Yüz yüze eğitimin sürdürülebilir olması için tedbirlere "tam uyum" şart
Türkiye Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği (EKMUD) Başkanı Prof. Dr. İrfan Şencan, okullarda başlayacak yüz yüze eğitimin sürdürülebilirliği için tüm öğretmen ve okul personelinin aşılarını olması, aşı olmayanların düzenli PCR testi yaptırmaları ve tüm...
Türkiye Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği (EKMUD) Başkanı Prof. Dr. İrfan Şencan, okullarda başlayacak yüz yüze eğitimin sürdürülebilirliği için tüm öğretmen ve okul personelinin aşılarını olması, aşı olmayanların düzenli PCR testi yaptırmaları ve tüm tedbirlere uyulması gerektiğini söyledi.
Prof. Dr. Şencan, AA muhabirine, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde okulların belli aralıklarla kapalı kaldığını ancak eğitimden daha fazla taviz verilemeyeceğini belirtti.
Okulların açılması gerektiğini vurgulayan Şencan, "Bu, uzun süren bir pandemi ve bir süre sonra ikinci yılı dolacak. Ne zaman biteceğini de tam olarak bilmiyoruz. Bu dönemde okuldan ve eğitimden verdiğimiz taviz daha çok uzatılamaz ama okullar açıldığında da eğitimin sürdürülebilmesi gerekiyor." dedi.
Şencan, yüz yüze eğitimin başlamasıyla okullarda kalabalıklar oluşacağını ve buna karşı alınacak önlemlerin bulunduğunu dile getirdi.
Tedbirlerin Sağlık Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığının rehberlerinde geniş şekilde yer aldığını belirten Şencan, okullarda havalandırmaya dikkat edilmesi, maske, mesafe ve temizlik kuralına uyulması gerektiğini vurguladı.
Hasta olanların ve virüsü taşıyanların erkenden tespitinin de salgının yayılmasını önlemede kilit rol oynadığına dikkati çeken Şencan, şunları kaydetti:
"Bunların en önemlileri, eğer evde bir hasta var ise o dönem için çocuklarını okula göndermemeleri ve diğer çocuklarla bir araya gelmemesini ve eğitimin aksamamasını sağlamaları gerekiyor. Bunun yanında test yaptırmaları gerekiyor. Şüphelenenler de 'soğuk algınlığı geçirdim, klima çarptı, pencere açık kaldı' gibi şikayetlerle başlıyorlar, 'Benimki Kovid-19 değil.' diyebiliyor vatandaşlar. Bunların çok sıklıkla test yaptırması lazım."
"Aileler hastalığı gizlememeli"
Şencan, okullarda aşısız ve hastalığı geçirmemiş çalışanlara yönelik PCR testi uygulamasının yerinde bir tedbir olduğunu ancak sürdürülebilirliğinin iyi planlanması gerektiğini ifade etti.
Salgınla mücadelede en etkin silahın aşı olduğunu vurgulayan ve herkese aşı olma çağrısı yapan Şencan, şunları kaydetti:
"İlk başta bütün öğretmenlerin, okulda çalışanların, servis şoförleri, okuldaki temizlik personelinden yemek dağıtanına, okuldaki sekretere kadar herkesin aşı olması, bütün toplumun aşı olması gerekli. İkinci kısmı mutlaka aileler, 'Benim çocuğum bugün okuldan geri kalmasın.' diyerek kendisi rahatsızsa bunu gizlemeyip bildirmeli. Dolayısıyla kendisi ve çocuğuna test yapılıncaya kadar haberdar edip testin sonuçlarına göre hareket etmesi önemli. Testlerin sürdürülebilirliğini sağlamak için test merkezlerini daha da yaygınlaştırmamız gerekiyor. Bu testleri alırken hastanede bir merkezde toplamak yerine daha küçük noktalarda toplayıp daha az zaman kaybı sağlamaya yönelik tedbirler alınması gerekiyor.
Bizim kabaca hesabımıza göre toplu ulaşım, okullar ve bazı aktivitelerle ilgili getirilen test zorunluluğunun şu andakinin 3 katına çıkacağını öngörüyoruz. Dolayısıyla buna hazırlıklı olmalıyız."