Zaman Gazetesi Eski Yazarları ve Yöneticilerine Açılan Davada Mütalaa Verildi...(Geniş Haber)
KAPATILAN Zaman Gazetesi'nin eski yazarları ve yöneticilerine yönelik 17'si tutuklu 31 sanık hakkında açılanda davada, Cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı.
KAPATILAN Zaman Gazetesi'nin eski yazarları ve yöneticilerine yönelik 17'si tutuklu 31 sanık hakkında açılanda davada, Cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Mütalaada, Ali Bulaç, Mümtazer Türköne ve Şahin Alpay'ın da aralarında bulunduğu 9 sanığın "Anayasayı ihlal" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsi ile "örgüt üyeliği" suçundan 15'er yıla kadar hapsi talep edildi. 20 sanık için "örgüt üyeliği"nden, 2 sanık için de "Örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek" suçundan 7 yıl 6 aydan 15'er yıla kadar hapsi talep edildi.
Anayasa Mahkemesi'nin verdiği hak ihlali kararının ardından 16 Mart'ta tahliyesine karar verilen sanıklardan Şahin Alpay'ın bir televizyon kanalında "Fetullah Gülen dünyanın en barışçıl din adamı, Siz kim oluyorsunuz ya!..Fetullah Gülen'e terörist diyecek kim oluyorsunuz siz? ya utanın..." şeklindeki sözlerine de yer verilen mütalaada şunlar belirtildi:
"Şahin Alpay örgütsel tavrından bir an bile vazgeçmemiştir. Ülkede yaşanan olaylara Fetullahçı perspektif ile bakmıştır. Toplumu muhtemel darbe girişimine hazırlamıştır. Yazılarında darbenin nesnel koşullarının oluştuğunu iddia etmiştir."
Sanıklardan Mümtazer Türköne'nin de örgüt ele başısı Fetullah Gülen'e sadık kaldığı, sadakatinden ödün vermediği belirtilerek, "Kendisine verilen görevi yerine getirmiştir" denildi.
24 SANIK DURUŞMAYA KATILDI
Silivri Ceza İnfaz Kurumları Kampusü'nün karşısında bulunan binada 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce görülen duruşmaya 17 tutuklu sanık katıldı. Ayrıca tutuksuz sanıklardan Şahin Alpay'ın da aralarında bulunduğu 7 tutuksuz sanık duruşmada hazır bulundu.
9 SANIK İÇİN AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPİS İSTENDİ
Cumhuriyet Savcısı esas hakkındaki mütalaasının hazır olduğunu ve mütalaayı özetleyerek okuyacağını söyledi. Savcı, sanıklar Ali Bulaç, Mümtazer Türköne, İbrahim Karayeğen, Mehmet Özdemir, Mustafa Ünal, Ahmet Turan Alkan, Şahin Alpay, İhsan Duran Dağı ve Orhan Kemal Cengiz'in "Cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet ile "Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan" 7 yıl 6'şar aydan 15'er yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmasını talep etti.
20 SANIĞA ÖRGÜT ÜYELİĞİNDEN 15'ER YILA KADAR HAPSİ İSTENDİ
Mütlaada sanıklar Ahmet Metin Sekizkardeş, Alaattin Güner, Cuma Kaya, Faruk Akkan, Hakan Taşdelen, Hüseyin Belli, Hüseyin Turan, İsmail Küçük, Murat Avcıoğlu, Onur Kutlu, Sedat Yetişkin, Şeref Yılmaz, Yüksel Durgut, Zafer Özsoy, Ahmet İrem, Ali Hüseyinçelebi, Süleyman Sargın, Osman Nuri Arslan, Osman Nuri Öztürk ve Adil Gülçek'in "Silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan 7 yıl 6'şar aydan 15'er yıla kadar hapsi istendi.
2 SANIKA YARDIM ETMEDEN 15'ER YILA KADAR HAPSİ TALEP EDİLDİ
Sanıklar Lalezar Sarıibrahimoğlu ve Nuriye Ural ise, "Örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek" suçundan 7 yıl 6 aydan 15'er yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. Mütalaada, 17 sanığın tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesi istendi.
MÜTALAADA HUKUKİ DEĞERLENDİRMEDE BULUNULDU
Sanıklardan Ali Bulaç'ın, Zaman Gazetesi'nde yazarlık yaptığı, örgütün üst düzey yöneticileriyle irtibat halinde olduğu, örgüt çağrısıyla Bank Asya'daki hesabına para yatırdığı, Bank Asya hesabında 2014 yılından 2015 yılına kadar önemli para artışı olduğu belirtilen mütalaada, Ali Bulaç'a ait ele geçirilen dijital materyallerde de örgüt ele başısı Fetullah Gülen'e ait sohbet videoları ve kitaplar olduğu kaydedildi. Sanık Bulaç'ın Fetullah Gülen'e sadık kaldığı, Fetullah Gülen'in belirttiği emirler doğrultusunda yazılar yazdığı anlatılan mütalaada, "Ali Bulaç'ın darbeyi meşru gösterme arayışı içine girmiş, Bank Asya'ya destek olmaktan da geri durmamıştır. Fetullahçı çizgide yazılar yazmıştır" denildi.
BYLOCK'A 2 BİN 21 DEFA BAĞLANMIŞ"
Mütalaada sanıklardan İbrahim Karayeğen'in de örgütün gizli haberleşme ağı olan ByLock'a 2 bin 21 defa bağlandığı, darbeden sonra kaçarken havalimanında yakalandığı ve üzerinde yapılan aramada da 1 Dolar ele geçirildiği öne sürüldü. Karayeğen'in yaptığı paylaşımlarla örgüte yönelik soruşturmaları eleştirdiği ve örgüt ele başısı Gülen'e bağlılığını dile getirdiği belirtildi.
"GÜLEN'E SADAKATİNDEN ÖDÜN VERMEMİŞTİR"
Kapatılan Zaman Gazetesi yazarlarından olan Mümtazer Türköne'nin yazdığı yazıların bazılarını mütalaasında okuyan savcı, sanık Türköne'nin takipsizlik kararı verilen 17-25 Aralık soruşturmalarının tekrar açılması gerektiğini ve kapatanların da yargılanması gerektiğini yazısında belirttiğini söylediği aktarıldı. Mümtazer Türköne'nin "Ülke otokrasi ile yönetilen bir ülke haline getirilmiştir. Hukuk sistemi işlemez hale getirilmiştir, hesap verecekler" şeklinde yazılar yazdığı belirtilen mütalaada, "Yazdığı yazılarda otokrasiye vurgu yapmıştr. Yurtta Sulh Konseyi'nin TRT'de okuttuğu bildiride de ülkenin otokrasi ile yönetilen bir ülke haline getirildiği cümlesi kullanılmıştır. Yazıların da Fetullahçı yapının sözcülüğüne soyunmuştur. Türköne'nin Yurtta Sulh Konseyi bildirisi ile yazıları arasında benzerlik olduğu, örgüt üyesi olmadığını savunsa da yazıları ve yorumlarıyla Fetullahçı perspektifinde baktığı, yazılarında hükümetin ve anayasal sistemin cebir ile değiştirilebileceğini söyleyerek darbeye zemin hazırlamıştır. Örgüt ele başısı Fetullah Gülen'e sadık kalmıştır. Sadakatinden ödün vermemiştir. Kendisine verilen görevi yerine getirmiştir" denildi.
ŞAHİN ALPAY'IN O KONUŞMASI DA MÜTALAADA YER ALDI
Anayasa Mahkemesi'nin verdiği hak ihlali kararının ardından mahkeme tarından 16 Mart'ta tahliyesine karar verilen tutuksuz sanıklardan Şahin Alpay'ın da Zaman Gazetesi yazarı olduğu belirtilen mütalaada, Alpay'ın Gülen Cemaatine yakınlığıyla bilinen kanalların Digitürk'ten çıkarılmasının ardından faks çekerek aboneliğini sonlandırdığı anlatıldı. Sanık Alpay'ın yazılarında paralel yapının safsata olduğu belirttiği, Ekrem Dumanlı, Hidayet Karaca ve bazı emniyet mensupları hakkında yürütülen soruşturmaların cadı avına dönüştürüldüğünü yazdığı belitti. Alpay'ın "Zaman Gazetesi özgür basının kalesidir" şeklinde beyanı olduğu ifade edilen mütalaada Sanık Alpay'ın katıldığı bir televizyon programında da şunları söylediği aktarıldı: "Yav hangi terör, ne olmuş, ne şiddet uygulanmış... Fetullah Gülen ile şiddetin ne alakası var. Ulan siz kimleri kandırabilirsiniz? Fetullah Gülen dünyanın en barışçıl din adamı, İslam dünyasında en barışçıl din adamı. Siz kim oluyorsunuz ya!.. Fetullah Gülen'e terörist diyecek kim oluyorsunuz siz? ya utanın..." Şahin Alpay'ın köşe yazılarına ve Twitter paylaşımlarına da değinilen mütalaada, "Şahin Alpay örgütsel tavrından bir an bile vazgeçmemiştir. Ülkede yaşanan olaylara Fetullahçı perspektif ile bakmıştır. Toplumu muhtemel darbe girişimine hazırlamıştır. Yazılarında darbenin nesnel koşullarının oluştuğunu iddia etmiştir" denildi.
İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu Savcısı İsmet Bozkurt tarafından hazırlanan 64 sayfalık iddianamede terör örgütü FETÖ yapılanmasının tarihsel gelişimi, amacı ve hedefleri anlatılıyor. Örgütün medyayı ne zaman ve ne şekilde kullandığına da ayrıntılı değinilen iddianamede, örgütün strateji gereği 2013 yılına kadar devlete ve hükümete karşı gizli ve derinden bir mücadele yürüttüğü, 2013 sonrasında ise açıktan saldırıya geçtiği iddia ediliyor. Örgütün, basın ve ifade özgürlüğü sınırlarını aşarak devlet sırlarını ifşa ettiği, algı oluşturarak meşru hükümetleri çalışamaz hale getirmeyi hedeflediği kaydedilen iddianamede, bunu yapması için de medya gücünü kullandığı, şüphelilerin de haber ve yazılarıyla bu durumu bilerek sürdürdüğü öne sürülüyor. 31 şüpheli hakkında "Darbeye teşebbüs" suçundan 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ve "Silahı terör örgütüne üye olmak" suçundan da 15'er yıla kadar hapis cezası isteniyor. - İstanbul