaziyetteydi. Uyuşturucu kullanmaya yarayan malzemeler olduğunu gördük. Bu malzemeleri toparlayıp savcılığa götürdük. Ev mühürlenmemişti. Delilleri biz topladık. Ablamın otopside kanında uyuşturucu çıktı ama sonradan öğrendiğim kadarıyla sanığın kanı dahi alınmamış, bu durum acımızı artırdı" diye konuştu.

Tanık olarak dinlenen Kılınç ailesinin avukatı Ahmet Seyhan da "Olay yeri mühürlenmemişti. Keşif yapılmamıştı, eksiklikler vardı. Bununla ilgili suç duyurusunda bulunduk. Uyuşturucu madde içiminde kullanılan eşyaları bulduk ve savcılığa teslim ettik" dedi.

TORBACI MESAJI

Duruşmada Yılmaz Sazak'ın avukatı, iddianamede Zerin Kılınç'ın müvekkiline gönderdiği mesajlarda 'torbacı' ifadesini kullandığını belirterek, bunu açıklamasını istedi. Sanık Sazak, kendi avukatının bu sorusu üzerine, "Esmer bir insan olduğum için sakalımdan dolayı beni kızdırmak için Zerin söylüyordu. O dönem solaryuma da gidiyordum. Zaman zaman beni kızdırmak için böyle söylüyordu" diye cevap verdi. Mahkeme heyeti, savunma ve tanık ifadelerinin ardından duruşmayı ocak ayına erteledi.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title