Yunus'un Tarzına Umumi Bir Bakış" Söyleşisi
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ : Programdan detaylar Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Mustafa Sinan Kaçalin'in konuşması Budapeşte Büyükelçisi Şakir Fakılı'nın TDK Başkanı Prof. Dr. Mustafa Sinan Kaçalin'e hediye takdimi "Yunus'un Tarzına Umumi Bir Bakış" söyleşisi Budapeşte'de, Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Kaçalin, Yunus Emre'nin hayatı ve yaşadığı dönemi anlattı Macaristan'ın başkenti Budapeşte'de, Türk halk şairi ve mutasavvıf Yunus Emre'nin hayatı anlatıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ :
Programdan detaylar
Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Mustafa Sinan Kaçalin'in konuşması
Budapeşte Büyükelçisi Şakir Fakılı'nın TDK Başkanı Prof. Dr. Mustafa Sinan Kaçalin'e hediye takdimi "Yunus'un Tarzına Umumi Bir Bakış" söyleşisi
Budapeşte'de, Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Kaçalin, Yunus Emre'nin hayatı ve yaşadığı dönemi anlattı
Macaristan'ın başkenti Budapeşte'de, Türk halk şairi ve mutasavvıf Yunus Emre'nin hayatı anlatıldı.
Budapeşte Yunus Emre Türk Kültür Merkezinde düzenlenen "Yunus'un Tarzına Umumi Bir Bakış" söyleşisine konuşmacı olarak Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Mustafa Sinan Kaçalin katıldı.
Yunus Emre'nin yaşadığı dönemde Anadolu'daki siyasi, ekonomik ve kültürel durumu anlatan Kaçalin, o dönemde Anadolu'nun büyük bir yılgınlık ve çöküntü içinde olduğunu söyledi.
"Moğolların baskısı, taht kavgaları, devlet gücünün zaafa uğraması dolayısıyla güvenliğin azalması ve çeşitli isyanların baş göstermesi, aşırı vergilerin halkı yoksullaştırması gibi birçok olumsuzluğun bir arada olduğu görülür" ifadesini kullanan Kaçalin, "Anadolu, Moğol işgali dolayısıyla ağır vergiler, adaletsizlikler ve suistimallerin altında kalmıştır" dedi.
Yunus'un, tasavvuf düşüncesini yalın bir Türkçe ile ifade ettiğini ve bunun Anadolu halkı tarafından daha kolay şekilde anlaşılmasına yardımcı olduğunu vurgulayan Kaçalin, şöyle konuştu:
"Yunus Emre'nin bu yüzyılda yüksek seviyeli tasavvuf düşüncesini yalın bir Türkçe ile bu kadar güzel ifade edebilmesinde kendi istidadı kadar Anadolu'daki mutasavvıfların etkisini de göz ardı etmemek gerekir. Onun gibi birisi İbn Arabi, Sadreddin-i Konevi ve Mevlana gibi şahsiyetlerin eğitim ve öğretimleriyle yoğrulmuş bir çevrede yetişebilirdi. Başka bir ifadeyle Anadolu Türklüğü daha o dönemde Yunus gibi birisini yetiştirebilecek istidat ve kabiliyete sahip bir duruma gelmişti."
Kaçalin, Yunus Emre'nin yaşadığı dönemine ait bilgilerin genelde rivayete dayalı olduğunu, hayatına ait kesin bilgilerin bulunmadığını da belirtti.
Etkinliğe, Budapeşte Büyükelçisi Şakir Fakılı ile birçok Türk ve Macar davetli katıldı.