Zaman Gazetesi Eski Yönetici ve Yazarları Hakkındaki Dava
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) yayın organı olduğu gerekçesiyle kayyuma devredildikten sonra kapatılan Zaman gazetesinin eski yönetici ve yazarlarına yönelik yürütülen soruşturma sonunda Mümtazer Türköne ve Şahin Alpay'ın da aralarında bulunduğu 22'si tutuklu...
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) yayın organı olduğu gerekçesiyle kayyuma devredildikten sonra kapatılan Zaman gazetesinin eski yönetici ve yazarlarına yönelik yürütülen soruşturma sonunda Mümtazer Türköne ve Şahin Alpay'ın da aralarında bulunduğu 22'si tutuklu 31 sanığın yargılandığı davanın ilk duruşması sona erdi.
Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi karşısında inşa edilen binadaki salonda, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce yapılan duruşmada savunma yapan tutuklu sanıklardan İbrahim Karayeğen, kapatılan Zaman gazetesinde 12 yıl gece editörlüğü yaptığını anlattı.
Cüzdanından bir dolar çıktığını belirten Karayeğen, "Ben hükümeti cebimdeki bir dolarla mı yıkmaya çalıştım? 1 dolarla beni suçlu mu ilan edeceksiniz? 1 doların yanında cüzdanımda başka dolarlarım da vardı." dedi.
Karayeğen, hakkında FETÖ'nün şifreli mesajlaşma uygulaması "ByLock" kullandığı yönünde iddia olduğunu hatırlatarak, söz konusu programını telefonuna indirmediğini ve kimseye de mesaj atmadığını öne sürdü.
Darbe girişimine katıldığı ve terör örgütüne üye olduğuna dair tek bir kanıt bulunması halinde en ağır cezaya razı olacağını söyleyen Karayeğen, ekmek parası için çalışan bir gazeteci olduğunu ileri sürdü.
Tutuklu sanık Cuma Kaya da darbe teşebbüsünü lanetlediğini belirterek, "Ben suç işlemedim. Örgüt üyesi değilim. Ben böyle bir eylem içinde olmadım. Ben milletine ve devletine bağlı bir insanım. 14 aydır tutukluyum. Kirada oturuyorum, çocuklarım var, tahliyemi ve beraatimi istiyorum." dedi.
- "Pensilvanya'da Gülen'le görüştük"
Tutuklu sanık Sedat Yetişkin ise etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğini ve adalete yardımcı olmak için bildiği her şeyi anlatmaya hazır olduğunu dile getirdi.
Kapatılan STV kanalına 1995 yılında hiçbir bedel ödemeden ortak olduğunu, bir süre sonra Cihan Haber Ajansı'na da aynı şekilde ortak olduğunu belirten Yetişkin, çeşitli vesilelerle 1975'ten beri fuar, iş ve gezi amaçlı birçok kez yurtdışına çıktığını anlattı.
Yetişkin, 2011 yılında bir ABD gezisi sırasında Pensilvanya'ya da gittiklerini aktararak, "Pensilvanya'da malum kişi (Gülen) ile görüşerek sohbetini dinledik, sonra ayrıldık. Bu şahsı bir daha görmedim, kendisiyle özel bir görüşmem olmadı ve kendisinden bir talimat da almadım." diye konuştu.
Sanık Yetişkin, dersaneler tartışmasının ardından yapının tavrını eleştirip STV'deki ortaklıktan ayrılmak istediğini Hidayet Karaca'ya illettiğini öne sürerek, Karaca'nın da kendisine "Biraz bekle sonra ayrılırsın" dediğini savundu.
Fatih Koleji'nde ve ışık evlerinde sohbetlere, otellerde de bu yapının bazı toplantılarına katıldığını dile getiren Yetişkin, "Sadece dini içerikli sohbetlere katıldım." ifadesini kullandı.
Sanık Yetişkin, STV'nin yayın ve yönetim kurulu toplantılarına hiçbir zaman katılmadığını iddia ederek, "Toplantılarda alınan kararlar, iş yerime getirilir, ben de güvendiğim için okumadan imzalardım." dedi.
Yetişkin, 2015'te kendisine bir evrak imzalatılarak ortaklıktan ayrıldığının bildirildiğini anlatarak, bunun akıbeti hakkında bilgi sahibi olmadığını ileri sürdü.
Duruşmada ayrıca Ahmet Metin Sekizkardeş, Alaattin Güner, Faruk Akkan, Hakan Taşdelen, Hüseyin Belli, Hüseyin Turan, İsmail Küçük, Murat Avcıoğlu, Mustafa Ünal, Onur Kutlu, Şeref Yılmaz, Yüksel Durgut ve Zafer Özsoy da savunmalarında haklarındaki iddiaları reddederek, tahliyelerini talep etti.
Mahkeme heyeti, savunmalara devam edilmek üzere duruşmayı yarına erteledi.
Davanın bugünkü ilk duruşmasında, aralarında Şahin Alpay ve Ali Bulaç'ın da bulunduğu 19 tutuklu sanığın savunması tamamlanmış oldu.